Türkiye e-imza'yı sevmedi, dokuz yılda 770 bin kişiye ulaşabildi
Yaşar Üniversitesi’nde düzenlenen İnternet Haftası konferansında, Türkiye’deki internet kullanıcılarının yaşadığı güvenlik zafiyetleri ele alındı.
Yaşar Üniversitesi’nde düzenlenen İnternet Haftası
konferansında, Türkiye’deki internet kullanıcılarının yaşadığı
güvenlik zafiyetleri ele alındı. Dünya genelinde yaygınlaşan
elektronik imza (e–imza) Türkiye’de dokuz yıldır kullanılmasına
rağmen yalnızca 770 bin kullanıcı sayısına ulaşıldığını belirten
uzmanlar, internet güvenliğinin sağlanması için bu sayının bir an
önce artması gerektiğini vurguladı.
Bilgisayar Mühendisliği Bölümü ile İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü
Bilgi İşlem ve Eğitim Teknolojileri Hizmetleri-2 Bölümü
işbirliğiyle düzenlenen konferansta, internet abonesi sayısının 33
milyona yaklaştığı Türkiye’de, bilgisayar ve internet
kullanıcılarının karşılaşabileceği temel güvenlik problemleri ele
alındı. Islak imzanın taklit edilme riskini ortadan kaldıran,
internetteki işlemlerde güvenlik sağlayan ve özelikle
dolandırıcılık ve sahteciliğin önüne geçen, dünyada da çok sayıda
kişi tarafından kullanılan e–imza da tartışıldı.
Türkiye'de 2005 yılında çıkarılan 5070 sayılı kanunla kullanıma
açılan e–imzanın kimlik doğrulamada en güvenilir yol olduğunu
belirten Yaşar Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölüm Başkanı
Doç. Dr. Ahmet Koltuksuz, “Elektronik imza, bankacılık
işlemlerinden oy kullanımına kadar pek çok alanda yaşanabilecek her
türlü hileyi ortadan kaldıracak tek sistem. E-imza ile evinizden oy
verebileceğiniz gibi her türlü şaibe de ortadan kalkacaktır.” dedi.
Dünyada kısa bir süre sonra ıslak imzanın ortadan kalkacağını
söyleyen Doç. Dr. Koltuksuz, Türkiye’nin de bu konuda bir an önce
yol alması gerektiğini kaydetti. E-imza kullanmayı tercih etmeyen
kişilerin, internet bankacılığı işlemlerinde SMS doğrulama
yöntemini kullandığını belirten Koltuksuz, kullanıcıları riskler
konusunda uyardı: “Bugün pek çok kişi, internet bankacılığında SMS
doğrulama yöntemini kullanıyor ancak bu yöntemin matematiksel
olarak da bir garantisi yok. Telefonunuz klonlandıysa size gelen
şifre, kopyalayan kişiye de ulaşacaktır. Bununla ilgili bir problem
yaşanırsa da hiçbir şekilde bankadan hak iddia edemezsiniz.
Dolayısıyla bu yöntem de kişilere garanti vermiyor. Her koşulda
e-imza almanız ve kullanmanız gerekmekte.”
GÜVENLİĞİNİZ İÇİN BUNLARI YAPIN
Bilgisayarda kişisel güvenliği sağlamak için basit ama etkili
yöntemler ise şöyle sıralandı:
1-Veri ve uygulamaların ayrılması için diskinizi bölümleyin, birden
fazla disk kullanın
2-Kişisel verilerinizi yedekleyin
3-Sisteminizi yedekleyin
4-Antivirüs yazılımını kurun
5-Tarayıcı kullanımında tarayıcınıza erişimleri kısıtlayın,
kaynağını bilmediğiniz sitelere girmeyin, gizlilik gerektiren
durumlarda SSL ikonunu kontrol edin, size sunulan sertifikaları
kontrol edin.
6-E-posta kullanımında mümkünse sadece webmail kullanın,
kaynağından emin olmadığınız ekleri çalıştırmayın, kullandığınız
e-posta servisine güvenmeyin, cep, ev ve ofis ortamının dışında
kesinlikle e-posta erişimini tercih etmeyin.
7-Hatırlatma notlarına dikkat: Parolalarınızı bilgisayarda
saklamayın. Bir parolayı not etmek ihtiyacı duyuyorsanız parolanın
tamamını yazmayın. Düzenli yedekleme yapın. Saldırıların ana hedefi
olan işletim sistemlerini kullanmayın.
ELEKTRONİK İMZA (E-İMZA) NEDİR?
Başka bir elektronik veriye eklenen veya elektronik veriyle mantıki
bağlantısı bulunan ve kimlik doğrulama amacıyla kullanılan
elektronik veriyi ifade eder. Güvenilir bir kimlik doğrulama
sistemiyle elektronik ortamlarda işlemlerin güvenli bir şekilde
yapılmasını sağlar. E-imza, elle atılan imzayla aynı hukuki
geçerliliğe sahip elektronik veridir.
ELEKTRONİK İMZA NASIL ALINIR?
Elektronik sertifika sahibi olmak için yetkilendirilmiş elektronik
sertifika hizmet sağlayıcılarından birisine başvurulmalı. Kamu
kurumunda çalışanlar ise e-imzasını kurum içi ve kamu kurumları
arasındaki işlemlerde kullanacaksa sertifikalarını TÜBİTAK
UEKAE’den temin etmeli. CİHAN
Yorumlar