AK Parti İl Danışma Meclisi Toplantısı

- AB Bakanı ve Başmüzakereci Çelik: (2) - "Ülkede halkın iradesi gasbedilirken bunun bir rejim değişikliği olduğunu söylemeyenler bugün TBMM'nin onayından geçmiş ve halkın onayına sunulacak bir değişikliği rejim değişikliği olarak nitelendirebiliyor. Esas bunlar 'rejim rejim' diyerek, aslında rejim tüccarlığı yapanlar" - "AK Parti en çok halkın sesini dinlemeyi sever. Onun için sandık ortaya çıkacak halkın sesini daha çok dinleyeceğiz. Vatandaşımızın sesine daha çok kulak vereceğiz ve Türkiye'nin bu tarihi dönemecinde sandığa giderek halkın iradesinin tecelli etmesine hep beraber şahitlik edeceğiz"

Google Haberlere Abone ol
AK Parti İl Danışma Meclisi Toplantısı

ADANA (AA) - Avrupa Birliği Bakanı (AB) ve Başmüzakereci Ömer Çelik, "Ülkede halkın iradesi gasbedilirken bunun bir rejim değişikliği olduğunu söylemeyenler bugün TBMM'nin onayından geçmiş ve halkın onayına sunulacak bir değişikliği rejim değişikliği olarak nitelendirebiliyor. Esas bunlar 'rejim rejim' diyerek aslında rejim tüccarlığı yapanlar." dedi.

Çelik, partisinin il başkanlığınca Yüreğir Kültür Merkezi'nde düzenlenen İl Danışma Meclisi Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, her darbenin bir rejim değişikliği olduğunu, Türkiye'yi asıl darbelerin değiştirmek istediğini belirtti.

"Bize rejim değişikliğinin ne olduğundan bahsetmesinler." diyen Bakan Çelik, "Yıllarca bu ülkede 'laikliğe karşı odak olmak' yüzünden birçok parti kapatıldı. Ama anayasanın bütün maddeleri eşittir. Acaba demokrasiye karşı olmaktan hangi parti kapatılırdı. Bütün siyasi hayatı boyunca kimler demokrasiye karşı odak oldular. Bunları hiçbir zaman unutmayalım. Bugün de açık ve net bir şekilde söylüyorum. Herhangi bir meselenin halka gitmesinden korkmak yine bir vesayet meselesinin parçasıdır. Bırakın halk karar versin." ifadesini kullandı.

Çelik, halkın iradesinin en güçlü irade olduğunu vurgulayarak şöyle devam etti:

"Bu ülkede en güçlü irade sizin iradenizdir. Sizin iradenizin üzerinde bir irade yoktur. Kim ki sizin adınıza daha iyi karar verdiğini söylüyor, kim ki sizden daha iyi düşüncelere sahip olduğunu söylüyor, kim ki sizin adınıza kendisinin verdiği kararların sizin çocuklarınız için, ya da kendi kadrolarının verdiği kararların sizin çocuklarınız için daha iyi olduğunu söylüyor işte o vesayet odağıdır. Onun kafasının arkasında halk iradesi yoktur. Onun kafasının arkasında rejim değişikliği vardır. Bu meseleyi ve geçmişte yaşanan meselelerin adını iyi koymak gerekir. İnsanlar kendi ana dillerini konuşamazken, kendi dini hayatlarını yaşayamazken, çeşitli siyasi ya da ideolojik kimlikleri yasaklanırken sesi çıkmayanlar, ülkede halkın iradesi gasbedilirken bunun bir rejim değişikliği olduğunu söylemeyenler, bugün TBMM'nin onayından geçmiş ve halkın onayına sunulacak bir değişikliği rejim değişikliği olarak nitelendirebiliyor. Esas bunlar 'rejim rejim' diyerek aslında rejim tüccarlığı yapanlar."

