Adalet Bakanı Protestocular Arasında Kaldı
İlçe girişinde partililer tarafından karşılanan Bakan Bozdağ, Kaymakam Serdar Kaya'yı makamında ziyaret etti.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Kastamonu kent girişindeki Kadıdağı
mevkiinde Vali Erdoğan Bektaş, AK Parti Kastamonu Milletvekili
Hakkı Köylü, İl Jandarma Komutanı Albay Tevfik Anzerlioğlu, İl
Emniyet Müdürü Mustafa Yoldan, Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof.
Dr. Seyit Aydın ve partililer tarafından karşılandı. Bakan Bozdağ,
buradan Vali Bektaş'ın makam aracına binerek Devrekani İlçesi'ne
gitti.
İlçe girişinde partililer tarafından karşılanan Bakan Bozdağ,
Kaymakam Serdar Kaya'yı makamında ziyaret etti.
UZUN TUTUKLULUK ELEŞTİRİLERİ KARŞILANDI
Bakan Bozdağ, burada gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Bakan
Bozdağ, eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ'un
tahliyesi ve Ergenekon davasında beklenen diğer tahliyelerle ilgili
soru üzerine, 10 yıl olan tutuklama üst sınırının 5 yıla
çekildiğini, böylece uzun tutukluluk süresi konusundaki
eleştirilerin karşılandığını söyledi. Ayrıca uzun tutukluluğun
Türkiye’de artık olmaması gerektiğine dair bir yasal irade ortaya
konulduğunu vurgulayan Bozdağ, "Umarız ki bundan sonra yargılama
süreçlerinde tutuksuz yargılamalar yapılır. Zorunlu hallerde
elbette tutuklama tedbiri uygulanabilir. Ama bu zorunlu hallerin de
toplumun ve herkesin arzu ettiği gibi belli alanlarla ve belli
şartlarla yasal çerçevede sınırlı olmasını temenni ederiz. Bu
açıdan Genelkurmay Başkanı'nın yargılandığı bir davada tutuklu
yargılama baştan yanlıştı. Biz o zaman da ifade ettik. Tutuksuz
yargılanması doğru olandır" dedi.
Mahkum olan kişilerle ilgili AİHM, Yargıtay ve Anayasa
Mahkemesi’nin verdiği kararlar olduğunu hatırlatan Bakan Bozdağ,
"Bütün bu kararlar 5 yıllık tutukluluk süresinin mahkemenin karar
verdiği tarih ile sona erdiğini ifade ediyor. Yani tutuklamanın
fiilen uygulanmaya başladığı tarih ile mahkemenin mahkumiyet
hükmünü verdiği tarih arasındaki geçen süre, bu 5 yıllık azami
sürenin hesabında dikkate alınacak olan kısımdır. Yargıtay’da yani
temyiz aşamasında geçecek sürenin bu sürenin kapsamında olmadığını
hem AİHM, hem Yargıtay Ceza Genel Kurulu, hem de Anayasa Mahkemesi
bireysel başvuru üzerine söylüyor. Yargının bu konuda kararı böyle.
Tabii bundan sonra bu karar değişir mi değişmez mi onun da kararını
verecek yine yargıdır" diye konuştu.
'GEREKÇENİN YAZILMAMASI HAK İHLALİDİR'
Bakan Bozdağ, tahliyelerle birlikte Ergenekon davasının çöktüğü
yönündeki toplumda algı oluştuğunun hatırlatılması üzerine,
yargılama süreci devam eden bir konuda davanın esasına dair görüş
belirtmesinin doğru olmayacağını söyledi. Bakan Bozdağ, şöyle
dedi:
"Ancak kararı veren mahkemenin 7 ay geçmesine rağmen gerekçeli
kararı yazmamış olması kabul edilebilir bir durum değildir. Çünkü
bizim mevzuatımız karar esnasında gerekçeli kararın da dosyaya
konulmasını, karar anında konulamıyorsa en geç 15 gün içinde
konulmasını emrediyor. Ergenekon diye bilinen davanın kararı
verileli 7 ayı geçti. 7 ayı geçmesine rağmen gerekçeli kararın
yazılmamış olması, hakkında mahkumiyet hükmü verilenler bakımından
hak ihlalidir. Onların hak arama yolları böylelikle
geciktirilmiştir. Kararın geç yazılması hem temyize gitmeyi hem
bireysel başvuruyu hem de AİHM’e gitmeyi geciktiren bir durumdur.
Ayrıca Yargıtay beraat verdiğinde o kişi gerekçeli kararın geç
yazıldığı süreyi haksız yatmış olacak. Bunların hiçbirisi hukuken
kabul edilebilir değildir. Haklarında hüküm tesis edilenler
bakımından gerekçenin hala yazılamamış olması bir hak ihlalidir.
Gerekçeyi yazmaları gerekip de bugüne kadar yazmayanlar da hukukun
çizdiği sınırları aşmışlardır. Yani hakkın iyi niyetli kullanımı
olarak nitelendirilemez."
