Bakan Bozdağ: Kılıçdaroğlu propagandaya alet olyuor
Cezaevlerinde işkence yapıldığını savunan CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'na tepki gösteren Bakan Bozdağ, Kılıçdaroğlu'nun terör örgütlerinin propagandasına alet olduğunu söyledi
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, CHP Genel Başkanı Kemal
Kılıçdaroğlu'nun cezaevlerindeki işkence iddialarına ilişkin, "Ana
muhalefet partisi liderinin Türkiye'in aleyhine uluslararası bazı
çevrelerin, terör örgütlerinin, Türkiye düşmanlarının yürüttüğü bu
kirli kampanyaya alet olmamasını temenni ederim. Ben Adalet
Bakanıyım, bana yazsın göndersin, varsa inceleyelim,
incelettirelim. İftiralar kürsülerden dile getiriliyor." dedi.
Bozdağ, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun TBMM'deki partisinin
grup toplantısında yaptığı konuşmada, cezaevlerinde işkence ve kötü
muamele iddialarına ilişkin AA muhabirine, açıklamalarda
bulundu.
Cezaevlerinde işkence ve kötü muamele iddialarını iftira olduğunu
belirten Bozdağ, iddiaları dile getirenlerin kimin, nerede, ne
zaman ve kim tarafından işkence gördüyse bu bilgileri aktarmaları
gerektiğini ifade etti.
"Türkiye cezaevlerinde kötü muamele ve işkence olduğunu iddia
edenler, hangi cezaevinde kötü muamele ve işkence olduğunu da
söylemelidirler." diyen Bozdağ, iddiaların net tarif edilmesini
istedi.
Adalet Bakanı Bozdağ, şöyle devam etti: "İsim vermiyorlar,
işkence görenin, kötü muamele görenin, yapanların ismini
vermiyorlar, yeri zamanı vermiyorlar. Türkiye'yi suçluyorlar ve
Türkiye'nin bu iftiralar karşısında bu işleri soruşturmasına da
imkan vermiyorlar. Çok net söylüyorum; Türkiye ceza ve
tutukevlerinde kötü muamele, işkence yoktur. Kim bunun aksini iddia
ediyorsa FETÖ'nün ve diğer terör örgütlerinin propagandalarına
bilerek ya da bilmeyerek alet oluyor demektir. Böyle bir iddiası
olan varsa, adresini, yerini, zamanını, kime, kim yapmış bunları
açıklasın, biz de üzerine gidelim. Hem isim vermiyorlar, hem adres
vermiyorlar, hem açıklamıyorlar sonra toptancı bir suçlama
anlayışıyla Türkiye'yi suçluyorlar."
AK Parti hükümetlerinin işkence suçlarında zaman aşımını
kaldırdığını ve işkenceye sıfır tolerans gösterdiğini vurgulayan
Bozdağ, iktidarları döneminde cezaevlerinin işkence ve kötü muamele
ile anılmadığını söyledi.
Bozdağ, "Türkiye işkenceye sıfır toleransı kabul eden ve işkence
suçlarında zaman aşımını kaldıran tarihi adımı atmıştır. Bu lekeyi
Türkiye’ye kimse sürmeyi başaramayacaktır. İşkence ve kötü
muamelede zaman aşımını biz kaldırdık. Bugün olmazsa yarın yine
olur. Onun için zaman aşımını kaldıran bir hükümete, süre ve başka
bir sınır olmadan hesap kapısını sonuna kadar açmış olan bir ülkeye
ve hükümete, işkence ve kötü muamele iftirasını gerçekmiş gibi
kimse atmamalıdır." ifadesini kullandı.
"İFTİRALAR KÜRSÜDEN DİLE GETİRİLİYOR"
Bozdağ, son dönemlerde FETÖ ve bölücü terör örgütü üyeleriyle
Türkiye düşmanlarının işkence iddialarını ortaya sıklıkla atmaya
başladığına işaret etti.
Türkiye'yi itibarsızlaştırmak, Türkiye'nin aleyhine kanaat
oluşturmak ve suçlamak için kara bir propaganda yürütüldüğüne
dikkati çeken Bozdağ, "Anamuhalefet partisi lideri Türkiye'nin
aleyhine, uluslararası bazı çevrelerin, terör örgütlerinin, Türkiye
düşmanlarının yürüttüğü bu kirli kampanyaya alet olmamasını temenni
ederim. Ben Adalet Bakanıyım, bana yazsın, göndersin, varsa
inceleyelim, incelettirelim. İftiralar kürsülerden dile
getiriliyor." diye konuştu.
Hükümlülere ve tutuklara ilaç verilmediğini, işkence ile kötü
muamele yapıldığını söyleyenlerin yalan söylediğini belirten
Bozdağ, büyük cezaevlerinde doktor bulunduğunu, onun dışındaki
bütün cezaevlerindeki hastaların, tedavi gerektiren durumu
olanların, Sağlık Bakanlığı vasıtasıyla takip edildiğini
anlattı.
"KENDİNİ KULLANDIRMIŞ OLUR"
Bozdağ, terör örgütüne üye olmak suçundan tutuklu bulunan Aslı
Erdoğan'a ilaç verilmediği iddiasının da yalandan ibaret olduğunu
ifade ederek, şunları kaydetti:
"(Hurşit Külter gözaltına alındı, kayboldu) iddiası nasıl büyük bir
iftira, yalan ve terör bir kampanyasıysa, o kampanyaya destek verip
iktidarı suçlayanlar nasıl PKK terör örgütünün kullandığı elemana
dönmüşlerse bunlar da aynı şeyler. Onun için bu konularla ilgili
ana muhalefet partisinin sayın genel başkanı, konuları inceledikten
sonra bizim Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdürlüğümüz var, oradan
bilgi alabilir, bizden bilgi alabilir, her yerden bilgi alabilir. O
bilgileri aldıktan sonra konuşursa daha doğru bir iş yapmış olur.
Ama gelen her bilgiyi süzmeden, doğruluk, eğrilik yönünü tartmadan
konuşursa kendini kullandırmış olur.
Uluslararası Af Örgütü de isim, adres, yer ve zaman vermeden
Türkiye'yi suçluyor. Toptancı bir suçlama. Dili, üslubu, muhtevası
tamamen FETÖ'nün dili, üslubu ve muhtevası. Sanki metni onlar
yazmış, deklarasyonu Uluslararası Af Örgütü yapmış gibi gözüküyor.
Biz subjektif bu tür yaklaşımları saygın görmüyoruz."
Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.
Yorumlar