Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bozdağ, Konya'da: (2)

- "Diyanet İşleri Başkan Yardımcılığı görevine Prof. Dr. Huriye Martı atanmıştır. Türkiye'de bir ilktir bu. Bunu önemsiyoruz. Bundan sonraki süreçte de Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde kadın vaizlerin, Kur'an kursu öğreticilerinin, müfettişlerin, murakıpların sayılarını artıracağız" - "Şu anda hiç kadın murakıp yok. Diyanet İşleri Başkanlığı ilana çıktı, 50 tane kadın murakıp alacağız. Kur'an kurslarının ve kadınların eğitim öğretim verdiği yerlerin denetimini bunlar yapacak. 81 ilimizde müftü yardımcılarımızdan en az biri kadın olacak. Büyükşehirlerde bunun sayısı daha da artacaktır"

Google Haberlere Abone ol
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bozdağ, Konya'da: (2)

KONYA (AA) - Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, Diyanet İşleri Başkan Yardımcılığı görevine Prof. Dr. Huriye Martı'nın atandığını anımsatarak, "Türkiye'de bir ilktir bu. Bunu önemsiyoruz. Bundan sonraki süreçte de Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde kadın vaizlerin, Kur'an kursu öğreticilerinin, müfettişlerin, murakıpların sayılarını artıracağız." dedi.

Bozdağ, Necmettin Erbakan Üniversitesi Ahmet Keleşoğlu İlahiyat Fakültesi Temel Atma Töreni'nde, Danıştayın ilahiyat fakültesi mezunlarının öğretmen olarak atanabilmesini sağlayan işlemin yürütmesini durdurması kararını verenlerin Türkiye’deki eğitim ve öğretim arasında farktan haberinin olmadığını belirtti.

Din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenliğine ilişkin bölümler olduğunu ancak bu bölümlerde henüz okuyan öğrenci olmadığını ifade eden Bozdağ, "Danıştay'a soruyorum; 'sizin verdiğiniz bu karar doğrultusunda biz hareket etmiş olsak, önümüzdeki sene din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmenlerini nereden atayacağız?' Söyler misiniz?" diye konuştu.

- "Bütün eğitim ve öğretim, devletin gözetim ve denetimi altında yapılır"

İlahiyat fakültesi mezunlarına yönelik yaşanan sıkıntının giderilmesi hususunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın talimat verdiğine dikkati çeken Bozdağ, şöyle devam etti:

"İnşallah ilk düzenlemeyle bunu ortadan kaldıracağız. Din eğitim ve öğretiminin, devletin gözetim ve denetimi altında yapılması son derece önemli. Bundan bazıları rahatsız oluyor. Devletin gözetim ve denetimi altında olmayan eğitim olabilir mi? Bu ülkedeki bütün eğitim ve öğretim, devletin gözetim ve denetimi altında yapılır. Yasalara ve anayasamıza uygun biçimde yapılır. Devlet de bunun denetimini yapar. Aksi takdirde kimin ne öğrettiğini, neler yaptığını kestiremeyiz. Bunun bizi nereye götüreceğini de bilemeyiz. Din eğitim öğretimi Kur'an kurslarında, imam hatip liselerinde ve ilahiyat fakültelerinde, İslami ilimler fakültelerinde, camilerde ve sivil toplum örgütlerinin yasalar çerçevesinde yaptığı faaliyetler çerçevesinde Türkiye’de, devletin denetimi ve gözetimi altında yapılır."

- "İlahiyat fakültelerinin sayılarını artırdık"

Bozdağ, AK Parti hükümetlerinin imam hatiplerin önünü açtığını ve katsayı engelini kaldırdığını anımsatarak, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Kur'an kurslarının önündeki engelleri kaldırdık. Yeni dönemde de ilahiyat fakültelerinin sayılarını artırdık. Amacımız ilahiyat fakültelerinin sayılarını artırmak suretiyle yüksek öğrenim görmüş insanların, din alanında hizmet eden bütün vatandaşlarımızın yüksek öğrenim görmesine imkan sağlamaktır. Diyanet çalışanları arasında yüksek öğrenim görenlerin sayısı, her geçen gün artmaktadır. Bundan sonra daha da artacaktır."

