Eroğlu: Deniz turizmi yerini doğa turizmine bırakıyor
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, "Artık dünya, deniz turizminden ekoturizme, doğa, tabiat ve yayla turizmine kaymaya başladı.
Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, "Artık dünya, deniz
turizminden ekoturizme, doğa, tabiat ve yayla turizmine kaymaya
başladı." dedi.
Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel
Müdürlüğünce bir otelde düzenlenen "Bolu İli Doğa Turizmi
Çalıştayı"na katılan Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu
bakanlığını ilgilendiren bir çok konuya değindi. "Turizmden
yaklaşık 30 milyar dolarlık gelirimiz, 36 milyon turistimiz var"
diyen Bakan Veysel Eroğlu, "2023 hedeflerimiz arasında 50 milyar
dolarlık turizm geliri, 50 milyon turist hedefimiz var. Bunu
geçekleştirmek için dünyadaki temayülleri çok iyi takip etmemiz
gerek. Artık dünya deniz turizminden ekoturizme, doğa, tabiat ve
yayla turizmine kaymaya başladı. Bolu, tam bu noktada merkez
olabilir. Bu fırsatı çok iyi değerlendirmemiz lazım. Bolu'yu dünya
turizmine açmamız lazım .Sağlık turizminin geliştirilmesine yönelik
çalışma yapılması gerekiyor. Termal, şifalı sular büyük bir imkan.
Buna en büyük örnek Afyon. Afyon, dünyanın Termal turizm merkezi
oldu. Bolu'da neden olmasın? Sırf Türkiye, 20-25 milyonluk
potansiyele sahip. Yurt dışından gelme imkanları da kolaylaştı.
'Bunu geliştirmemiz. Kongre turizmi de çok önemli . Kongre
turizmine gelen turistleri diğerlerinden 56 kat daha fala gelir
sağlar." ifadelerini kaydetti.
ŞİFALI BİTKİLER
Şifalı bitkiler konusunda hamle yapılması gerektiğini söyleyen
Eroğlu , "Bunları marka şeklinde yapmamız lazım. Bu konuda her
türlü desteği vereceğiz. Tıbbi ve ıtri merkezi kurduk. Burası bütün
Türkiye'ye hizmet edecek. Bolu konusunda da bir adım atalım."
dedi.
BİYOLOJİK ÇEŞİTLİLİK
Avrupa kadar biyolojik çeşitliliğin olduğunu söyleyen Bakan Eroğlu
sözlerini şu şekilde dürdürdü, " Türkiye biyolojik çeşitlilik
açısından dünyanın en şanslı ülkelerinden biri. Avrupa kıt'asının
tamamı kadar bitki çeşitliliğine sahibiz. Ülkemizin en gözde turizm
alanı Akdenizdir. Yaklaşık 8 bin kilometre uzunluğundaki sahilleri,
çeşitli uygarlıklardan kalan zengin tarihi ve kültürel mirasın yanı
sıra iklimsel çeşitliliği sebebiyle biyo çeşitlilik açısından da
oldukça zenginiz"
KORUMA SAHASI ARTTI
Gazeteleirn bazı hususları gözden kaçırdığını belirten Bakan Veysel
Eroğlu, " Koruma alanlarının sayısının azaldığına dair yanlış
kanaatler var. Gazeteci arkadaşlarımız da burada. 2002 yılında 952
olan korunan alan sayısını 2013 yılında bin 533'e, miktarını ise
3,4 milyon hektardan 5,6 milyon hektara çıkarttık. 2003 yılında 33
olan milli parklarımızı 40'a, 17 olan tabiat parklarımızı 193'e
çıkarttık. 2002 yılında 102 olan tabiat anıtı sayısını 2013 yılında
111'e, 9 olan Ramsar alanını 14'e çıkarttık. Yaban hayatı
geliştirme sahasını 43'e, sulak alan koruma bölgesini ise 41'e
çıkarttık" ifadelerini kaydetti.
"TATİL, DENİZ VE KUMDAN İBARET DEĞİL"
Türkiye'nin kuş türü hususunda zengin olduğunu belirten Orman ve Su
İşleri Bakanı, "Avrupa'da 500 kuş türü bulunmasına karşılık,
Türkiye'de 420 civarında kuş türü tespit ettik. Avrupa'da tespit
edilen yaklaşık 12 bin bitki türünden 9 bini Türkiye'de. Türkiye,
gerek dağları, ormanları, yaylaları, kıyıları, gölleri, akarsuları
gibi tabii varlıkları; gerek flora ve faunası ve gerekse mağaraları
ve kanyonları gibi ilginç jeolojik oluşumları açısından diğer
ülkelerle kıyaslanamayacak düzeyde zenginliğe sahiptir. Dünyada
olduğu gibi ülkemizde de ekoturizm faaliyetleri genelde korunan
alanlarda gelişme göstermektedir Bunların yanı sıra uluslararası
anlaşmalarla korunan Ramsar alanları, doğal sitler, özel çevre
koruma bölgeleri de ekoturizme-tabiat turizmine yönelik önemli
alanlardır. Sahip olduğumuz bu zenginlikler, gündemde olan
ekoturizm-tabiat turizmi için ülkemizi oldukça ilgi çekici konuma
getirmektedir. Gayemiz bu zenginliğimizi koruyarak gelecek
nesillere aktarmaktır. Bunun yanında tabiat turizmini geliştirmek,
turizmi, deniz-güneş-kum üçgeninin hakim olduğu alışılmışlığın
dışına çıkarmak istiyoruz. Şunu memnuniyetle ifade etmek isterim ki
tabiat turizmine talep giderek artmaktadır. Tatil, deniz ve kumdan
ibaret değil. Ekoturizm-tabiat turizmi, ülkemizin gelecekte başlıca
turizm kaynaklarından biri olmaya adaydır." dedi.
"DOĞA TURİZMİNİN GELİŞMESİ İÇİN MASTER PLANI HAZIRLANMALI"
"Doğa Turizminin gelişmesi için master planı hazırlanmalı" diyen
Eroğlu sözlerini şöyle sürdürdü, "Dünyanın birçok ülkesinde
turistik değer taşımayan bölgeler, organik dokusu ve tabii
güzellikleri çok iyi korunarak, bazı görsel ilaveler ve peyzaj
çalışmalarıyla turistler için cazip hale getirilmiştir. Tabiat
turizmini geliştirmek için tabiat turizmi master planlarını hayata
geçiriyoruz. Verdiğim talimat doğrultusunda, 81 ilimizin master
planları tamamlandı. Ayrıca 28 ilimizde koordinasyon toplantılarını
tamamladık. Valilerimiz koordinasyonunda hayata geçireceğiz. Bugün
de 29'uncu koordinasyon toplantımızı Bolu İli Tabiat Turizm Master
Planı için yapmaktayız. Hazırlanan bu planlarla yöre halkımıza
ekonomik kazanç sağlayarak, bu kazanımların sürdürülebilir olması
için kaynak koruma şuurunu aşılamayı hedefliyoruz. Öte yandan, 81
ilimizden topladığımız bilgiyi 'tabiat turizmi' adı altında veri
tabanında toplamak için çalışma başlatacağız. İsteyen, bu veri
tabanından bilgiye rahatlıkla ulaşabilecek, böylece bu alanlardan
daha fazla yararlanma imkanı bulacak. Bu sayede tabiat turizminin
gelişmesine vesile olacağız."
Veysel Eroğlu programın ardından öğle yemeğine geçti. Daha sonra
otelden ayrılan Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu Ak Parti
Bolu İl Başkanlığını ziyaret etti.
CİHAN
Yorumlar