Mazlumder: Mülteciler, 40 derece sıcakta, günde bir öğün yemekle yaşıyor

Adana Mülteci Kabul Barınma ve Geri Gönderme Merkezi’nde tutulan mültecilerin insanlık onuruyla bağdaşmayacak bir ortamda tutulduğu ortaya çıktı. Mazlumder Adana Şubesi’nin Adana Mülteci Kabul Barınma ve Geri Gönderme Merkezi’nde yaptığı...

Google Haberlere Abone ol
Mazlumder: Mülteciler, 40 derece sıcakta, günde bir öğün yemekle yaşıyor

Adana Mülteci Kabul Barınma ve Geri Gönderme Merkezi’nde tutulan mültecilerin insanlık onuruyla bağdaşmayacak bir ortamda tutulduğu ortaya çıktı. Mazlumder Adana Şubesi’nin Adana Mülteci Kabul Barınma ve Geri Gönderme Merkezi’nde yaptığı inceleme, Türkiye’deki mültecilerin içler acısı durumunu ortaya koydu. İncelemede, mültecilerin 40 derece havada nemli ve klimasız ortamlarda günde bir öğün yemek ile yaşadığını ortaya koydu.

    Mazlumder Adana Şube Başkanı Orhan Göktaş, mültecilerin yaşadıkları zorlukların basına yansıması üzerine Emniyet Müdürlüğü Yabancılar Şube Müdürlüğü’ne giderek inceleme yaptıklarını, incelemelerde mültecilerin insan yaşamının en temel ihtiyaçlarının dahi karşılanmadığını gördüklerini söyledi. Adana Mülteci Kabul Barınma ve Geri Gönderme Merkezi’nde çoğunluğu Kafkas ve Orta Asya kökenli toplam 37 mülteci kaldığını vurgulayan Göktaş, mültecilerin 40 dereceyi bulan yaz sıcaklarında nemli ve klimasız ortamda günde bir öğün yemekle yaşamaya çalıştıklarını belirtti. Yaptıkları incelemelerde her bir mülteci için 10 TL ödenek verildiğini anlatan Göktaş, “Daha önce yemekler kaymakamlık bünyesindeki aş evinden alınıyormuş onun kesilmesiyle böyle bir sorun yaşanmış, şube müdürü yemeklerin yarından itibaren (24.05.2014) iki öğüne çıkarılacağını söyledi. Parası olan mültecilerin dışarıdan yiyecek sipariş edebildikleri, ancak buzdolapları olmadığı için bu yiyecekleri de muhafaza edemediklerini söylediler." dedi.

Mültecilerin dar bir alanda koğuş ve ranza sisteminde odalarda yattıklarını vurgulayan Göktaş, “Odalar pis ve havasız, boyası çok eski ve duvarları yazılarla dolu. Sıcak ve nemli havaya rağmen klima olmadığını gözlemledik. Tuvalet ve banyoların ise yetersiz ve pis olduğunu, ancak güneş enerjisi sistemi ile sıcak suyun olduğunu gözlemledik.” şeklinde konuştu. Mültecilerin sınır dışı edilmelerinden korktuğunu dile getiren Göktaş, "Sınır dışı edilmeleri durumunda kendilerinin yaşatılmayacaklarına inanıyorlar. 3 aydan beri burada olduğunu söyleyen bir mülteci, ailesinin İstanbul’da, çocuğunun kanser hastası olduğunu söyledi. Kendisi burada olduğu için onunla kimsenin ilgilenemediğini ve burada ne için tutulduğunu ve daha ne kadar kalacağını bilmediğini söyledi. Başka birisi de oturum izninin iptal edildiğini ve burada neden tutulduğunu bilmediğini vurguladı. Ayrıca cep telefonu ve internet kullanımına izin verilmediği için ailelerle irtibat kuramadıklarını söylüyorlar. İnternete izin verilmediği gibi elektronik diğer cihazlara da izin verilmediği için kitap okuyup, müzik dinleyemiyorlar. Kendi dillerinde kitap bulmakta zorlandıklarını, bilgisayar olması durumunda kitap okuyabileceklerini belirtiyorlar. Ayrıca açık havaya yeterince çıkamadıkları için spor da yapamıyorlar." ifadelerini kullandı.

Mültecilerin başta yemek, barınma, temizlik, haberleşme gibi çok basit ihtiyaçların dahi giderilmemesinin utanç verici olduğunu dile getiren Göktaş, "Bu insanların yemek sorununu devlet çözemiyorsa, sivil toplum örgütleri devreye girerek çözüm üretebilirler. Günlük on lira olarak belirlenen ödeneğin de artırılması gerekmektedir. Sınır dışı edilme endişeleri giderilmelidir. Bir diğer konu da, şehrimize sürekli gelen ve gelecek mültecilerin barınma sorunudur. Valilik bu insanları yabancılar şubesinde gayri insani fiziki şartlarda değil de, insan onuruna yakışır kamp ve benzeri yerler tahsis ederek barındırabilir." şeklinde konuştu. CİHAN

Yorumlar