Küresel rekabet için AR-GE şart

"Bilim ve Teknoloji İçin İstanbul Çalışma Grubu"nun düzenlediği toplantıda, bilimsel çerçevede ABD ve Almanya örneklerinden hareketle AR-GE ile inovasyon politikaları ele alındı.

Google Haberlere Abone ol
Küresel rekabet için AR-GE şart

İş dünyasından, Bilim adamlarından ve akademik çevrelerden gelen uzmanların yer aldığı konferansın açılış konuşmasını Grubun Başkan Vekili Kemal Çiftçi yaptı.

Konferansın ilk oturumu İTÜ Enerji Enstitüsü'nden Prof. Dr. Nilgün Baydoğan'ın başkanlığında yapıldı. Oturumun konuşmacıları; NASA'da araştırmacı olarak çalışmış olan Prof. Dr. Arsev Eraslan ve YTÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Faruk Yiğit oldular. Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Eraslan "Türkiye'de insan gücü potansiyeli son derece yüksek fakat Ar-Ge alanında yeterince kullanılmıyor. Türkiye'de ulusal ileri teknoloji de çok yetersizdir. Türkiye'de üç temel kavramla uğraşmak gerekiyor: Özgün tasarım, çağdaş yapım ve özgür kullanımdır" dedi.

Yıldız Teknik Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Faruk Yiğit de konuşmasında eğitimde inovasyon konusunu işledi. Prof. Dr. Yiğit "bütün dinlerin bilgi, eğitim ve öğretime büyük önem verdiğini, günümüz neslinin oturan ve dinleyen bir nesil olmadığını, bu sebeple geleneksel monolog eğitimin günümüze uygun olmadığını" söyleyerek, "öğretimin bilginin gönderilmesi ve alınması olarak iki temel unsura sahip olduğunu ve bu 2 unsuru koruyarak yapılan tüm iletişim metodlarının inovatif öğretim yöntemleri olarak değerlendirilebileceğini" vurguladı.

İkinci oturumu açan Prof. Dr. İsmail Hakkı Aydın da "ülkemizde üniversitelerin farklı sistemde eğitim vermesini" teklif etti. Prof. Dr. Aydın "üniversitelerin bir bölümünün araştırma ağırlıklı, bir bölümünün de eğitim ağırlıklı olması gerekliliğine" değinerek, "tartışılan konular üzerinde ABD'deki bilim adamlarının zannedildiği kadar serbest olmadıklarını" vurguladı. Prof. Dr. Aydın "ABD para musluklarını açıp kapamak suretiyle bilimsel çalışmaları kontrol altında tutmaktadır" dedi.

İTÜ Uçak ve Uzay Bilimleri Fakültesi öğretim üyesi Doç Dr. Hüseyin Toros da Almanya'daki eğitim konusunu aktardı. Doç Dr. Hüseyin Toros "Alman eğitim modelinin ezbere yer vermediğini, öğrencinin şahsî gelişimini ön planda tutuğunu, okulların tüm gün eğitim vererek, öğrencinin vaktini en iyi biçimde değerlendirmesi yönünde rehberlik ettiğini" anlattı. "Günümüzde dünya çapında mühim bir güce sahip olan Alman ekonomisinin temellerinin bilim alanındaki hızlı gelişimine dayandığını vurgulayan Doç Dr. Toros "İkinci Dünya savaşı sonrası ilim alanında hızla gelişme yakalayan Almanya'nın, bu süreçte milliyetçilik, disiplin ve geçmiş bilim adamlarından aldığı yüksek motivasyondan büyük ölçüde faydalandığını" belirtti.

Son Haberler Haber Merkezi

Yorumlar