CHP Grup Başkanvekili Özkoç:

TBMM (AA) - CHP Grup Başkanvekili Engin Özkoç, 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'deki (KHK) cezaevinde tek tip kıyafet düzenlemesine ilişkin, "Enis Berberoğlu'nun üzerine tek tip kıyafet giydirmek, demokrasinin ve özgürlüğün üzerine kıyafet giydirmek olur. Enis Berberoğlu da bunu reddedecektir. CHP de Berberoğlu'nun arkasında dimdik durmaya devam edecektir." dedi.

Özkoç, TBMM'de düzenlediği basın toplantısında, 696 sayılı KHK'de yer alan bazı maddelere ilişkin tartışmalar konusunda değerlendirmelerde bulundu.

KHK'nin 121. maddesinin Türkiye'yi derinden sarstığını, her çevrede büyük tedirginliğe yol açtığını anlatan Özkoç, sivillere eylemleri dolayısıyla yargı muafiyeti getirmenin kabul edilemez olduğunu vurguladı.

Tepkilerin ardından maddenin yazımıyla ilgili yanlış varsa düzeltilebileceği yönündeki açıklamaları hatırlatarak, Türkiye'nin aklı ile dalga geçildiğini, bu açıklamaların inandırıcılığının bulunmadığını belirtti.

Türkiye Cumhuriyeti'nin sadece Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından yönetildiğini savunan Özkoç, Erdoğan'ın sözlerini AK Parti Genel Başkanı olarak söyleyip, cezai konularda cumhurbaşkanı olarak konumlanmasının da kabul edilemez olduğunu bildirdi.

Tarafsız cumhurbaşkanı ilkesinin yerle bir edildiğini kaydeden Özkoç, "CHP'nin bundan sonraki muhatabı AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'dır." dedi.

Erdoğan'ın kendisinden başka kimseyi dinlemediğini, KHK'lerin de aslında Bakanlar Kurulunca çıkarılmadığını belirten Özkoç, Türkiye'nin kararlarının tek kişi tarafından alındığı bir ülkeye dönüştüğünü öne sürdü.

- "Türkiye'nin mahkemelerine müracaata devam edeceğiz"

KHK'lerin TBMM gündemine gelmemesini de eleştiren Özkoç, "30 KHK çıkmış, yüz binlerce kişiyi ilgilendiriyor. Ama TBMM'de görüşülmüş olan 5 KHK. Bu 5 KHK ile ilgili biz Anayasa Mahkemesine başvurmuşuz. Ama artık Anayasa Mahkemesi bizim ve milletimizin bildiği anayasa mahkemesi değildir maalesef. Bundan sonra sadece Recep Tayyip Erdoğan'ı tasdik edecek bir mahkeme haline dönüşmüştür. Anayasa Mahkemesi ile ilgili tüm güvensizliğimize rağmen yine de CHP ısrarla Türkiye'nin mahkemelerine müracaat etmeye devam edecektir." diye konuştu.

Özkoç, 696 sayılı KHK'nin 121. maddesine ilişkin, "15 Temmuz darbe girişimi sonrasında iktidar eliyle, olağanüstü hal fırsat bilinerek yaratılan sivil darbe ortamının bir sonucu olduğunu ve toplumu ayrıştıracağını." değerlendirmesinde bulundu.

CHP'nin tüm hukuksuzlukların karşısında dimdik duracağını kaydeden Özkoç, şunları söyledi:

"Bu maddeyle alınan karar aslında şu, palasıyla sokağa çıkan vatandaşa deniliyor ki 'sen bu palanı bilemeye devam et. Artık özgürsün. Sen, herhangi bir şekilde birisini terör olaylarına destek veriyor olarak görürsen, bu palayla ona saldırabilirsin.' İnsanları birbirine karşı kışkırtan, ayrıştıran, sokakta insanları birbirini öldürtebilecek noktaya getiren bir KHK çıkmıştır. Oysa ki OHAL KHK'leri sadece OHAL dönemini içermelidir."

- "Sınav, yandaşlara kadro çabası"

Engin Özkoç, iktidarın milletin gözünün içine baka baka taşeron kapsamında çalışanların tamamının kadroya alınacağı sözünü verdiğini, ancak KHK ile getirilen düzenlemenin böyle bir kapsamı bulunmadığını ifade etti.

Taşeron konusunu Türkiye'nin gündemine ilk önce CHP'nin getirdiğini bildiren Özkoç, "Bu ucube taşeronluk yasasını çıkaranlar, bunu kaldıracaklarına dair söz verdiler ama sözlerini tutmadılar. Bu çıkan düzenleme sözün tutulduğu anlamına gelmiyor. Bütün taşeronları kadrolu hale getirmelisiniz." dedi.

Taşeron düzenlemesinin Meclis'te tartışılmadan KHK ile getirilmesine de tepki gösteren Özkoç, kadroya geçişte getirilen sınav aşamasının da iktidarın yandaşlarına kadro verme çabası olduğunu iddia etti.

