"Dünyadaki Türk okullarını kapattırma girişimlerine bahane aranıyor"
Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun gündeme getirdiği ve bugün hükümete yakın medya organları tarafından “ihanet ve utanç mektubu" şeklinde sunulan mektubun, Türkiye'de son aylarda yaşanan olaylar ve aktüel gelişmelerden bahsettiği ortaya çıktı.
Dışişleri Bakanı Davutoğlu'nun gündeme getirdiği ve bugün
hükümete yakın medya organları tarafından “ihanet ve utanç mektubu"
şeklinde sunulan mektubun, Türkiye'de son aylarda yaşanan olaylar
ve aktüel gelişmelerden bahsettiği ortaya çıktı.
Fethullah Gülen Hocaefendi'nin Onursal Başkanlığını yaptığı
ABD'deki Peace Islands Institute (Barış Adaları Enstitüsü)
tarafından yazıldığı iddia edilen mektupta Türkiye'de son dönemde
yaşanan olaylar “Türkiye'de ne oldu?” ve “Hükümet buna nasıl tepki
verdi?” şeklinde özetlenerek açıklanmış. Enstitü konu ile ilgili
yaptığı yazılı açıklamada iddiaların aksine, “Mektup, Türkiye'de
bir süredir Hizmet Hareketi ve dünyadaki Türk okulları aleyhine
yoğun şekilde devam eden karalama kampanyaları karşısında
gerçekleri ifade etmek ve muhtemel soru işaretlerine cevap vermek
amacıyla yazılmıştır.” ifadelerine yer verildi.
“Dünyadaki Türk okullarını kapattırma girişimlerine bahane
aranıyor” başlığıyla yayınlanan açıklamada, yurt dışında yaşayan
Türk vatandaşlarının haklarını savunması gereken devletin
büyükelçilerine, karalama talimatları verilirken, hükümet ve bir
kısım medyanın tüm imkanları ile kara propaganda için
kullanıldığına dikkat çekildi.
Açıklamanın tamamı ise şöyle:
Dünyadaki Türk okullarını kapattırma girişimlerine bahane
aranıyor
Türkiye’de bir kısım yayın organlarında Sayın Dışişleri Bakanı
Ahmet Davutoğlu tarafından yurt dışındaki Türk okullarını
kapattırma girişimlerine bahane yapıldığı anlaşılan kurumumuza ait
bir mektup yayınlanmıştır. Sayın Davutoğlu herhangi bir vatandaş
değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin Dışişleri Bakanı sıfatıyla konuştuğu
için, haksız suçlamalarına cevaben kamuoyunun doğru bilgiye
ulaşmasına yardımcı olmayı bir vazife addediyoruz.
Söz konusu mektupta iddia edildiği şekilde, Türkiye'yi karalayıcı
ve vatan hainliği olarak suçlanmayı haklı kılabilecek herhangi bir
unsur yoktur. Mektup, Türkiye'de bir süredir Hizmet Hareketi ve
dünyadaki Türk okulları aleyhine yoğun şekilde devam eden karalama
kampanyaları karşısında, gerçekleri ifade etmek ve muhtemel soru
işaretlerine cevap vermek amacıyla yazılmıştır. Masumiyet ilkesini
hiçe sayan haksız propaganda karşısında,Türkiye'nin yüz akı olan
Türk okulları ve benzeri kurumların, dünyada zarar görmemesi için
yapılan demokratik bir girişimdir. Mektupta, Türkiye ve dünya
medyasında yer alan ve birçok uluslararası platformda da gündeme
gelen aktüel gelişmelerin ötesinde bir unsur yer almamaktadır.
Yurt dışında yaşayan Türk vatandaşlarının haklarını savunması
gereken devletin büyükelçilerine karalama talimatları verilirken,
hükümet ve bir kısım medyanın tüm imkanları kara propaganda için
kullanılırken, bu haksızlıklara maruz kalan masum vatandaşların,
meseleleri açıklığa kavuşturma amacıyla dış dünyadaki
muhataplarından gelen soruları cevaplamaya çalışmasından daha meşru
bir hak olamaz. Düşünce, ifade ve özel teşebbüs özgürlüğü
anayasamızca garanti altına alınmıştır. Demokrasi konusundaki sivil
toplumun ortaya koyduğu hassasiyet, Türkiye ve devlet karşıtlığı
olarak nitelendirilemez.
Türk bayrağını 160 ülkede dalgalandıran, dilimize ve kültürümüze en
büyük hizmetleri yapan ve ülkemizi iftiharla temsil eden Türk
okullarını medya yoluyla karalamak ve hatta resmi girişimlerle
kapattırmaya çalışmak, sadece bu kurumlara değil Türkiye'nin
imajına ve çıkarlarına büyük zarar vermektedir. Gurbette yasayan
Türk toplumunun ve bu toplumun desteklediği eğitim faaliyetlerinin
Türkiye'deki kutuplaştırıcı siyasetin kurbanı haline getirilmemesi
çağrısında bulunuyoruz.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur.
Peace Islands Institute
New York
(Alliance for Shared Values üyesi)
CİHAN
Yorumlar