Bakan Çelik, "Kim ki halkın üstünden halka rağmen ve rejim bekçiliğine soyunuyor, onun adı rejim tüccarıdır. Ve şimdiye kadar bu hep böyle olmuştur ve böylede olmaya devam edecektir. Türkiye Cumhuriyeti rejimiyle bu halkın bir sorunu yoktur. Demokratik, laik, sosyal ve hukuk devletinin içerisinde bütün insanımızın özgür biçimde yaşadığı, herkesin kendi kimliğini hakim şekilde ortaya koyabildiği, siyasi olarak rahatça propaganda yaptığı, belli zaman diliminde anayasa ve yasaların öngördüğü şekilde halkın önüne sandığın gittiği, halkın kendi iradesiyle siyaseti şekillendirdiği bir rejim Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları tarafından her zaman destek görmüştür ve destek görmeye devam edecektir." değerlendirmesinde bulundu.

- "Türkiye'nin geleceği için istiyoruz"

Çelik, bu rejime en büyük zarar verenlerin, rejimin demokratik niteliğinden koparmaya çalışanlar ile 'rejim bekçiliği' adı altından rejim tüccarlığı yapan, rejim adına halk adına pazarlık yapanların olduğunu belirterek, bazı kişilerin anayasa değişikliğini okumadıklarını, diğer kısmın da bilerek gerçekleri sakladıklarını aktardı.

Sistem krizlerini aşmak üzere yeni bir yapının ortaya çıkmasını istediklerini anlatan Çelik, "Türkiye'nin geleceği için istiyoruz. O sebeple bu bir parti meselesi değildir. Bu bir devlet meselesidir. Milli iradenin geleceğinin meselesidir. Önümüzdeki meydan okumalara karşı daha güçlü bir şekilde ilerleyebilmesi için sistem krizleri çerçevesinde oluşturulan fay hatlarından bir takım vesayet odaklarının kendilerine pay çıkaramamaları için, bu ülkenin demokrasisinin, ekonomisinin tökezletilmemesi için, daha kontrollü hükümet sistemine ihtiyaç duyduğumuz için sistem değişikliğine 'evet' diyoruz." ifadesini kullandı.

Bakan Çelik, Türkiye'nin önüne gelen bu tablonun tarihi fırsat, tarihi bir dönüm noktası olduğunu vurgulayarak, "Sistem krizini aşmak zorundayız. Hele etrafımızdaki meydan okumalarına baktığımız zaman bu sistem krizini aşmak konusundaki irademizi en ciddi biçimde ortaya koymak zorundayız. Bir yandan Türkiye'yi büyüteceğiz. Türkiye'nin demokrasisini güçlendireceğiz, ekonomisini güçlendireceğiz. FETÖ, PKK, PYD ile de mücadele edeceğiz." dedi.

- "AK Parti sandığı seviyor"

AK Parti'nin sandığı sevdiğine işaret eden Çelik, şunları söyledi:

" Niye? Çünkü AK Parti en çok halkın konuştuğu zamanları sever. AK Parti en çok halkın emrettiği zamanları sever. AK Parti en çok halkın sesini dinlemeyi sever. Onun için sandık ortaya çıkacak halkın sesini daha çok dinleyeceğiz. Vatandaşımızın sesine daha çok kulak vereceğiz ve Türkiye'nin bu tarihi dönemecinde sandığa giderek halkın iradesinin tecelli etmesine hep beraber şahitlik edeceğiz. İnşallah hiçbir şekilde birtakım olaylardan dolayı üzüntüye kapılmayın, sakın ola ki yeise kapılmayın, kalbinizde bir mahzunluk olmasın. Bakın Suriye topraklarında DEAŞ terör örgütüne karşı verilen mücadelede en çok şehit veren illerin başındayız. Şehitler canlarını bu ülkenin insanları, bu ülke, vatan ve bayrak için feda ediyorlar. O zaman bizim üstümüze düşen, biz bu emanete sahip çıkacağız. İnşallah bugün bu çalışmalarımızı başlangıcını Adana'dan vermiş oluyoruz. Başka iller bir kez 'evet' diyorsa biz üç kere 'evet, evet, evet' diyeceğiz. İnşallah 16 Nisan'a kadar hep beraber koşacağız, yürüyeceğiz, şimdiden hayırlı uğurlu olsun."

(Bitti)

Yorumlar