Maden uzmanı Özer: Patlamanın havalandırma girişinde olduğu söyleniyor

Türkiye'yi yasa boğan Soma'daki maden faciasının ardından uzmanlar ocaktaki patlamanın meydana geldiği noktaya dikkat çekti. Bu tip madenlerde havalandırma (nefeslik) denilen bir giriş bulunduğunu ve ocağa giren havanın bu kanaldan sağlandığını...

Google Haberlere Abone ol
Maden uzmanı Özer: Patlamanın havalandırma girişinde olduğu söyleniyor

Türkiye'yi yasa boğan Soma'daki maden faciasının ardından uzmanlar ocaktaki patlamanın meydana geldiği noktaya dikkat çekti. Bu tip madenlerde havalandırma (nefeslik) denilen bir giriş bulunduğunu ve ocağa giren havanın bu kanaldan sağlandığını belirten İstanbul Üniversitesi (İÜ) Mühendislik Fakültesi Maden Mühendisliği Bölümü'nden Doç.Dr. Ümit Özer, "Var olan bilgiye göre emin olamamakla birlikte trafonun bulunduğu nefeslik olarak bilinen hava girişinin yapıldığı yerde olduğu söyleniyor. Dolayısıyla havanın üflendiği yol üzerinde patlama oluyor ve karbonmonoksit gazını ocak içine doğru üflüyor. Bu esnada da kömür yangını olduğunu düşünüyoruz." dedi.

Facianın yaşandığı bölgeyi iyi bilen ve çeşitli gerekçelerle bölgedeki madenlerde daha önce incelemeler yapan isimlerden biri olan akademisyen Özer, olaya ve bölgeye ilişkin dikkat çeken bilgiler verdi. Bölgede üretim yapılan ocaklarda üretim için benzer yöntemler kullanıldığını anlatan Özer, "Eğilimli galeriler ile yer altına ulaşılıyor, kömür damarına ulaştıktan sonra üretim bölgeleri belirleniyor. Bunlara pano deniliyor. Burada üretim yapılıyor, bu üretim sahasına da ayak deniyor. Bu bölgeler hep galerilerle bir birinden ayrılıp bağlanıyor. Dolayısıyla temiz hava nefeslik olarak tabir edilen giriş bölümünden vantilatörlerle alınan temiz hava ocak içerisine gönderiliyor. Ocak içini dolaşan temiz hava, kirli havayı da alarak diğer taraftan nakliyat yolundan ya da bacadan çıkarak ocağı terk ediyor. Var olan bilgiye göre emin olamamakla birlikte trafonun bulunduğu nefeslik olarak bilinen hava girişinin yapıldığı yerde olduğu söyleniyor. Dolayısıyla havanın üflendiği yol üzerinde patlama oluyor ve karbonmonoksit gazını ocak içine doğru üflüyor. Bu esnada da kömür yangını olduğunu düşünüyoruz." şeklinde konuştu.

'CİDDİ VE SIKINTILI BİR DURUM'

Ocak içinde kalan işçilere ulaşmak için bir yandan temiz hava verilmeye çalışılırken aynı zamanda devam eden yangını da körükleyen havanın kesilmesi gerektiğini anlatan Özer, "Oldukça ciddi sıkıntılı bir durum gibi görünüyor. Maalesef üzücü bir durum ile karşı karşıyayız." değerlendirmesinde bulundu. Ocakta kurtarma çalışmalarına katılan ekiplerin de zor şartlarda görev yaptığını, onların da belli zaman içinde tükenen hava tüpleri kullandıklarını belirten Özer, "Riskli bölgelere giriyorlar, tüplerin de belli bir ömrü var. Uygulanan kurtarma yöntemi şimdilik doğru gibi görünüyor ama çalışma ile ilgili detaylı bilgi henüz kamuoyuyla paylaşılmadığı için teknik anlamda çok ciddi bilgiler aktarmak mümkün değil." ifadelerini kullandı.

Patlamanın olduğu saatten itibaren geçen zaman içinde yapılan çalışmalar ve geçen zaman dikkate alındığında ocaktan gelecek olumlu haber imkanının azaldığını hatırlatan Özer, "Teknik anlamda biraz maalesef zor gibi görünüyor. Zira karbonmonoksit gazının binde 4 oranına maruz kalındığında yarım saatlik süre içinde yaşamı sonlandırabiliyor. Kullanılan maskeler eğer tüplü ise bunların da kullanım ömrü yarım saat ile 90 dakika arasında değişiyor, bu süre de dolmuş durumda. Belirli bölgelerde basınçlı hava borularının patlatılması ve o bölgelere yakın işçilerin yaşam ümidi olabilir." ifadesini kullandı.

Soma'daki kazanın olduğu ocağa yakın yerlerdeki ocaklarda farklı amaçlarla bulunduğunu hatırlatan Özer, "Rutin kömür madenciliğinin yapıldığı bir bölge. O kömürü üretmek durumundayız, katma değer sağlıyor ama maalesef bir sürü insanımızı da orada kaybettik. Bundan gereken derslerin çıkarılması lazım. Önlemlerini almamız lazım. İş sağlığı güvenliği mevzuatını, uygulama yönetmeliklerini tamamlayıcı unsurlarını yeniden gözden geçirmemiz gerekiyor. Madencilik Kanunu uygulama yönetmeliklerini belki yeniden gözden geçirmemiz gerekmekte. Kömürü üretmek durumundayız ama insan kaybı da yaşamamız gerekiyor." diyerek alınabilecek önlemlere dikkat çekti.

'KÖMÜRE DE İHTİYAÇ VAR AMA İNSAN KAYBINA TAHAMMÜL YOK'

Patlama yaşanan ocağın belki bir süre kapatılabileceğini, oradaki tahlisiye ve revizyon işlemlerinin tamamlanması sonrası üretime yeniden başlanabileceğini kaydeden Özer, "Sonuç olarak yer altı zenginliğinin değerlendirilmesi ve ülkeye katkı sağlaması gerektiğini görmemiz gerekiyor. Ülkenin enerjiye, kömüre ihtiyacı var ama bu ülkenin insan kaybına tahammülü yok. Bu ikilemi aşmamız gerekiyor." değerlendirmesi yaptı.

Madendeki patlamaya ilişkin aksaklık ya da iş güvenliği anlamında olabilecek eksiklikler konusunda ise Özer, "Bir kaza var ise yanlış giden aksi giden bir şeyler vardır. Ama teknik olarak elde bir done olmadığı için net bir şey söylememiz mümkün değil. Madendeki bedenler kurtarıldıktan sonra uzman kişiler, bilirkişilerin incelemesiyle netleşecek bir durumdur." dedi.

CİHAN

Yorumlar