‘Yargı kendi bağımsızlığını savunmazsa hukuk diye bir şey kalmaz’

İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sibel İnceoğlu, yolsuzluk ve rüşvet soruşturması elinden alınan Savcı Muammer Akkaş’ın basına açıklama yapmasını, “Savcıların ve yargıçların da ifade özgürlüğü vardır.” diye açıkladı. İnceoğlu, “Yargı kendi bağımsızlığını savunmazsa hukuk diye bir şey kalmaz.” dedi.

CNN Türk’te yayınlanan Tarafsız Bölge programına katılan Prof. Dr. Sibel İnceoğlu, savcının emrinin adli kolluk tarafından yerine getirilmemesini değerlendirdi. İnceoğlu, “Bu dehşet bir olay. Dehşet olayla karşı karşıya kalan savcı, normal mekanizmayı çalıştıramamış, bireysel açıklama yapmak zorunda kalmış. ‘Benim bağımsızlığıma müdahale ediliyor’ diye. Savcıların ve hakimlerin de ifade özgürlüğü vardır. Savcı bireysel olarak bağımsızlığını korumak için çaba sarf eder. Mekanizmayı çalıştıramıyorsa dernekler var, sendikalar var, onlar açıklama yapabilir. HSYK açıklama yapmıştır, çok da doğru yapmıştır. Yargı kendi bağımsızlığını savunmazsa hukuk diye bir şey kalmaz. Savcı ve hakimlerin disiplin soruşturmasında ise HSYK yetkilidir.” diye konuştu.

Başbakan Erdoğan’ın Savcı Akkaş hakkındaki sözlerini de eleştiren İnceoğlu, “Başbakan çok güçlü bir pozisyonda. Direk savcıyı hedef alması çok doğru bir davranış değil. Yargıya müdahale izlenimi veriyor. İspanya’da 2000’li yıllardı bir olay yaşandı. Adalet Bakanı savcıya yönelik ‘bu disiplin cezası bu savcıya yetmez’ dedi. Ertesi gün bütün savcı ve hakimler, ‘bağımsızlığımıza saldırı var’ diye sokağa çıkıp yürüyüş yaptı.” ifadelerini kullandı.

YÜZBAŞIOĞLU: BAŞBAKAN SAVCIYI ELEŞTİRMİYOR, İTHAM EDİYOR

Galatasaray Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Necmi Yüzbaşıoğlu ise, Başbakan Erdoğan’ın Savcı Muammer Akkaş hakkındaki açıklamalarının bir eleştiri değil, itham olduğunu söyledi. Yüzbaşıoğlu, “Başbakan itham makamı değildir. Başbakan itham ederse yargı bağımsızlığına müdahale olur. Diğer savcılar bakımından da çekince unsuru oluşturur. Savcılar çekinmeyecek mi? Bunların dikkate alarak eleştirilerin dozunu ayarlaması gerekir. Dosyadaki yeni savcılar etki altında kalacaktır. Adil yargılanma olmaz.”

Eski YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç de, yolsuzluk soruşturmasında sürecin kilitlenmesine imkan olmadığını vurguladı. Teziç, “Bu dosya mecraanda yürümek zorunda. Deliller ne vaziyette? İlgililer ne durumda? Bir takım isimler belirlendi, nerede kaldı soruşturma? Savcının, soruşturmanın önünün kesileceğini anladığı için bunu basınla paylaşması normaldir.” dedi.
CİHAN