ASKON Moda ve Hazır Giyim Paneli
- İtalya Moda Odası Onursal Başkanı Boselli: - "Türk siyasetçilerini sık sık televizyonda görüyorum. Siyasetçileriniz çok şık. Bizim şıklık kodlarımıza uygun giyiniyorlar. Sizin Cumhurbaşkanınızın da iyi giyindiğini söyleyebilirim" - "Rusya'ya ihracatta ciddi sorunlar yaşıyoruz. Çin'e yönelik ihracatta durağanlık var. Batı ülkelerinde iyiye gidiyoruz ama Rusya'daki açığı Batı ile kapatamıyoruz"
İSTANBUL (AA) - İtalya Moda Odası Onursal Başkanı Mario Boselli, Türk siyasetçilerini sık sık televizyonda gördüğünü belirterek, "Siyasetçileriniz çok şık. Bizim şıklık kodlarımıza uygun giyiniyorlar. Sizin Cumhurbaşkanınızın da iyi giyindiğini söyleyebilirim." dedi.
Boselli, Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Moda ve
Hazır Giyim Panelinde yaptığı konuşmada, Türk siyasetçilerini sık
sık televizyonda gördüklerini belirterek, "Siyasetçileriniz çok
şık. Bizim şıklık kodlarımıza uygun giyiniyorlar. Sizin
Cumhurbaşkanınızın da iyi giyindiğini söyleyebilirim" diye
konuştu.
İtalyan modasının Türk modasına çok benzer, hatta neredeyse aynı
olduğunu ifade eden Boselli, Fransız modasının lüksü, İtalyan
modasının ise rahat ve huzuru tercih ettiğini söyledi.
Boselli, İtalya Moda Odası olarak kar amacı gütmediklerini, 130
üyelerinin bulunduğunu anlatarak, "130 üye dediğimde yüzünüzde
gülümseme oluyor gibi. Çünkü ASKON'un 3 bin 500'ün üzerinde üyesi
olduğunu öğrendim, sizi tebrik ediyorum. Bizim 130 üyemiz bütün
sektörü kapsıyor." yorumunu yaptı.
İtalya'nın kalitede, Çinlilerin ise miktarda öne çıktığına
dikkati çeken Boselli, küresel krizin sektörü olumsuz
etkilediğini,sektörün 800 bin olan istihdamının 600 bine düştüğünü
kaydetti.
Boselli, 2014-2015 yıllarında sektörün artıda olduğunu ve çok
olmasa da olumlu yöne gittiklerini aktararak, sözlerini şöyle
sürdürdü:
"Hala kaygılar yok değil. Rusya'ya ihracatta ciddi sorunlar yaşıyoruz. Çin'e yönelik ihracatta durağanlık var. Batı ülkelerinde iyiye gidiyoruz ama Rusya'daki açığı Batı ile kapatamıyoruz. Kriz bazı sorunlar yarattı. İtalya, KOBİ'lerin ülkesidir. Yüzlerce işçi çalıştıran var ama 1000'den fazla kişi çalıştıran çok az firma mevcut. Güzel ve iyi üretimi bir araya getirebilmek için bizim mutlaka teknolojiyi, yaratıcılığı kullanmamız lazım. Ucuz kitle üretimini terk etmeliyiz. Piramidin alt tarafına yoğunlaşamayız. Bunu diğer ülkeler zaten yapıyor. Yakın ülkelerde üretim yaptırmalıyız. Türkiye bunun için çok iyi bir örnek. Kuzey Afrika ve Balkanlar'da da bu konuda güzel örnekler var. Artık ülkeler arasındaki rekabeti bırakmamız lazım. Çağdaş dünya başka bir şeyle uğraşıyor. Küreselleşme sıkıcı olabilir ama en keyifli küreselleşme moda ile olabilir. Hepiniz çok gençsiniz, başkanınız da genç, gelecek sizin ve ASKON'un."
