Sendikalar, Gezi eylemlerindeki ölümlerde hükümeti sorumlu tuttu

Türkiye Mimar ve Mühendis Odaları Birliği (TMMOB) Yönetim Kurulu üyesi Mücella Yapıcı'nın da sanıkları arasında yer aldığı 26 sanıklı Gezi davası öncesi İstanbul Adalet Sarayı önünde basın açıklaması yapıldı. Açıklamada konuşma...

Google Haberlere Abone ol
Sendikalar, Gezi eylemlerindeki ölümlerde hükümeti sorumlu tuttu

Türkiye Mimar ve Mühendis Odaları Birliği (TMMOB) Yönetim Kurulu üyesi Mücella Yapıcı'nın da sanıkları arasında yer aldığı 26 sanıklı Gezi davası öncesi İstanbul Adalet Sarayı önünde basın açıklaması yapıldı. Açıklamada konuşma yapan TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı, DİSK Genel Başkanı Kani Beko ve Türk Tabipleri Birliği Başkanı Özdemir Aktan, gezi eylemleri sırasında hükümetin yanlış politika uyguladığını belirterek, yaşanan ölüm ve yaralanma olaylarından hükümetin sorumlu olduğunu söyledi.

İstanbul 33. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülecek olan Gezi davası öncesi Çağlayan'da bulunan İstanbul Adalet Sarayı önünde basın açıklaması yapıldı. TMMOB İstanbul Yönetim Kurulu üyesi Mücella Yapıcı'nın da sanıkları arasında bulunduğu dava ile ilgili açıklama, Taksim Dayanışma Platformu, Türkiye Mimar ve Mühendis Odaları Birliği ve Türk Tabipleri Birliği tarafından gerçekleştirildi. Açıklamaya CHP milletvekili Sezgin Tanrıkulu'nun da arasında bulunduğu çok sayıda kişi katıldı.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı, "Taksim Dayanışması olarak söyledik, söylemeye devam ediyoruz. Anayasal hakların kullanılmasını engellemek suretiyle toplumu baskı altına almak isteyen, bu davada yargılanan taraf, bu hırsızlık, yolsuzluk, yalan ve talan iktidarı olacaktır. Savcı kararı ile dinlendiği belli olan İçişleri Bakanı Muammer Güler'in söylediği üzere Gezi'yi sermayeye peşkeş çekerek şiddet emri bizzat Başbakan tarafından verilmiştir. Bu demokratik ve yasal eyleme yapılan saldırıdan dolayı yargılanması gereken kişi aslında meydanlarda bıkmadan usanmadan 'Geziciler' diye höyküren Tayyip Erdoğan'dır. Hükümet üyeleridir. Validir. Emniyet Müdürüdür. Emniyet mensuplarıdır. Çünkü halka acımasızca saldıran onlardır ve tarih önünde er ya da geç yargılanacaklardır." dedi. Soğancı'nın konuşmasının ardından, toplanan kalabalık "Direniş büyüyor, dayanışma sürüyor." şeklinde slogan attı.

Gezi eylemlerinde polis müdahalesi sonucu yaşamını yitiren insanlar olduğunu belirten Türk Tabipleri Birliği (TTB) Başkanı Prof. Dr. Özdemir Aktan ise binlerce insanın da bu eylemler sırasında yaralandığını söyledi. Gezi eylemlerine ilişkin açılan davalarda, bu eylemlerde yaralanan ya da mağdur olan kişilere yardım etmek isteyen insanlar olduğunu belirten Aktan, "Onbinlerce insan yaralandı, gaza boğuldu, plastik mermi ile yaralandı ve bu insanların yardıma ihtiyacı vardı. Bunlara yardım edecek olanlar da elbette hekimlerdi ve hekimler de hiç düşünmeden bu meydanlarda bu insanlara yardım etmek üzere koştu." dedi. Bu mahkemelerin ve bu olayların bu ülkenin belleğinden silinmeyeceğini belirten Aktan, "Hep beraber bu ülkede daha iyi bir yaşam hak ediyoruz. Bunun için de mücadele ediyoruz, mücadele etmeye devam edeceğiz." diye konuştu.

Disk Genel Başkanı Kani Beko da "O güzelim insanlar, gezi direnişine yüreğini koydular. Atatürk Kültür Merkezi'nin yıkılmaması için ayağa kalktılar. Daha sonra Taksim alanında yapılmak istenen Topçu Kışlası yani o ucubenin orada olmasını istemeyen genç kardeşlerimiz, daha sonra hak, adalet, özgürlük ve demokrasi isterken Türkiye'yi ayağa kaldırdılar. Yanyana, omuz omuza, birlikte olduğumuzda Taksim kapılarını zorladık ve hep birlikte Taksim alanına çıktık. Biz de onlarla birlikte 1 Mayıs 1977'de Taksim meydanında şehit olan şehit olanları da anmış olduk. Onlara bir kez daha ben Taksim alanlarına bizleri çıkarma yüreğini ortaya koyan genç kardeşlerimize DİSK adına teşekkür ediyorum. Evet, bedeli çok ağır oldu." dedi.

Gezi eylemlerine ilişkin davaları işaret eden Beko, "Burada yanlış açılmış bir dava var. Aslında Soma'daki işçilerimizin katilleri burada yargılanması gerekir. 5 ayda işyerlerinde 810 işçi arkadaşımızı iş kazalarında öldüren insanlar burada yargılanmalıdır. Gezi direnişinde 13 kardeşimizi katleden katiller burada yargılanmalıdır. Bugün burada yargınan önüne çıkan, demokrasidir, insan haklarıdır." ifadelerine yer verdi.

Açıklamanın ardından İstanbul 33. Asliye Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, tutuksuz 26 sanık ile avukatları katıldı. Sanıkların kimlik tespitlerinin alınmasının ardından savunmaların alınmasına başlandı. Duruşma, sanık savunmaları ile devam ediyor. CİHAN

Yorumlar