Bakanlar Kurulu Toplantısı

- Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bozdağ: (2) - "Sayın Kılıçdaroğlu eğer terörü 4 yıl içinde bitirecekse önce koluna takıp yürüdüğü kişilerden başlaması lazım. Ben tavsiye ediyorum, koluna giren kişilere 'Artık benden uzak dur' demesi lazım" - "Eğer elinde terörü bitirecek bir formül varsa Sayın Kılıçdaroğlu'nu laftan öte o formülleri milletin önüne koymaya davet ediyorum. Buyursunlar milletin önüne bu formülleri koysunlar"

Google Haberlere Abone ol
Bakanlar Kurulu Toplantısı

ANKARA (AA) - Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, "Sayın Kılıçdaroğlu eğer terörü 4 yıl içinde bitirecekse önce koluna takıp yürüdüğü kişilerden başlaması lazım. Ben tavsiye ediyorum, koluna giren kişilere 'Artık benden uzak dur' demesi lazım." dedi.

Bozdağ, Çankaya Köşkü'nde, Başbakan Binali Yıldırım başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu devam ederken gazetecilere açıklamalarda bulundu.

Bir gazetecinin, "CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun, 'Demokrasi mücadelesi için yürümek varsa yürümek, kavga varsa sonuna kadar kavga edeceğiz' sözü var. Bir de eğer iktidara gelirlerse 'Terörü 4 yılda bitiremezsem siyaseti bırakırım' açıklamalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusunu üzerine, "Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Önce işe bakmak lazım, lafa bakmamak lazım. Sayın Kılıçdaroğlu eğer terörü 4 yıl içinde bitirecekse önce koluna takıp yürüdüğü kişilerden başlaması lazım. Ben tavsiye ediyorum, koluna giren kişilere 'Artık benden uzak dur' demesi lazım." diye konuştu.

HDP'nin PKK terör örgütünün siyasal uzantısı olduğunun artık herkes tarafından bilindiğini ifade eden Bozdağ, Kılıçdaroğlu'nun Ankara'dan İstanbul'a yaptığı yürüyüşte ve daha birçok konuda HDP ile arasında nasıl bir dayanışma olduğunun açıkça görüldüğünü söyledi.

Bozdağ, CHP'nin terör örgütleriyle arasına mesafe koyması gerektiğini ifade ederek, şöyle konuştu:

"Ben terörü destekleyenlerle, teröre destek çıkanlarla, terör örgütüne terör örgütü, teröriste terörist demeyenlerle hiçbir ortak noktada bir araya gelmem' demesi lazım. Önce bu konuda bir mesafe koyması lazım. Bildiğiniz gibi daha önce hendek terörü vardı, şehirlerin ele geçirme projesi kapsamında PKK, değişik yerleşim yerlerinde hendekler kazdı, barikatlar kurdu, bombalar tuzaklamalar yaptı. Sayın Kılıçdaroğlu da Diyarbakır ziyaretinde hendeğin ötesindeki teröristlere 'arkadaşlar' diye hitap etti. Önce bu teröristlere 'arkadaşlar' diye hitap eden dili değiştirmesi lazım. Oradan başlaması lazım."

- "Yaptıklarının hesabını sorması lazım"

CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu'nun SİHA'larla ilgili yaptığı açıklamalara da değinen Bozdağ, "Terörle mücadele eden güvenlik güçlerimizin bu mücadelesini ve bu mücadelede SİHA'ların kullanılmasını 'alçaklık' olarak nitelendiren değerlendirmelerde bulundu. Bence önce ona dönüp 'Sen o sözüne neyi kastediyorsun, terör örgütünden, teröristlerden yana mısın? Yoksa Türk milletinden, Türkiye Cumhuriyeti devletinden yana mısın?' demesi lazım. Ona o yaptıklarının hesabını sorması lazım." diye konuştu.

Bozdağ, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun terörün çözümüyle ilgili açıklamalarından önce kendi çevresinden olan bitene bakması gerektiğini ifade ederek, "Eğer elinde terörü bitirecek bir formül varsa Sayın Kılıçdaroğlu'nu laftan öte o formülleri milletin önüne koymaya davet ediyorum. Buyursunlar milletin önüne bu formülleri koysunlar. Bildiğiniz gibi CHP geçmişte SHP-DYP koalisyonu, daha sonra SHP CHP'ye dönüştü koalisyon hükümeti oldu 4 yıl, daha sonra merhum Ecevit'in başbakanlığı dönemi var. O dönemde terörü neden bitirmediler? Onu sormak isterim." dedi.

