90 Bin Asker Donarak Ölmedi Mi?
Enver Paşa'nın torunu Osman Mayatepek, "En acıklı olan nokta ise temcit pilavı gibi pişirilip sürekli karşımıza çıkarılan '90 bin askerimiz donarak öldü' yalanıdır. Sarıkamış tamamen bir Vatan müdafaasıdır ve kaçınılmazdır" dedi.
"Sarıkamış şehitlerini anmak için yapılan tören Türk milletinin
kahramanları için yapabildiği fedakarlıkların canlı bir örneğidir"
diyen Mayatepek, "10 bin kişi eksi 9 derecede, Sarıkamış
Şehitliği'ne yürüyüp saygı duruşunda bulunup, şehitlerimiz için dua
etmiştir. Devlet ciddiyetiyle de fevkalade uyum gösteren bu
yürüyüşe Gençlik ve Spor Bakanı, Kuvvet Komutanları, Kars Valisi ve
milletvekillerinin de katılması herhalde Mehmet Akif Ersoy' un
duasını bir kere daha gönüllere bahş etmiştir. Bundan evvel yapılan
benzer bazı törenler, ister istemez amaç 'Şahsi reklam mı,
Sarıkamış sırf araç mı?' diye düşündürmüştür. Bir magazinsel hava
içinde tarihin çarpıtılıp, gazete sayfalarını süsleme çabaları,
kanaatimce şehitlerin saygısına hakarettir. En acıklı olan nokta
ise temcit pilavı gibi pişirilip sürekli karşımıza çıkarılan '90
bin askerimiz donarak öldü' yalanıdır. Bunun mimarı ise kendi
beceriksizliğini örtmek için 9. Kolordu Kurmay Başkanı Şerif Bey'in
1922 senesinde yayınladığı ve tamamen bir uydurma olan hatıratıdır"
dedi.
"SARIKAMIŞ TAMAMEN BİR 'VATAN MÜDAFAASIDIR' VE
KAÇINILMAZDIR"
Mayatepek şöyle devam etti: "Özet olarak, Harbiye Nazırı Enver Paşa
ve Erkanı Harbiye Başkanı General Bronsart Schellendorf tarafından,
Noel dönemine rastlayacak ve Rusları sürpriz bir karşı hücum ile
mağlup etmeye yönelik bir teşebbüstür. Maalesef basının bir bölümü
bile, genel olarak, ciddi araştırmalar yapmadan veya 'magazin'
havasında bazı şahıslar gibi tarihi çarpıtıp gazete sayfalarını
süsleme çabası içindedir. 98 sene geçmiş olmasına rağmen Sarıkamış
hala gerektiği gibi değerlendirilmemiştir. Bilhassa 1920'den
itibaren siyasi çekişme malzemesi olmuştur. Amaç nettir: Rus
orduları Batı cephesinde Almanlar ile harp içindedir. Bizim cephede
ise çok az sayıda (100 bin civarı) asker kalmıştır. Rus ordusunun
bir kısmı Sarıkamış civarındadır ve yanlış cephelenmiştir. İlk Rus
saldırıları Kasım'da (1914) Köprüköy ve Azap Muhabereleriyle
başlamıştır. Burada 3. Ordu komutanı Hasan İzzet Paşa büyük bir
hata yapıyor ve Rusları yenmesine rağmen takip edip son darbeyi
vurmak yerine, orduyu 15 km geriye çekiyor. Yani savaşı kazanan
taraf kaçan düşmanı kovalayamıyor, geri çekiliyor. Hatta Rusları
takip etse Sarıkamış'a ihtiyaç olmazdı. Ruslar Erzurum'a gelmişler,
sen onlarla Köprüköy ve Azap'da savaşıp yenmişsin ve Sarıkamış'a
çekilmeye zorlamışsın ama taarruz edip tamamen mağlup etmek yerine
geri çekiliyorsun."
ENVER PAŞA'NIN EMİRLERİNİ YERİNE GETİRSEYDİ SARIKAMIŞ
ZAFERLE BİTERDİ
"Enver Paşa'nın emirleri yerine getirilseydi Sarıkamış zaferle
biterdi" diyen Mayatepek, "Bir de hep iklim şartlarından bahsetmeye
bayılırlar. Hava soğuktu falan. Bu bir savaş ve nerede, ne zaman ve
hangi şartlar altında gerekiyorsa savaşacaksın. Şayet komutanlar
Enver Paşa'nın emirlerini yerine getirseydi Sarıkamış zafer ile
biterdi" diye vurguladı.
