Mecliste gerginlik: Kılıçdaroğlu'na cevabı başkan verdi

TBMM'nin açılışının 97'inci yıl dönümü nedeniyle Ankara'da çeşitli etkinlikler düzenlendi. Mecliste ise özel oturum düzenlendi. Özel oturuma Meclis Başkanı Kahraman ile CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu arasında yaşanan polemik damgasını vurdu. Kılıçdaroğlu, yeni anayasa değişikliğiyle artık Meclis başkanının Cumhurbaşkanının yerine vekâlet edemeyeceğini söyledi. Bunun üzerine Meclis Başkanı Kahraman, "Ben yasamanın başıyım, yürütmenin değil" diyerek cevap verdi. Kılıçdaroğlu ise devamla, seçilen Cumhurbaşkanının yerine seçilmiş bir ismin vekalet etmesinden yana olduklarını söyledi. Kılıçdaroğlu'nun konuşmaları sırasında sık sık gerginlikler yaşandı. AK Partililer ile CHP'liler arasında karşılıklı sert atışmalar oldu.

Google Haberlere Abone ol
Mecliste gerginlik: Kılıçdaroğlu'na cevabı başkan verdi

Sonhaberler | Haber Merkezi 

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile TBMM'nin açılışının 97. yıl dönümü dolayısıyla ilk olarak Meclisteki Atatürk Anıtı önünde tören düzenlendi. Törende, TBMM Başkanvekili Ahmet Aydın, Atatürk Anıtı'na kırmızı ve beyaz karanfillerden oluşan çelenk bıraktı, saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu. Törene, Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, AK Parti Grup Başkanvekili Naci Bostancı, CHP Grup Başkanvekilleri Özgür Özel ve Engin Altay, TBMM İdare amirleri Erkan Haberal ve Ahmet Gündoğdu, TBMM Başkanlık Divanı üyeleri ile milletvekilleri, TBMM idari personeli katıldı.

MECLİS BAŞKANI KUTLAMALARI KABUL ETTİ

TBMM Başkanı İsmail Kahraman, TBMM'nin açılışının 97. yıl dönümü ve 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla kutlamaları kabul etti. TBMM Tören Salonu'nda gerçekleştirilen tören, Kahraman'ın yerini almasının ardından İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı. Kahraman, daha sonra kutlamaları kabul etti. Törene, Başbakan Binali Yıldırım, Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar, TBMM Başkanvekili Ahmet Aydın, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Bakanlar Kurulunun bazı üyeleri, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Genelkurmay İkinci Başkanı Orgeneral Ümit Dündar, kuvvet komutanları, Yargıtay Birinci Başkanı Seyit Çavdar, Danıştay Başkanı Zerrin Güngör, AK Parti, CHP ve MHP grup başkanvekilleri, Eski Meclis Başkanı Mehmet Ali Şahin, TBMM Başkanlık Divanı üyeleri ve idare amirleri, eski ve yeni milletvekilleri, YÖK üyeleri, rektörler, meslek kuruluşlarının başkan ve üyeleri, siyasi parti genel başkanları, askeri erkan, bürokratlar, dekanlar ve yabancı misyon temsilcileri katıldı.

Tebrikleri kabulünün ardından kısa bir açıklama yapan Meclis Başkanı Kahraman, "Bayramınız kutlu olsun. İnşallah nice bayramlara erişelim. Devlet ebed müddet olarak nice güzel günlere kavuşalım. Sağlık, afiyet diliyorum. Bugünlere gelmemizde emeği olanların hepsini rahmet ve minnetle anıyorum. Bundan sonraki çalışmalarda elimizden geleni yapacağız." diye konuştu.

MECLİS'TE ÖZEL OTURUM

Etkinlikler kapsamında TBMM'de özel oturum düzenlendi. Özel oturuma Meclis Başkanı ile CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu arasında yaşanan polemik damga vurdu.  

