Prof. Dr. Ünal: Güneş pek çok yan etkiyi barındırıyor

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İdil Ünal, güneşin hem iyi hem de kötü etkileri olduğunu hatırlattı. Tatilcilere uyarılarda bulunan Ünal, “Aslında sağlığımız için güneş gereklidir, çünkü D vitaminini sentezleyen başlıca organ deri, bunu güneş yoluyla yapıyor. Bir yandan da güneş, pek çok yan etkiyi barındırıyor. Eskisi kadar rahat değiliz bu konuda, çünkü güneşin uzun ve kısa vadeli yan etkilerinin sonuçlarını çok iyi gözlemliyoruz.” dedi.

Güneşin deri üzerindeki etkilerine değinen Prof. Dr. Ünal, “Güneşin akut yan etkileri vardır. Bunlar güneş yanığı gibi ani ortaya çıkan yan etkilerdir ama onun dışında da kronik dediğimiz, uzun vadede ortaya çıkan yan etkileri var. Bunun başında 'foto yaşlanma' dediğimiz durum geliyor. Bildiğimiz gibi genetik ve yapısal faktörlerle normal giden bir yaşlanmamız var. Bunun dışında da dışsal faktörlerle, ekstrensek yaşlanma dediğimiz dışsal faktörlerle ortaya çıkan bir yaşlanma var. Bunun başlıca sebebi de güneş, yani çok uzun güneşte çalışmış biriyle çok az güneş görmüş biri arasında, aynı yaşta da olsa çok büyük görüntü farklılıkları vardır yaş açısından.” diye konuştu.

Deri kanserlerine de değinen İdil Ünal, “Onun dışında, güneşin başka bildiğimiz yan etkilerinden birisi de deri kanserine eğilim. Bu özellikle yine belli yaşın üzerindeki kişilerde daha fazla ortaya çıkıyor. Bunun dışında fenotipik özellik dediğimiz açık renkli, mavi gözlü, kızıl saçlı, beyaz tenli gibi kişilerde daha fazla ortaya çıkıyor. Mesleki olarak güneşe maruz kalmış kişilerde daha fazla ortaya çıkıyor deri kanserleri. Bunlar bazen melanom dışı kanserleri olabiliyor. Benlerden kaynaklı daha çok ortaya çıkan ve en çok korktuğumuz deri kanseri türü melanom ama bunun dışında da bazal hücreli ve yassı hücreli deri kanserleri var. Bu kanserlerin ortaya çıkmasında güneş çok önemli bir faktör. Öte yandan güneşin bağışıklık sistemini baskılaması, katarakt oluşturması, uçuk virüsleri gibi bazı virüsleri alevlendirmesi gibi yan etkileri var.” dedi. Ünal, güneşin hem belli miktarda görülmesi ama çoğunlukla korunulması gereken bir faktör olduğunu vurguladı.

'GÜNEŞ KORUYUCULARINA ÇOK GÜVENMEYİN'

Güneşin dik olduğu saatlerde özellikle dikkat edilmesi gerektiği belirten Prof. Dr. Ünal “Ben saat aralığının, Ege ve Akdeniz bölgelerinde 10.00 ile 17.00 arası olması gerektiğini düşünüyorum, çünkü bu bölgelerimizde diklik, çok daha uzun süre devam edebiliyor. O yüzden güneşin dik olduğu öğle saatlerinde mümkün olduğunca dışarıya çıkmamak gerekir, çünkü koruyucu kremler de sürsek bu dönemlerde çok da etkili olmuyor. Güneşten koruyucularımızı hiç ihmal etmemeliyiz. Plaj gölgesindeysek en az 30 faktörlü olan kremleri, güneşe çıkmadan 15 dakika önce uygulayıp kullanmalıyız. Eğer denize girip çıkıyorsak iki saatte bir yenilemeliyiz. Hiçbir zaman güneş koruyucularına güvenerek güneşe çıkmayı önermiyorum. Şapka, güneş gözlüğü ve giysi gibi koruyucuları da mutlaka ek olarak kullanmalılar.” diyerek tatil yapanları uyardı. CİHAN