"BU HATA SARIKAMIŞ FELAKETİNE SEBEP OLAN EN BÜYÜK
NEDENDİR"
Mayatepek şöyle devam etti; "1- 9 Kolordu Rus cephesini arkadan
çevirecekti. 2- 10 Kolordu ise 24 Aralık'ta Bardız bölgesinde olup,
9 Kolordu ile birleşip Rusları çevirecekti. Maalesef gerçekleşen
ise çok farklıydı: 1- 10 Kolordu Hafız Hakkı Paşa komutasında
Bardıza gitmesi gerekirken, Rus birliklerinin peşine takılıp Koşur
istikametine yöneldi (30 ve 31 Tümenler). Yalnız 32 Tümen Bardız'a
ilerledi. 25 Aralık' da ve Sarıkamış'ın batısında Rus Ordusu'nun
arkasına düşmesi gereken 10 Kolordu, tamamen Haffız Hakkı'nın
"zafer kazanma ihtirası ile yolu 75km uzattığı yetmezmiş gibi,
Allahuekber dağlarını geçmeye mecbur kalmış ve fırtına ve tipiye
yakalanıp çok büyük zayiat vermiştir ve zamanında Sarıkamış' a
intikal etmemiştir. 2- 9 Kolordu ise 3. Ordu ile 24 Aralık' da
Bardızda birleşir. Cephe arkasındaki Rus birliklerine taarruz etmek
için Kötek yönüne gitmesi ve Rus ihtiyat kuvvetlerine taarruz edip
Sarıkamış'a iltihak etmesi gerekiyordu. Maalesef yine evdeki hesap
çarşıya uymamıştır. Bu sapmanın başlıca sebebi Hafız Hakkı (10
Kolordu) Paşa'nın 25 Aralık tarihinde Sarıkamış'da olacağı
varsayımı ile Enver Paşa'nın, 10 Kolordu yalnız kalmasın diye
yönünü Kötek'ten, Sarıkamış'a çevirmesi olmuştur. Netice olarak 10
Kolordu yüzde 80 zayiatla bitkin bir şekilde ancak 29 Aralık'da
Sarıkamış'a gelebilmiştir. Bütün bu hataların ve Enver Paşa'nın
emrine uymamanın neticesi olarak: 9 Kolordu'nun kuzeybatıdan, 10
Kolordu'nun kuzeydoğudan taarruzetmesi gereken (25/26 Aralık
geceleri )Sarıkamış, bu taarruz gerçekleşmeyince Rus takviye
kuvvetleri tarafından güçlendirilmiş ve maalesef savunma yapmak da
bile zorlanacak olan Ruslar demiryolu ile nakliye avantajıyla 31
Aralık' da taarruz edecek duruma gelmiştir. Netice: Sarıkamış
Harekatı son derece iyi hazırlanmış bir plandı. Kış aylarında
yapılması hatadır masalına gelince; baskın niteliği taşıyan her
askeri harekatın düşmanın beklemediği yerde ve zaman'da olması
zaruridir. Bizim akıl hocaları bugün ne kadar böyle bir mevsimde
harekat yapılmazdı diyorsa, emin olun Ruslar' a o zaman aynı şeyi
düşünüyordu. Alternatif olarak Ruslara herhalde "yahu şu kara kış
da harp etmeyelim, bahar gelsin, çiçekler açsın, bir mangal
ziyafeti yapıp, bir güzel savaşalım" diye bir alternatif düşünmek
ancak Charlie Chaplin filmlerinde olabilirdi."
RUS GENERALİN İTİRAFI
Mayatepek, "Rus General Maslovski, (Türkler 23 bin şehit vermiştir
diyen) Türk Ordusu, Enver Paşa'nın emirleri doğrultusunda hareket
etseydi Sarıkamış düşerdi diye itiraf etmiştir. Hatta General
Michaelevski harekatın bir kuşatma planı olduğunu anlayınca geri
çekilme emri vermiştir. Şayet başarılı olunsaydı Kafkaslara kadar
önümüz açılıyordu. Azerbaycan ile birleştiğin andan itibaren ikmal
derdi kalmıyor ve tabii' ki petrol kaynaklarına sahip oluyorsun.
Genel değerlendirmeyi Sayın Nevzat Kösoğlu ( Şehit Enver Paşa) çok
güzel yapmıştır: "Komutanlar Enver Paşa'ya ayak uyduramadılar.