MECLİS BAŞKANI KAHRAMAN'IN KONUŞMASI

TBMM Başkanı İsmail Kahraman, "Yasama olarak hedefimiz, yürütme ve yargı ile birlikte adil ve kalkınmış bir Türkiye’nin inşası için bize düşen görevi en iyi şekilde yapmaktır. Unutmayalım ki, yarınlar yorgun ve bezgin kimselere değil, çalışkan ve gayretli insanlara ait olacaktır." dedi. Genel Kurula başkanlık eden TBMM Başkanı Kahraman, İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından konuşmasına başlarken, henüz Genel Kurul Salonuna gelmemiş olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan için, "Biraz sonra Sayın Cumhurbaşkanımız Meclisimize teşrif edeceklerdir. Kendilerini hepiniz adına saygıyla selamlıyorum ve hoşgeldiniz diyorum" ifadesini kullanması üzerine CHP sıralarından bazı milletvekilleri, "Gelmedi daha? Neden zamanında gelmedi?" karşılığını verdiler.

Bu ifadeler üzerine Meclis Başkanı Kahraman, "Zamanında geldi, ben içeride kendisini ağırladım, ondan sonra buraya geldim. Hepimiz dakikiz Elhamdülillah. Ama bazı mazeretler ortaya çıkabilir. Bizler de hoşgörmek zorundayız, değil mi?" dedi. Bu sırada Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Genel Kurula girerek, dinleyici locasında kendisine ayrılan bölüme oturdu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'a "Hoşgeldiniz" diyen Kahraman, Türkiye Büyük Millet Meclisinin açılışının 97’nci yıldönümüne ulaşmanın bahtiyarlığı içinde olduğunu belirterek, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını kutladı.

Kahraman, sözlerini şöyle sürdürdü: "Milletimizin birliğinin temsilcisi, Türkiye Büyük Millet Meclisimizin açılışından bugüne kadar emek vermiş değerli zevatı minnet ve şükranla anıyorum. Meclisimiz milli iradenin tecelligahıdır. Kurtuluş Savaşını bizzat idare eden Gazi Meclistir. Dünyada başka bir parlamentonun sahip olmadığı böyle bir ünvana layık görülmüştür. İçinde bulunduğumuz 26’ncı dönem siyasi tarihimizde müstesna yer işgal edecek dönemlerden biridir. Bu dönemde Meclisimiz 2'nci defa Gazilik ünvanını hak etmiştir. Devletimizin birlik, bütünlüğüne ve bekasına kasteden melun terör odakları ve onları yönlendiren müstevli devletlerin yerli işbirlikçilerinden olan FETÖ, PKK, PYD, DEAŞ, DHKP-C, MLKP ve benzerlerinin hain planları milletimiz tarafından boşa çıkartılmıştır. Ve siz Gazi Meclisin Gazi Milletvekilleri, 15 Temmuz 2016 gecesi halktan almış olduğumuz vekalet görevinin gereğini hakkıyla ifa ettiniz, herhangi bir parti farkı gözetmeden bir bütün halinde ay yıldızlı bayrağımızın altında darbeye 'Hayır' dediniz. Bu vesileyle aziz milletimizi meydanlara direnişe çağıran ve hain darbe girişimini önlemede en büyük rolü üstlenen Sayın Cumhurbaşkanımıza, kurumlarımıza, kurullarımıza, siyasi partilerimize, sivil toplum kuruluşlarımıza ve demokrasiyi tümüyle özümsemiş necip milletimize şükranlarımı sunuyorum."

Şehitleri rahmetle, gazileri minnetle anan Kahraman, "İnanıyorum ki, 15 Temmuz darbe girişiminin önlenmesi Türkiye’de darbeler döneminin sona erdirilmesini sağlamıştır. Hangi siyasi partiden olursa olsun milletimiz bütünüyle demokrasi dışında bir rejimi kabul etmeyeceğini açıkça ifade etmiştir." diye konuştu.