- "Bu düzenleme o dönem uygulanmış olsaydı..."

KHK'de yer alan cezaevlerinde tek tip kıyafet uygulamasının da ürkütücü olduğunu belirten Özkoç, geçmişte kumpas davalarında yargılanan bugün ise suçsuzlukları kanıtlanmış kişileri de anımsattı.

Özkoç, "Bu düzenleme o dönem uygulanmış olsaydı, bir PKK militanı olan Şemdin Sakık'ın gizli tanıklığıyla 'terör' damgası yiyen ülkenin masum ve mağdur Genelkurmay Başkanı tek tip elbise giymiş olacaktı. Ona ve orduya vurulabilecek daha aşağılayıcı bir damga olabilir miydi? O resimleri Türkiye'nin arşivinden, hafızasından çıkarabilir miydiniz?" ifadelerini kullandı.

Engin Özkoç, bu düzenlemeye karşı da "CHP olarak dimdik duracağız." dedi.

-"Bundan sonra AKP Genel Başkanı..."

KHK'lerin TBMM'de görüşülmediğini, şaibeli olduklarını da iddia eden Özkoç, şunları söyledi:

"CHP, bundan sonra AKP Genel Başkanı olarak muhatap alacağı Recep Tayyip Erdoğan'ın kendi yarattığı darbe hukukuna karşı, mazlumun, mağdurun hakkını, hukuk ve adalet çerçevesinde korumaya devam edecektir. CHP, Türkiye'yi tek tip hale getiren, kendi militarize güçlerine alan yaratan, onları kendisinin özel ordusu haline getirmeye çalışan, bunlarla milleti tehdit eden, korku yaratmaya çalışan bu anlayışa karşı, korkmadan, dimdik, Recep Tayyip Erdoğan'ın gözünün içine baka baka, 'Bu vatana, bu insanlara millet iradesine karşı çıkarak ihanet ediyorsun' demeye devam edecektir."

Özkoç, AK Parti'ye oy vermiş ya da içinde görev alanların büyük çoğunluğunun da çıkan KHK'nin içerdiği sakıncıları gördüğünü, ancak dile getiremediğini savundu.

-"KHK'ler Meclis'in gündemine gelmeli"

KHK ile ilgili Anayas Mahkemesine müracaat edeceklerini hatırlatan Özkoç, TBMM Başkanı İsmail Kahraman'a da seslenerek, Meclis açılır açılmaz KHK'yi Genel Kurulun gündemine getirmesini istedi.

Meclis Başkanı'nın çağrılarını yerine getireceğine dair bir umut taşımadığını da aktaran Özkoç, çünkü Meclis Başkanı'nın da TBMM'nin ve onun yasalarına değil, tek kişiye tabi olduğunu öne sürdü.

Özkoç, "Recep Tayyip Erdoğan'dan ve çıkardığı yasalarla milletin azmini kırmak isteyen anlayışından hiç korkmuyoruz." diye konuştu.

- "Hukuk yollarını sonuna kadar deneyeceğiz"

Açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Özkoç, 696 sayılı KHK'ye yönelik eleştiriler ve 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün uyarılarıyla ilgili soruya şu karşılığı verdi:

"Bu KHK millet iradesini yok sayan, herkesi 'terörist' ilan edebilecek bir KHK'dir. Bunun karşısında Abdullah Gül, 'Düşünmek gerekiyor' diyorsa, Adalet Bakanı 'Yanlış yazılmışsa düzeltiriz' diyorsa, genel başkanlığı uzun süre sürdüren ve vatanına, milletine bağlı olduğuna inandığımız bir kişinin bu anlayışa karşı çıkmasını hepimiz çok arzu ederiz."

Özkoç, "Umudunuz yoksa neden Anayasa Mahkemesine başvuruyorsunuz?" sorusunu yanıtlarken de CHP olarak Türkiye'deki hukuk yollarını sonuna kadar deneyeceklerini ve tarihe not düşeceklerini belirtti.

Anayasa Mahkemesinin başvurularını değerlendirmesinin Türkiye'de hukuki açıdan hala umut olduğu anlamına geleceğine işaret eden Özkoç, olumsuz bir kararın çıkması halinde ise Türkiye'ye yaşatılan olumsuzlukları millete anlatmayı sürdüreceklerini aktardı.

-"Berberoğlu tek tipi reddedecektir"

Özkoç, partisinin tutuklu İstanbul Milletvekili Enis Berberoğlu'nun tek tip kıyafet giyip giymeyeceğine ilişkin soruya da şu yanıtını verdi:

"Enis Berberoğlu, vatan haini değildir, terör örgütü mensubu değildir. Enis Berberoğlu, CHP'nin seçilmiş, onurlu ve saygın bir milletvekilidir. Enis Berberoğlu'nun üzerine tek tip kıyafet giydirmek, demokrasinin ve özgürlüğün üzerine bir kıyafet giydirmek olur. Enis Berberoğlu da bunu reddedecektir. CHP de Berberoğlu'nun arkasında dimdik durmaya devam edecektir."