10 Kişinin Yaşadığı Hayalet Köy Kaderine Terk Edildi

İzmir'in Ödemiş ilçesinde, tarihsel antik çağlara kadar uzanan ve kamuoyunda 'satılık köy' şekilde anılan Lübbey Köyü, kaderine terk edildi.

GEÇİMLERİNİ TARIMLA SAĞLIYORLAR

Ödemiş ilçesinde, tarihsel bir ciddiyete sahip bulunan ve alanda satılık köy şekilde isimlendirilen Lübbey Köyü alaka bekliyor. Çamyaylada, kaderine terk edilen köy, adeta hayalet şehri andırıyor. Köyde günümüzde takribî 10 şahıs hayatını devam ettirirken, yaşayanların ise kocaman çoğunluğu yaşlılardan oluşuyor. Lübbey Köyünü terk etmek istemeyen kişiler, bir yaşam savaşı vererek geçimini ise tarımla sağlıyor. Köy, senenin belirli dönemlerinde ise fotoğraf ve belgesel tutkunlarının akınına uğruyor. Bölgeye gelen kişiler, kendi durumuna bırakılan ve hayalet şehri andıran köyün çok sayıda noktasını görüntüleyerek, tanıtımını yapmaya çalışıyor.

HAYALET KÖYE TURİZME KAZANDIRILMASI TEKLİFİ

Öte yandan alanda yaşayanlar ve siyasal çevreler, Lübbey köyünün turizme kazandırılmasını istiyor. Ödemiş Belediye Meclisi'nde geçtiğimiz çağ vazife piyasa yüksek mimar Mualla Akgün, köyün tarihsel önemine dikkat çekti. Köyün turizme kazandırılması gerektiğini anlatım eden Akgün, bu konu ile ilgili üniversitelerle iş birliği yapılabilineceğine vurgu yaptı. Akgün, 'Yaylak şekilde uygulanan bu tarihsel tescillenmemiş kültür mirasımızın korunması gereklidir. 6360 sayılı Bütünşehir yasası ile Ödemiş ilçesine, mahalle şekilde bağlanan Lübbey Köyü evleri, okulu, camisi ile tüm koruma bayındırlık planı yapılmalıdır. Üniversitelerle iş birliği yapılmalıdır: Birçok ev yıkılmış geriye kalan evler yıkılıp bulunmamakta olmaksızın ele alınmalıdır' dedi.

TARİHİ KÖY İÇİN ÖNERİLER

Lübbey Köyü'nün hem yaz, hem de kış turizmi yapılabilecek pozisyona sahip olduğunu anlatım eden Akgün, köyle ilgili önerilerini ise şöyle sıraladı:

'Tarihte yaşanmış hatıralar canlandırılarak, iç içe geçen evlerde Efe efe müzesi yapılabilir. Kuva-i Milliye efe kültürünün turizme kazandırılması yapılabilir. Bu yerleşim ünitesi doğanın haşin şartlarına yüzyıllardır direnmektedir. Ama bundan sonra evler bıkkın düşmüşlerdir. Doğaya direnmekte zorlanmaktadırlar. Öncelikle direnme güçlerinin artırılması gerekmektedir. Yağmur su başka hariç etkilerden binalar korunmalıdır. Yapıların çatıları ilk muamele şekilde ele alınmalı ve onarım edilmelidir'.

Kaynak: HABERLER.COM