"DEĞİŞİM TABİİ BİR HALDİR"

Meclisin 26'ncı döneminin bir diğer başarısının ise 1982 Anayasasında sistem değişikliğini kabul etmesi olduğunu dile getiren Kahraman, Meclisten geçen değişikliğin, 16 Nisan halkoylamasıyla Millet tarafından kabul edilmesinin, Türk siyasi hayatı için yeni bir dönüm noktası olduğuna işaret etti.

Yüksek Seçim Kurulunca açıklanan geçici verilere göre halkoylaması büyük bir katılımla sonuçlandığını ve Mecliste kabul edilen metnin halk tarafından da kabul gördüğünü hatırlatan Kahraman, şu görüşlere yer verdi:

"Milletimiz olgunluk içinde demokrasi imtihanını başarı ile vermiştir. Sonucun ve yeni dönemin ülkemiz, milletimiz ve devletimiz için bereketli ve uğurlu olmasını niyaz ediyorum. Bilinmelidir ki, değişim tabii bir haldir. Değişmezlik üzerine kurulu bir sistem bugüne kadar icat edilmemiştir. Zamanın ve şartların değişmesiyle hukuki hükümler de değişmektedir. TBMM, yasama, denetim ve temsil yetkilerinin sahibidir. Halk oylamasıyla yapılan değişiklik gereği, yasama olarak meclisimiz hukuk devleti ilkelerine, evrensel normlara ve çoğulcu demokrasi kurallarına uygun mevzuat değişikliklerini yapmak için kesif bir çalışma dönemine girecektir. Bu meyanda Seçim Kanunu, Siyasi Partiler Kanunu, Milletvekilleri Kanunu, TBMM İdari Teşkilatı Kanunu, Meclis İç Tüzüğü gibi konularda icap eden değişiklikleri ele alacaktır. Aksaklık ve yanlışlıklar kısa sürede giderilecektir. Halkoylamasıyla daha da güçlü hale gelen Yasama Organımıza hayırlı başarılar nasip olmasını temenni ediyorum. Bu vesile ile Muhterem Cumhurbaşkanımıza da tebriklerimizi arz ediyor, nice üstün ve güzel hizmetlere nail olmasını niyaz ediyorum. Yasama olarak hedefimiz, yürütme ve yargı ile birlikte adil ve kalkınmış bir Türkiye’nin inşası için bize düşen görevi en iyi şekilde yapmaktır. Unutmayalım ki yarınlar yorgun ve bezgin kimselere değil, çalışkan ve gayretli insanlara ait olacaktır."

Türkiye Cumhuriyeti'nin büyük bir medeniyetin varisi olduğunu, belirten Kahraman, bu köklü medeniyetin geliştirilerek, yaşatılması sorumluluğu bulunduğunu vurguladı.

"İnanç, soy ve tarih birliği taşıdığımız kültür coğrafyamızdaki milyonlarca insanın bizimle beraber olduğunun ve bizden önderlik beklediğinin şuuru içinde olmalıyız." diyen Kahraman, şu değerlendirmelerde bulundu:

