Siber güvenlikte tehlike çanları çalıyor
Türkiye’de bilgi ve iletişim teknolojileri kullanım oranının giderek artmasına karşın, yazılım ve donanımların hukuka ve güvenlik gereklerine uygun şekilde kullanılmaması sistemleri siber saldırı tehlikesine açık hale getiriyor.
Türkiye’de bilgi ve iletişim teknolojileri kullanım oranının
giderek artmasına karşın, yazılım ve donanımların hukuka ve
güvenlik gereklerine uygun şekilde kullanılmaması sistemleri siber
saldırı tehlikesine açık hale getiriyor.
Türk şirketlerinde bilgi ve iletişim teknolojileri kullanım oranı
yüzde 40’a ulaşırken, International Data Corporation’ın (IDC) Mayıs
2012’deki Küresel Korsan Yazılım Kullanımı raporunda Türkiye’de
lisanssız yazılım kullanım oranının yüzde 62 olarak gözükmesi,
Türkiye’nin siber korsanların hedefi haline gelme riskini
arttırıyor. ABD’nin ‘Siber Güvenlik Bildirisi’ ile güvenlik
güçlerini hedef alan siber saldırıları savaş sebebi saydığını
söyleyen Beceni–Türkekul-Sevim Avukatlık Ortaklığı Yönetici Ortağı
Yasin Beceni, Türkiye’de ise bu konuda yeterli adımların
atılmadığını söyledi. Türkiye’de yazılım ve donanım için yılda
ortalama 18.4 milyar TL yatırım yapıldğını ifade eden Beceni, AB
ülkelerinde sadece yazılım ürünleri ve hizmetleriyle ilgili yapılan
harcamaların 258 milyar Euro civarında olduğunun altını çizdi.
Günümüzde, dünyada bilgi ve iletişim teknolojilerinin
kullanılmadığı bir yapı, bir ürün veya bir sürecin kalmadığına
dikkat çeken Yasin Beceni, 5 yıl içerisinde her sektörün bilgi ve
iletişim teknolojilerine yapacağı yatırım miktarının artacağını
dile getirdi. Türkiye’de de bilgi ve iletişim teknolojilerinin
yoğun kullanıldığına dikkat çeken Yasin Beceni, “Bu da ister
istemez belirli tehditleri beraberinde getiriyor. En önemlilerinden
biri de siber korsanlık. Bu konu bilgi ve iletişim
teknolojilerindeki lisanssız yazılım ve orijinal olmayan donanım
kullanımı ile yakından ilgilidir. Sistemlerini güvenli tutabilmesi
için de kullanılan yazılım ve donanımların güncellenmeleri
sağlanmalıdır. Eğer bilgi ve iletişim teknolojilerine yatırım
yapılır, yazılım ve donanım yatırımına önem verilmezse, siber
korsanlara davetiye çıkarılmış olunur.” dedi.
Bilgi ve iletişim teknolojilerinin hemen hemen her sektörde bu
kadar yoğun kullanımının aynı zamanda ekonomik faaliyetin bütün
sistemlerini siber saldırıların konusu haline getirdiğine de vurgu
yapan Beceni, “Önlem alınmaması durumunda büyük şirketler bir gün
siber saldırı ile karşı karşıya kalırlarsa ekonomik faaliyetlerin
ve sosyal yaşamın dengesi bozulur ve ülke ekonomisi büyük bir kriz
içerisine girer.” diye konuştu.
SİBER GÜVENLİK STRATEJİMİZ VAR AMA
ZORUNLULUK YOK
ABD’nin dünyaya duyurduğu Siber Güvenlik
Bildirisi’nde, internet üzerinden ABD güvenlik güçlerini hedef alan
siber saldırıların savaş sebebi sayıldığının altını çizen Beceni,
“Avrupa’da da Avrupa Şebeke ve Bilgi Güvenliği Ajansı (ENISA) adı
verilen bir yapı mevcut. Bu kurum da tıpkı ABD’de olduğu gibi,
network ve bilgi güvenliğine ilişkin risklerin belirlenmesi ve
ortadan kaldırılması için gerekli önlemlerin alınması konusunda hem
Avrupa Birliği ve üye devletler ile sektöre destek sağlamak
amacıyla kuruldu. İngiltere’deki bir başka uygulamayla ülkesindeki
en büyük 2 bin 500 şirkete siber güvenlik ile ilgili zorunluluklar
getirdi.” şeklinde konuştu. Türkiye’de de benzer uygulamalar
olduğunu açıklayan Yasin Beceni, “Bizim de Ulusal Siber Güvenlik
Stratejisi ve 2013-2014 Eylem Planımız var. Ama bu plan öncelikli
olarak kamu kurum ve kuruluşlarını içine alıyor. Telekomünikasyon,
enerji ve finans gibi kritik sektörlerde, henüz zorunluluk
noktasında bir aksiyon alınmış değil. Bu konuda maalesef
şirketlerde de farkındalık düşük. Şirketlerin kullandıkları bilgi
ve iletişim sistemlerini güncellemeleri ve bu sistemlerde lisanslı
yazılım ve orijinal donanım kullanımına azami önem göstermeleri
siber güvenlik alanında atılacak adımlar için önemli bir başlangıç
noktası olacaktır.” ifadelerini kullandı.
TÜRKİYE SİBER GÜVENLİĞE 18,4 MİLYAR TL, AB
258 MİLYAR EURO HARCIYOR
Türkiye Bilişim Sanayicileri Derneği'nin
(TÜBİSAD) 2012 yılı raporuna göre; Türkiye’de yazılım ve donanım
için, yılda ortalama 18,4 milyar TL yatırım yapıldığını açıklayan
Beceni, dünya ortalamasına bakıldığında bu rakamın hayli düşük
olduğunu vurguladı. Rapora göre AB ülkelerinde sadece yazılım
ürünleri ve yazılım hizmetleriyle ilgili harcamaların 258 milyar
Euro tutarında olduğuna dikkat çeken Beceni, bu harcamanın AB
ülkelerinin GSYİH ortalamasının yüzde 2.6’sını oluşturduğunu
bildirdi. Beceni ayrıca, aynı raporda yazılım sektörünün, ulusal
verimliliğin artırılmasında da önemli katkıları bulunduğuna
değinerek, şöyle dedi: “Bilgi ve iletişim teknolojileri,
kullanıldığı her sektörde verimliliği artırıyor. Örneğin yazılım
yatırımları, OECD ülkelerinde finansal hizmetlerdeki verimliliğin
ortalama yüzde 0.25 artmasını sağlıyor. Rapor ayrıca sadece
yazılımın ülke ekonomisi için yarattığı katma değerin, OECD
ortalamasında yüzde 1.5 ila yüzde 3 arasında değiştiğini de ortaya
koyuyor. Bu veriler bilgi ve iletişim teknolojileri, özellikle de
yazılım yatırımlarının ekonomik gelişmişlikte ve şirketlerin
rekabet avantajı elde etmesinde ne kadar değerli olduğunun bir
göstergesi.” CİHAN
Yorumlar