Plana uymayan bu komutanlarda Enver Paşa hakkında olumsuz
propagandayı yapan komutanlardır. Sarıkamış bir vatan müdafaasıdır.
Şehit sayısı ile siyaset yapmak alçaklıktır. Çanakkale'de 250
bin şehit verdik. Hiç kimse hesap soruyor mu? Yok." Herhalde bir
savaş kazanılınca 'şehit' kaybedilince "ölü olunuyor diye bitiriyor
Nevzat bey. Rakamlar ise tam bir palavra. En şiddetli dönemde 3.
Ordu'nun toplamı 118,000 kişi iken ve bunun ancak 75 bin kişisi
muharip sınıfında olan bir ordu nası olurda 90,000 şehit verir.
Şerif bey'in kendi beceriksizliğini ört bas etmek için ortaya
attığı " 90 bin askerimiz Allahuekber dağlarında donarak öldü" bir
karalama kampanyasından başka bir şey değildir. Ciddi kaynaklar ve
Genelkurmay arşivleri hastalıktan ve savaştan ölenler dahil kayıp
sayısını 35 bin civarında olarak veriyor. Kazım Karabekir 1921
yılında Enver Paşa'nın yurda dönmesini engellemek için basın
yoluyla bir kampanya başlamasını istemiştir. Savaştan sonra bu
iftirayı ortaya atanların amacı Enver Paşa'yı küçük düşürüp halk
nezdindeki itibarını ve etkisini yok etmektir. Mustafa Kemal
Paşa'da günün siyasi-askeri hususları nedeniyle bir telgrafla Kazım
Karabekir'e olumlu cevap vermiştir. Dolayısı ile düzmece haberler
ve yorumlar uçmaya başlamış ve Enver Paşa'nın Bolşevik, dinsiz (
Kuranı yanından hiç ayırmayan ve her bulduğu fırsatta namaz kılan
bir komutan ) kadınlara olan zaafı yazılmıştır. Belki' de zaman
şartları için de gerekliydi. Kazım Karabekir itiraf etmiştir' ki
Enver Paşa dönerse olumsuz sonuçlar, iç çatışma gibi
riskler olabilirdi. Aynı Kazım Karabekir'i Balkan Harbi sırasında
"ordudan atılıp, memleketten ihracı" divanı harp tarafından verilen
kararı Enver Paşa'nın yırtıp atması sayesinde hem kariyerinin,
hemde hayatının devam ettiğini itiraf etmiş, Enver Paşa'ya karşı
büyük bir sevgi ve hürmetini muhafaza ettiğini belirtmiş ve bütün
bunları Paşa'nın geri gelmesi ile " Milli Mücadelenin akamete
uğrama ihtimalini engellemek için yaptığını mertçe tiraf etmiştir.
Mareşal Fevzi Çakmak Sarıkamış planının doğru ve zamanlı olduğunu
açıkça ifade etmiştir. İsmet Paşa (İnönü) 'Enver Paşa,
cemiyetimizin kusur saydığı şeylerden aklın almayacağı kadar uzak
yaşamış bir insandı' demiştir" diye konuştu.
"RUS ORDUSU SARIKAMIŞ SAYESİNDE DURDURULDU"
Mayatepek sözlerini şöyle tamamladı; "Aradan 100 yıla yakın zaman
geçti, temcit pilavı gibi ısıtıp hala aynı tepsi içinde sunuyorlar.
Ve bunun adı tarih oluyor! Tabii' ki bazı kimseler 'Enver Paşa'nın
torunu objektif olamaz ve Paşa'yı korumak içgüdüsü ile subjektif
bir analiz yapıyor' diyecektir. Önerim, ciddi olan kaynaklardan
araştırmak ve okumaktır. Hakikat eninde sonunda kaçınılmazdır. Bir
kesin hakikat ise Rus Ordusu Sarıkamış sayesinde durdurulmuş, ciddi
bir zayiat vermiş ve 1916 senesinin sonlarına kadar bölgede bir
daha hareket edememiştir. Bazılarına göre Sarıkamış' da herkes
donarak öldüğüne göre, Rus zayiatları ve 1,5 sene boyunca doğuda
kıpırdayamıyacak duruma gelmelerinin tek sebebi, safsataci
tarihçilerimize göre, muhtemelen. "Türklere ayıp olmasın diye toplu
intiharlara karar verip 25 bin kadar Rus askerinin bunu
gerçekleştirmesidir. Daha ne diyebiliriz."
Yorumlar