Hizmet Hareketi’ne karşı nefret söylemi G. Kore’deki Türkleri derinden yaraladı
Kore - Türkiye İşadamları Derneği (KOTUBA), son zamanlarda Hizmet Hareketi'ne yönelik nefret söylemlerinin Türk işadamlarını derinden yaralandığını belirterek, iftiralara son verilmesi çağrısında bulundu.
Kore - Türkiye İşadamları Derneği (KOTUBA), son zamanlarda
Hizmet Hareketi'ne yönelik nefret söylemlerinin Türk işadamlarını
derinden yaralandığını belirterek, iftiralara son verilmesi
çağrısında bulundu.
Güney Kore'de faaliyet gösteren KOTUBA, düzenlediği basın
toplantısında son zamanlarda Hizmet Hareketi'ne iftiralara
tepkisini dile getirdi. Dernek üyeleri ile bir araya gelen KOTUBA
Başkanı Hakan Baltalı, Türkiye'deki gelişmelere ilişkin
açıklamalarda bulundu. Ülkenin son zamanlarda sancılı bir süreçten
geçtiğine dikkat çeken Baltalı, "17 Aralık yolsuzluk operasyonu ile
başlayan ve hükümetin dört bakanının istifasıyla devam eden,
binlerce devlet memurunun sürülmesi ve kirli ilişkileri tüm
açıklığıyla ortaya koyan ses kayıtlarıyla başka bir boyut kazanan
sancılı bir süreçten geçmekteyiz. Camianın eğitim kurumlarına
baskınlar düzenleyerek 9 yaşındaki ilkokul çocuklarının sorgu
odasında siyasi propagandaya malzeme yapılması, son olarak da
yolsuzluk iddialarına muhatap siyasilerin fezlekelerinin TBMM’de
görüşülmesinin iktidar partisi tarafından engellenmesi ise kanayan
yaraya tuz biber olmuştur." ifadelerini kullandı.
Yurt dışında yaşayanlar olarak ülkeyi bir yangın yerine
çevrilmesini kaygıyla izlediklerini aktaran Baltalı, konuşmasına
şöyle devam etti: “Ülkemizi içerisine düştüğü buhranlar anaforundan
çıkarmakla görevli mevcut iktidarın adeta yangına benzin
dökercesine toplumu kamplaştırıcı ve özellikle Hizmet Hareketi’ne
karşı dozu her geçen gün artan nefret söylemi, Güney Kore`de
yaşayan KOTUBA üyesi Türk işadamları olarak bizleri derinden
yaralamaktadır."
“SES KAYITLARI, KASALAR, AYAKKABI KUTULARI HEPİMİZİ DERİNDEN
ÜZMÜŞTÜR”
Başarılı ve güçlü Türkiye görme arzusuyla yanıp tutuşan Anadolu
insanının 12 yıldır AK Parti hükümetine desteğini esirgemediğini
aktaran Baltalı, ancak yönetimin taahhütlerini yerine getirmediğine
dikkat çekti. Türk işadamları adına açıklamasına devam eden KOTUBA
Başkanı, “17 Aralık ve 25 Aralık'ta açılan yolsuzluk davalarında
ortaya çıkan ve başbakanın, bakanların ve aile fertleriyle devletin
üst düzey memurlarının ses kayıtları, fotoğraflar, kasalar,
ayakkabı kutuları hepimizi derinden üzmüştür. Milletimizin
hafızasına kazınan bu görüntüler, büyük umutlarla AKP hükümetini
destekleyen halkımızda onarılması imkansız aldatılmışlık hissi
oluşturmuştur." dedi.
Davalara müdahalelerin kabul edilemez olduğunu söyleyen Baltalı,
hükümet tarafından yargıya yapılan bu müdahalelerin halkın
vicdanında yolsuzluk ve hırsızlığın üstünü örtme olarak
algılandığını söyledi. Ayrıca bir kısım basın yayın organlarında
manşetlerle toplumun yanıltılmaya çalışıldığını ve paralel devlet,
çete, örgüt, in, sülük ve haşhaşi gibi tabirleri de ayrıca üzüntü
verici olduğunu vurguladı.
Hizmet Hareketi üzerinden oluşturulan manipülasyonlara dikkat çeken
Hakan Baltalı konuşmasına şöyle devam etti: “Hizmet Hareketi'ne
gönül verdi diye devlete düzenli vergisini ödeyen saygın
işadamlarını hedef alan yıldırma politikaları, özel sermayeyle
açılan dershanelerin devlet zoruyla kapatılması, ülke ekonomisine
hizmet eden finans kurumlarının açıktan hedef gösterilmesini,
teşebbüs hürriyetine indirilmiş bir darbedir."
“TÜRK OKULLARI İÇİN ELÇİLERE TALİMAT, TÜRKİYE’Yİ TRAJİKOMİK DURUMA
DÜŞÜRÜYOR”
Konuşmasında Türk Okulları'na değinmeyi ihmal etmeyen Baltalı,
şöyle konuştu: "Türk halkının gözdesi haline gelmiş, ülkemizin
global markası olan bütün dünya tarafından hüsnü kabul görmüş Türk
Okullarını oralarda ülkemiz adına gönül elçiliği yapan insanları,
ülke tanıtımı ve ekonomisine katkı sağlayan iş adamlarını,
büyükelçilere talimatlar vererek bitirmeye çalışmanın, ülkemizi ve
milletimizi ne ölçüde trajikomik duruma düşüreceğini halkın
takdirine havale ediyoruz. Türk devletinin ve milletinin mücevheri
konumundaki Türk Okullarına karşı takınılan bu tavır, yıllardır bu
kurumları öven, ziyaret eden, tavsiye mektupları yazan AK Parti
yöneticilerini ve sayın başbakanı, kendilerini inkar konumuna
düşürmektedir."
Türkiye'de siyasetin panik atak halini yaşadığını söyleyen KOTUBA
Başkanı, sözlerini şöyle tamamladı: "Başbakanımızın sakinleşip, bu
nefret dilini terk ederek bir an önce bu siyaset tarzından çıkması
lazım. Hayatlarını almaya değil vermeye adamış dünyevi hiçbir
beklentisi olmayan, hasbi ruhları rencide etmekten, huzuru en çok
isteyen hizmet insanlarını huzursuzluğun sebebiymiş gibi göstermeye
çalışmaktan, ucuz hesaplar uğruna yarın yüzümüzü daha fazla
kızartacak sözlerden, kardeşlik hukukumuzu zedeleyen
davranışlardan, açılan bu yarayı daha fazla derinleştirmekten ve
muhterem Fethullah Gülen Hocaefendi'ye yapılan iftira ve
saldırılardan bir an önce vazgeçilmesini bekliyoruz." CİHAN
Yorumlar