Bahçeli'den ABD'nin Zafer Çağlayan kararına tepki

Sonhaberler | Haber Merkezi

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ABD'nin Rıza Sarraf davası kapsamında Zafer Çağlayan hakkında da tutuklama kararı çıkarmasını eleştirdi. Bahçeli, ABD'nin Türkiye aleyhinde gelişebilecek bir politika izlediğini, bunun yanlış olduğunu söyledi. 

MHP Genel Başkanı Bahçeli, 2018 kongresinin MHP’de demokrasinin işleyişini göstereceğini söyledi. Isparta gezisi dönüşü yemek molasında bir grup gazetecinin sorularını yanıtlayan Bahçeli, şu mesajları verdi:

Tansu Çiller ile bizim resmimizi koymak suretiyle Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı olması halinde bizlerin Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak görev üstlenebileceğimizi, böylelikle de Sayın Cumhurbaşkanı’nın 3 Kasım 2019 tarihinde seçilebileceğine dair bir konuyu gündeme getiriyorlar. Çok yanlış bir yol. Tasvip etmediğimiz bir yaklaşım.

Bahçeli, "MHP’den kopanlar Erdoğan’ın seçilmesini engelleyebilir mi?" şeklindeki bir soru üzerine, "MHP’den ayrılmış veya ayrıltılmış unsurlar üzerinden kendilerine bir siyasi destek sağlayabilecek oluşumlarla, beklenmedik balon şişirmeleriyle meşgul oluyorlar. Bu bayram balonu gibi patlarsa ne olur? Sadece birileri için gürültü yaratır." şeklinde konuştu. 

Bahçeli'nin gündeme dair konuşmasından satırbaşları şöyle: 

YENİ PARTİ 

Siyasette tükenmişler, siyasette bir tıkanıklıktan bahsederek kendilerine aşı yapmaya çalışıyor. Şu an 101 tane siyasi parti var. Siyasi partileri bölerek yeni bir siyaset üretme, Türkiye açısından belli isimleri parlatıp sonra çöplüğe atmak demektir.

ÇAĞLAYAN KARARI

ABD, Türkiye ile dost ve müttefik ilişkinin çok çok ötesinde, Türkiye aleyhine gelişebilecek olaylara sebebiyet veren bir tavır ve politika izliyor. Bu yanlıştır.

MÜFREDAT

Tartışmaların boyutu ve derinliği henüz belli değil. Bulanık suda balık avlamayı sevmiyorum. Balık tutmasını da bilmiyorum.

‘18 MART’TA ADAY MISINIZ?’

Biz görevimizin başındayız ve yolumuza devam ediyoruz. Büyük kurultay sürecine girdiğimizde MHP’nin nasıl bir demokratik süreç içerisinde faaliyet göstereceğine herkes şahit olacak. Erken demokrasi çığırtkanlığı yapanlar da; “Keşke biraz sabretseymişiz, gayet de iyi olurdu” diyeceklerdir.