- Barbera: "Politikacılarımız bizi duymuyor"
Luciano Barbera'nın sahibi Luciano Barbera ise ipliğin sıradan
geldiğini ama iyi ipliğin, iyi kumaşın da iyi giyimin sırrı
olduğunu vurgulayarak, "Özel kumaşlar ortaya koydum. Yaratmak
kelimesini kullanamayacağım, yaratmak bize ait değil, biz olsa olsa
dönüştürmek ile yükümlüyüz. Kumaşlarım çok başarılı oldu.
Müşterilerime niteliğimle, stilimle, zevkimle kendimi göstereyim
istedim." diye konuştu.
Herkesin kendini ifade hakkının bulunduğuna işaret eden Barbera, "İfade hakkımızı konuşmamızda yapıyorsak giyimimizde de yapmalıyız. Giyimin kodu var. Bunları elbette uygulamak gerekiyor. Gündelik hayatımızda da benzersiz olabiliriz çünkü doğada biz benzersiz yaratıldık. Şıklığımız ruhumuzdan gelir bunu yansıtalım, moda dergisi veya televizyonun dayattığını değil." değerlendirmesinde bulundu.
Uzun yıllar bütün pazarın talebi olana kadar katı yasalara tabi olduklarını hatırlatan Barbera, yasaların tüketici sağlığına etki eden maddelerin kullanımında çok hassas olduğunu, tüketicilerin doğru, şeffaf etikete ulaşması için savaşılması gerektiğini dile getirdi.
Barbera, yurt dışında üretilen ürünlerde "Made in Italy"
etiketinin olmasından rahatsız olduğunu aktararak, şunları
anlattı:
"Ürünler yurt dışında üretiliyor, İtalya'da son düğme dikiliyor ya
da son ütü yapılıyor sonra 'Made in Italy' diyorlar. Ben ülkemi
sevdiğim için, sizin ülkenizi sevdiğim için bunu söylüyorum.
İtalya'da yapıldıysa İtalya'da,Türkiye'de yapıldıysa Türkiye'de
yapıldı yazsın. Politikacılarımız geleceği düşünmüyor, bizi
duymuyorlar. Politikacılarımız paranın kölesi durumunda. Bugün cebe
indirdikleri paranın kölesi durumundalar. Büyük ekonomik güçlerin
oyunu da tesir etti. Birçok firma parlayacakken zarara girdi. Özgür
insanların özgürce konuşması gerek. İyi neredeyse oraya gidiyorum
ve hiçbir partinin de mensubu değilim."
- Orakçıoğlu: "Modada demokrasi olmalı"
ORKA Holding Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Orakçıoğlu da özel
stratejiler üretilmesi gerektiğini belirterek, Türkiye'nin tekstil
sektörünün finansal rakamları hakkında bilgi verdi.
Orakçıoğlu, kaliteli üretimin altyapısının çok önemli olduğunu
ifade ederek, "İtalya ile ilişkimiz çok sıcak, bizim tasarım
grubumuzun başında da İtalyan bir arkadaşımız var. Geçtiğimiz
dönemlerde Prada'nın ekibiyle çalıştık. Tasarım adına bize çok
katkıları oldu" diye konuştu.
Strateji olarak tamamen kendi segmentlerindeki araştırmalar
sonucunda, modada demokrasi olması gerektiğini gözlemlediklerini
vurgulayan Orakçıoğlu, "İnsanlar çok para ödemeden kaliteli ve aynı
zamanda tasarım ruhu olan iyi şeyler almak istiyorlar, biz de
ulaşılabilir lüks yapmaya çalışıyoruz" şeklinde konuştu.
Orakçıoğlu, Türkiye ve yurt dışındaki mağazaları hakkında bilgi
vererek, bölgede etkin bir müşteri portföylerinin bulunduğunu, stil
satmayı hedeflediklerini kaydetti.
Yorumlar