"İnancım odur ki ümidini bizlere bağlayanları hayal kırıklığına uğratmayacağız. Zirve bir medeniyetin sahibi ve mirasçısı necip bir milletiz. Nice badireleri atlattık. Tarihe nice şanlı sayfalar ekledik. Üç Kıtaya, yedi denize adaletle, insaniyetle hükmetmiş bir cihan devletinin varisleriyiz. Dünkü topraklarımızda bugün 53 devlet var. Bizden dostça ve kardeşçe rehberlik ve önderlik bekleyen geniş bir kültür coğrafyamız var. Ne üzücüdür ki dünyada kurulu uluslararası düzen, devletler arasındaki problemleri çözmekten çok uzaktır. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyindeki 5 daimi üyeden birinin veto yetkisi kullanması, alınan herhangi bir kararı hükümsüz kılmaktadır. Muhterem Cumhurbaşkanımızın sıkça tekrarladığı 'Dünya beşten büyüktür' sözünün gereği yapılmalıdır. Bunun için devletler arasında yeni düzenlemelere gidilmelidir. Birçok meselede olduğu gibi, tarihi ve kültürel bağlarımız olan Suriye’deki iç savaşın önlenmesi için üzerine düşeni yapmayan bir dünya var. Sadece Suriye'de değil; Ortadoğu'da, Asya'da, Avrupa'da, Afrika'da ve dünyanın birçok yerinde benzeri problemlerin olduğu malumunuzdur. Güçlünün güçsüzü ezdiği bir dünya düzeni sürdürülebilir değildir. Türkiye olarak zorlukların aşılmasında, barış ve huzur ortamının sağlanmasında elimizden geleni muhakkak ki yapacağız."

23 Nisan'ın bir diğer özelliğinin de 23 Nisan 1927'de Mustafa Kemal Atatürk tarafından çocuklara armağan edilmiş olduğuna işaret eden Kahraman, çocukların istikbalin güneşi, geleceğin teminatı olduğunu söyledi.

TBMM Başkanı Kahraman, "Onlara temiz, güvenilir, emniyet içinde yaşanılır ve adil bir dünya bırakmak bizim vazifemizdir. Çocuklar üstüne çizgi çekilmemiş defter yaprakları gibi bembeyazdır, saf ve masumdurlar. TBMM olarak çocuklarımızın tarih şuuruna sahip, manevi ve milli değerlere saygılı, şahsiyetli kişiler olarak hayata hazırlanmalarını temin edecek kararları ve tedbirleri almak mecburiyetindeyiz." değerlendirmesinde bulundu.

Çocuklara yapılacak her yatırımın yarınları teminat altına almak anlamına geldiğini aktaran Kahraman, TBMM'nin çocukları manen ve madden korumak, bedenen, ruhen ve zihnen sağlıklı nesiller yetiştirmek için her türlü tedbiri almak kararlığı içinde olduğunu bildirdi.

Kahraman, şunları kaydetti: "Çocuklarımızın korunması hususu, devlet olarak en çok önem verdiğimiz ve üzerinde hassasiyetle durduğumuz konulardan biridir. 23 Nisan gününü Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramı olarak kutlamakla, istikbalimiz demek olan çocuklarımıza, milli hakimiyet gibi en temel bir değerimiz kadar önem vermekte olduğumuzu göstermekteyiz. Bu anlamlı gün vesilesiyle Birinci Meclis’ten günümüze kadar hizmetleri geçmiş, bütün tarihi şahsiyetleri bir kez daha minnet ve şükran duygularımla anıyorum. Devletimiz ve milletimiz için canlarını seve seve veren, bir gül bahçesine girercesine toprağa giren, şahadet şerbeti içen ve mekanları cennet olan bütün şehitlerimize ve 15 Temmuz'da şehit olan asil evlatlarımıza Cenab-ı Hak'tan rahmetler niyaz ediyorum. Sizlere sağlık, sıhhat ve afiyetler içinde hayırlı çalışmalar diliyor, nice bayramlara kavuşmamız temennisiyle saygılarımı sunuyorum."

Kahraman'ın konuşmasının ardından yerinden söz alan CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, Kahraman'ın konuşmasına işaret ederek, "Atatürk hepimizi birleştiren bir liderdir. Saygıyla andığınızı duymak hepimizi mutlu edecektir. Lütfen Mustafa Kemal Atatürk'ü saygıyla andığınızı ifade ettiğinizi duymak istiyoruz." dedi.

Kahraman da "O görevi yerine getirdim efendim. Biz bütün tarihi şahsiyetlere saygı duyarız. Bütün emek verenlere saygı duyarız." karşılığını verdi.