- "Terör örgütü planlı programlı eylem yapacak kabiliyetini kaybetmiştir"

Hükümetin terörü sonlandırma konusunda ciddi ve kararlı adımlar attığını dile getiren Bozdağ, bu adımların bundan sonra da kararlı bir şekilde devam edeceğini belirtti.

Bozdağ, hükümetin, güvenlik politikaları dışında farklı politikaları da uygulamaya soktuğunu kaydederek, Demokratik açılım sürecinin, milli birlik ve kardeşlik projesinin hükümetin bu kapsamda attığı önemli adımlar olduğunu söyledi.

Kürtçenin konuşulmasıyla ilgili yasakları AK Parti hükümetinin kaldırdığını anımsatan Bozdağ, bir yandan güvenlik politikaları çerçevesinde terör örgütleriyle mücadele edilirken öte yandan da terör örgütünün istismar ettiği zemini ortadan kaldırmak için çok önemli ve cesur kararların alındığını anlattı.

Bozdağ, PKK terör örgütünün şu an hiçbir dönemde olmadığı kadar kayıp verdiğini ifade ederek, "Bugün terör örgütü planlı programlı eylem yapacak kabiliyetini kaybetmiştir. Tuzaklarla, hilelerle ve başka türlü yöntemlerle terör eylemleri ortaya koymaktadır. Terörün belini kıran bir mücadele yürümektedir. Dağda, taşta, ovada her yerde. SİHA'larda bu anlamda terörle mücadelede güvenlik güçlerimizin kullandığı önemli bir enstrümandır. Terörün belini kıran önemli adımlar atılmasında SİHA'ların büyük rolü vardır. Bu SİHA'lara tavır koyan, Sayın Kılıçdaroğlu'nun partisindeki bir milletvekilidir." değerlendirmesinde bulundu.

Demokrasi için mücadelenin tüm partilerin ortak görevi olduğunu vurgulayan Bozdağ, AK Parti hükümetlerinin iktidara geldiği günden beri demokrasiye ölümüne sahip çıkan bir irade ortaya koyduğunu dile getirdi.

- "Adaletsizliklerin önüne geçen AK Parti iktidarları oldu"

Bozdağ, AK Parti hükümetinin Türkiye'nin önünde duran pek çok yasağı ortadan kaldırdığına işaret ederek, "Orduevlerine baş örtülüler girebiliyor muydu? Başörtülü kızlarımızla başı açık kızlarımız üniversitelerde yan yana okuyabiliyorlar mıydı? Parlamentoda, okullarda, kamuda var mıydı böyle bir şey? Eşitsizlikler, haksızlıklar, CHP'nin politikalarıyla hak ve adalet olarak yıllar yılı Türkiye kamuoyuna takdim edildi. Bütün bu haksızlıkların, eşitsizliklerin, adaletsizliklerin önüne geçen AK Parti iktidarları oldu." şeklinde konuştu.

AK Parti'nin milli iradeye de sonuna kadar sahip çıktığına dikkati çeken Bozdağ, şunları kaydetti:

"27 Nisan e-bildirisi sırasında demokrasiye sonuna kadar sahip çıktık. O zaman CHP'nin tutumunu hep beraber hatırlayın 27 Nisan'da demokrasi için mücadele edenler neredeydi? Piyasada yoktu. E-bildiriyi verenlerin yanı başında duruyorlardı. Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde Cumhuriyet mitingi yapanlar ve halkı sokağa dökenler demokrasi mi istiyorlardı? Hayır. Kendi ideolojilerine uygun cumhurbaşkanı istiyorlar ve demokrasinin gereği, Anayasa'nın gereği seçme hakkı bulunan parlamentonun cumhurbaşkanını seçmesini engellemek istiyorlardı. Parlamentoyu kitlediler o dönem 367 diye bir ucube ortaya çıkardılar. Anayasa tarihinde Anayasa Mahkemesinin bütün üyelerinin ve avukatların yüzünü kızartacak bir kararın altına imza attılar."

Bozdağ, AK Parti'ye kapatma davası açıldığı dönemde CHP'nin sessiz kaldığını belirterek, "CHP'nin darbe teşebbüsü sırasında parlamentoda milletvekilleri vardı. Onlara teşekkür ediyorum. Ama kendisi tankların üstüne çıkma yerine tankları çektirip ondan sonra bir evde darbe teşebbüsünün seyrini takip etti televizyondan. Demokrasi mücadelesini veren o gün Türkiye'nin Cumhurbaşkanı, Başbakanı ve halkımızın tamamı." ifadesini kullandı.

(Sürecek)

Yorumlar