Din hizmeti sunan görevlilerle ilgili önemli bir reformu daha hayata geçirdiklerini anlatan Bozdağ, şunları kaydetti:

"Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde görev yapan müftü, vaiz, Kur'an kursu öğreticisi, imam hatip ve müeezzin-kayyımlar ile diğer personelin hizmet öncesi ve hizmet içi eğitimlerini verecek bağımsız, doğrudan bağlı değil ama ilgili bir kuruluş var. Yeni kuruldu; Diyanet Akademisi. Bu düzenlemenin yasalaşmasından sonra Diyanet İşleri Başkanlığı; müftü, vaiz, imam hatip, müeezzin-kayyım ve Kur'an kursu öğreticiliği adaylığı sınavı açacak. Sınavı kazanan öğrenciler Diyanet Akademisi'ne devam edecek. Müftü adayları 4 yıl, vaiz 3, imam hatip iki yıllık eğitimin ardından yapılan sınavlarda başarılı olursa Din İşleri Yüksek Kurulu tarafından mesleğe kabulüne karar verilecek. Ondan sonra müftü, vaiz ve imam hatip olarak atanacaklardır."

Bozdağ, bu çalışmanın en önemli amacının ise hizmet sunan görevlilerin kalitesini artırmak, daha iyi bir hizmetin verilmesini sağlamak olduğunu bildirdi.

İlahiyat fakültelerinin dinin doğru öğretilmesi, yaşanması konusunda önemli görevler ifa ettiğini vurgulayan Bozdağ, bu alanda eğitim yapan diğer kurumların tamamının üzerine düşen görevi yerine getirdiğinde, terör örgütlerinin dini istismar etmek için karanlık alan bulamayacağını aktardı.

Bozdağ, dünyada İslam ve Müslümanlar hakkında çok kirli bir algı operasyonuyla karşı karşıya kalındığına işaret ederek, bu operasyonları ortadan kaldıracak kişilerin de ilahiyat fakültelerindeki bilim insanları ve burada yetişen öğrenciler olacağını dile getirdi.

İslam'da kadın konusunun, birilerinin sürekli tartıştığı ve buradan İslam'a, Müslümanlara zarar vermek için kaşıdığı bir yer olduğunu belirten Bozdağ, bu nedenle İslam'ın kadına, kadın haklarına verdiği değeri de son derece önemsediklerini söyledi.

İnsan hakları, hukuk devleti gibi konuların İslam'ın özünü temsil eden konular olduğuna dikkati çeken Bozdağ, şöyle konuştu:

"Bunlar üzerinde de en iyi çalışmaları buralar yapacak. İnsan hakları konusunda kavramsallaştırmayı başkaları yaptı ama insan haklarına ilişkin temel metinlerin en muhteşemi İslam'ın metinleridir, Kur'an-ı Kerim'in ayetleri ve Peygamber Efendimizin hadisleridir. Ancak bunun kavramsallaştırmasını Müslüman alimler yapamayınca, bununla ilgili fakir bir durumda kalıyoruz. Bu nedenle bu kavramsallaştırma üzerinde ilahiyat fakültelerimizin çok ama çok durmalarını önemsiyorum."

- "81 ilimizde müftü yardımcılarımızdan en az biri kadın olacak"

Toplumun yarısını oluşturan kadınlara dini konuların aktarılması ve ulaştırılmasının son derece önemli olduğunu anlatan Bozdağ, konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

"İlahiyat fakültelerinde ve hayatın pek çok alanında kadının etkinliğinin artması, ülkenin geleceğinin daha iyi olmasına katkı sağlayacaktır. Diyanet İşleri Başkan Yardımcılığı görevine Prof. Dr. Huriye Martı atanmıştır. Türkiye'de bir ilktir bu. Bunu önemsiyoruz. Bundan sonraki süreçte de Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde kadın vaizlerin, Kur'an kursu öğreticilerinin, müfettişlerin, murakıpların sayılarını artıracağız. Şu anda hiç kadın murakıp yok. Diyanet İşleri Başkanlığı ilana çıktı, 50 tane kadın murakıp alacağız. Kur'an kurslarının ve kadınların eğitim öğretim verdiği yerlerin denetimini bunlar yapacak. 81 ilimizde müftü yardımcılarımızdan en az biri kadın olacak. Büyükşehirlerde bunun sayısı daha da artacaktır. Diyanet'in hizmetleri sadece erkeklere dönük değil aynı zamanda kadınlara dönük hizmetlerdir. Kadınlarımızın Diyanet İşleri Başkanlığı bünyesinde istihdamı için adımlar atıyoruz."

Konuşmaların ardından protokol üyeleri, alana kurulan butona basarak, fakültenin temelini attı.

Programa, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Sorgun, Necmettin Erbakan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Şeker, AK Parti Konya İl Başkanı Hasan Angı ile davetliler katıldı.

(Bitti)

Yorumlar