Bir milletvekilinin saygı duruşunda bulunulması yönünde talebi olduğunu da belirten Kahraman, bunun teammüllerde bulunmadığı için yapılmadığını kaydetti.

BAŞBAKAN YILDIRIM'IN KONUŞMASI

AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, "Devlet kuran Meclisimiz, dünyadaki tek Gazi Meclistir. Meclis 97 yıl önce olduğu gibi, bugün de tam istiklalimizin, aydınlık geleceğimizin ve millet olarak bir arada yaşama azim ve kararlılığımızın teminatı olmaya devam ediyor." dedi.  Yıldırım, TBMM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nı kutladı. Bugünün mübarek Miraç gecesine denk gelmesinin kendilerini ayrıca mutlu ettiğini belirten Başbakan Yıldırım, Miraç gecesini de tebrik etti.

Milli iradeyi hakim kılarak, Türkiye'yi muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkarmak için TBMM'nin açılışından bugüne kadar, başta ilk Meclis Başkanı ve Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve dava arkadaşları olmak üzere, Meclis çatısı altında çalışan bütün milletvekillerinden vefat edenlere Allah'tan rahmet dileyen Yıldırım, hayatta olanlara da ülke adına teşekkür etti.

Meclisin açılışının 97. yıl dönümünü kutlarken, bugünü çocuklara bayram olarak armağan eden bir ülke olmanın gururunu da yaşadıklarını anlatan Başbakan Yıldırım, şunları söyledi:

"Çocuklarımızın, milletimizin değerlerine sahip çıkarak, fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür olarak ve öz güvenleri yüksek bir şekilde yetişmesini arzu ediyoruz. Onların milli iradeye her şartta sahip çıkmalarını, daha demokratik ve özgür yarınları inşa etmelerini ümit ediyoruz. Bu yolda önemli mesafe aldığımızı da ifade etmek isterim.

Türkiye Cumhuriyeti'nin bugünlerini hakkıyla anlayabilmek için, 97 yıl önceki zor şartları hatırlamamız gerekiyor. Unutmayalım ki TBMM'nin kurulduğu o günlerde yurdumuzun birçok yeri işgal edilmiş, orduları dağıtılmış, ülke fakr-u zaruret içerisindeydi. Bu şartlar içerisinde tek umut veren şey, milletimizin gönlünde canlı ve dipdiri olan bağımsızlık aşkı ve vatan sevgisi idi. Bu aşk ve sevgiyle vatanın dört bir yanından gelen milletvekillerinin katılımıyla 23 Nisan 1920'de Meclisimiz heyecanla, umutla ve dualarla açıldı. TBMM'nin açılışı, egemenliğin millete ait olduğunun ve milli iradenin üstünlüğünün ifadesiydi."

Başbakan Yıldırım, milli mücadelenin, Meclis öncülüğünde, Gazi Mustafa Kemal liderliğinde yapılan bir halk mücadelesi olduğunu ifade etti.

Meclisin bu mücadeleyi başarıyla yürüterek, Cumhuriyeti kurduğunu vurgulayan Yıldırım, "Devlet kuran Meclisimiz, dünyadaki tek Gazi Meclistir. Meclis 97 yıl önce olduğu gibi, bugün de tam istiklalimizin, aydınlık geleceğimizin ve millet olarak bir arada yaşama azim ve kararlılığımızın teminatı olmaya devam ediyor." diye konuştu.

KILIÇDAROĞLU'NUN SÖZLERİ GERDİ

Mecliste yer yer gerginlikler de yaşandı. CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Meclisteki konuşmasında yeni anayasaya atıfta bulunarak eleştirilerde bulundu. İşte Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından satırbaşları: 

Mustafa Kemal Atatürk için 23 Nisan Türkiye milli tarihinin başlangıcı ve dönüm noktasıdır. Hepimizi çatısı altında toplayan bu meclis Türkiye milli tarihinin başlangıcı ve Türkiye halkının vücuda getirdiği bir harikadır. Dünyada Gazi Meclis olma unvanına sahip tek meclis olan TBMM kurulduğundan bu yana hükümeti denetleme yetkisini kullandı. Milletvekillerinin denetim yetkilerini kullanmaları bazı küçük tartışmalar dışında sorun edilmemiş asla ayak bağı olarak görülmemiş.

Mühürsüz seçim ile bizler yani biz milletvekilleri bu kürsüye çıkıp bir bakan bir sözlü soru dahi soramayacağız. Soruyu sorsak dahi Sayın Bakan bu kürsüye çıkıp cevap verme tenezzülünde bulunmayacaktır. Yaratılan bu tabloyu vicdanı olan herkesin iyi duymasını temenni ederim. Söylediklerimin sizi rahatsız ettiğini biliyorum. Vicdan azabı çektiğinizi de biliyorum.

MİLLİ İRADEYİ SATTINIZ

Milli iradeyi sattınız. Milli irade varsa milli irade burada tecelli etmiştir. Hiçbir sınıf hiçbir makam bu TBMM’yi feshedemez.Ben bu meclisin itibarını korumak zorundayım. Ben milli iradeye saygı göstermek zorundayım. Tarih millet egemenliğini feshetme yetkisini bir şahsa veren milletvekillerini unutmayacaktır.

YENİ REJİMDE CUMHURBAŞKANINA VEKALET EDEMEYECEKSİNİZ

Sayın Başkan, siz yeni rejimde sayın cumhurbaşkanın vekalet edemeyeceksiniz yeni sistemde sayın cumhurbaşkanına seçilen değil atanan biri vekalet edecektir. Bu meclis kuruluşundan liyakata dayalı bir yönetimin ne kadar önemli olduğunu bilen bir meclisti. YSK tarafından  üzerine şaibe düşürülen bir mühürsüz seçimle devlet yönetimine liyakat değil keyfi bir yönetimin yolu açılmıştır. Bugün TBMM büyük bir itibar kaybına uğramıştır.O kadar ki YSK dahi TBMM’nin çıkardığı bir kanuna uymamıştır. Bir parlamentonun böyle bir duruma düşmesi çok dramatik bir tablodur.

İSMAİL KAHRAMAN CEVAP VERDİ

Kılıçdaroğlu’nun konuşmasının ardında TBMM Başkanı İsmail kahraman şöyle konuştu: Bana hitaben söylediğiniz birkaç cümle var kısa da olsa dokunmak istiyorum. Sayın genel başkan bana bir sualde tevcih buyurdular. Kuvvetler ayrılığının birbirine karışmaması demokrasinin esaslarındandır. Bendeniz meclis başkanı olarak yürütmenin de içinde bulunmuş olmanın verdiği sıkıntıları bilirim.Ben yasamanın başındayım yürütmenin değil. Sadece bu noktadaki arzımı ifade ettim.

KILIÇDAROĞLU TEKRAR KÜRSÜYE GELDİ

İsmail Kahraman’ın sözlerinin ardından kürsüye tekrar gelen Kemal Kılıçdaroğlu şunları söyledi: Sayın başkan duyarlılığınız için teşekkür ederim ben Türkiye’yi seçimle gelenlerin yönetmesini isterim. Seçimle gelen bir yurttaşın yerine vekalaet edecek kişinin de seçimle gelmesi lazım. Eğer seçimle gelmiyorsa milli iradenin saygınlığına gölge düşmüş olur. ancak ve ancak darbe dönelerinden seçimle gelmeyenler Türkiye’yi yönetmiştir.Seçimle gelmeyenlerin Türkiye’yi yönetmesi 21 saniye bile olsa bizim kabul edebileceğimiz bir anlayış değildir nokta.

Yorumlar