'ÇOK ÜZÜLDÜM'
TİB'in, 2012 ve 2013 yıllarında 1 milyonun üzerinde kişinin
dinlendiğini açıklaması ile ilgili de Bakan Bozdağ, şöyle dedi:
"Ben bu açıklamaları dinleyince çok üzüldüm. Yasal da olsa
Türkiye'de yüzbinlerce insanın dinleniyor olması hukuk devleti
bakımından kabul edilemez bir durumdur. Bu konuda ortaya çıkan
fotoğraf hepimizi rahatsız eden bir fotoğraftır. Bugün insanlar yan
yana oturduklarında bile telefonlarını yanında bulundurmaktan
çekinir hale geldi. Telefonda doğru dürüst konuşmaz hale geldi. Bu
hukuki güvenlik bakımından, özel hayatın gizliliği, haberleşme
hürriyeti, kişi hürriyeti güvenliği bakamından son derece önemli
sorunlar ortaya çıkarmıştır. Dileriz ki bundan sonra Türkiye'de
böylesi kötü manzaralar olmasın."
DİNLEMELER HUKUKA UYGUN DEĞİL
Adli dinlemelerin hukukta başvurulması gereken son çare olduğunu
hatırlatan Bakan Bozdağ, "Şimdi baktığınızda son çare değil
neredeyse dosya açılır açılmaz dinleme taleplerinin yapıldığını,
dinleme kararlarının verildiğini görüyoruz. Bu hukukun himaye
ettiği bir durum değildir. Talep eden savcı, karar veren hakim de
olsa, talep eden, karar veren bakımından hukuka uygunluk var ama
işin özü bakımından bana göre hukuka uygun değil. Onun içi
dinlemeler konusunda adım attık. Onun için dinlemelerin Ağır Ceza
Mahkemelerince oybirliğiyle karara bağlanmasının yolunu açtık.
Dinlemelere sınır getirdik. Örgüt faaliyeti kapsamında olsa dahi 6
aydan fazla kimsenin dinlenemeyeceğini yasaya yazdık. Umarız ki bu
düzenlemeler bundan sonraki süreçte dinlemelerin soruşturmada daha
kolay neticeye ulaşmak için kullanılan bir yol değil, hukuki
güvenlik bakamından yasaların öngördüğü bir yol olduğu herkes
tarafından anlaşılır ve de öyle uygulanır" dedi.
Dinlemeler konusunda muhalefetin samimi davranmadığını ifade eden
Bakan Bozdağ, "Dinlemeler böyle ortaya dökülürken ne ana muhalefet
partisi ne diğerleri hukuku kullanarak, hukukun çiğnendiği bu
yapılar karşısında bir cümle kurma zahmetinde dahi
bulunmamışlardır. Umarım onlar da bu konuda hukuktan yana ahlaktan
yana tavır takınırlar" diye konuştu.
YENİDEN ADAY GÖSTERİLMEYEN BAŞKAN, BAKAN'A YUH ÇEKTİRDİ
Bakan Bozdağ'ın Kaymakamlık ziyareti sırasında, AK Parti'den aday
gösterilmeyince istifa ederek bağımsız seçime giren Devrekani
Belediye Başkanı Mümtaz Aliustaoğlu'nu destekleyen kalabalık bir
grup ilçe merkezinde toplandı. AK Parti Kastamonu Milletvekili
Hakkı Köylü'ye tepki gösterip 'Hakkının değil halkın dediği olacak'
yazılı döviz taşıyan kalabalık, Bakan Bozdağ önlerinden
geçerken sloganlarla tepki gösterdi. Belediye Başkanı Aliustaoğlu
ise Bakan Bozdağ'ın yanına yaklaşık "Hoşgeldiniz" diyerek elini
sıktı. Bakan Bozdağ'ın, "Bu yaptığın terbiyesizlik" demesi üzerine
Başkan Aliustoğlu da kalabalığa, "Yuhalayın arkadaşlar" diye
bağırdı. Bunun üzerine kalabalık Bakan Bozdağ'ı yuhaladı. Bakan
Bozdağ'ın arkasından sloganlarla yürümek isteyen gruba polis engel
oldu. Polis ve kalabalık arasında arbede yaşandı.
'MEYVESİ OLAN AĞAÇ TAŞLANIR'
AK Parti seçim bürosu açılışında konuşan Bakan Bozdağ, Türkiye'nin
geleceğini Türk milletinin belirleyeceğini söyledi. Seçim
meydanlarında herkesin konuştuğunu belirten Bakan Bozdağ, şöyle
dedi:
"Siz sayın Bahçeli'nin, sayın Kılıçdaroğlu'nun, diğerlerinin, 'Oy
verirseniz projelerimiz şudur, yapacaklarımız bunlardır, bunları
yapmak için sizden yetki istiyoruz' dediğini duydunuz mu? Yok böyle
bir şey. Yatıyorlar kalkıyorlar, yalan, iftira. Başka heybelerinde
bir şey yok. Eğer sizin heybenizde proje varsa, program varsa,
plan, hizmet varsa onu millete sunarsınız. Yetkiyi ona göre
itersiniz. Yapmıyorlar. Neden? Çünkü alışmışlar eski Türkiye’nin
siyasetine. Yalanla, dolanla, hileyle, allem edip
kallem edip milletin oyunu alıp yan gelip yatmaya alışan bir
siyasetin temsilcileri bunlar. Herkes Tayyip
Erdoğan'a vuruyor, herkes AK Parti'ye vuruyor. Sanki tek parti, tek
rakip AK Parti. Ama biz bundan rahatsız değiliz. Meyvesi olan ağaç
taşlanır. Bizim hamdolsun ağacımızda meyve var. Onun için taş
atıyorlar. Partiler arasında yarış yok. AK Parti ile diğer partiler
arasında yarış var."
'MİLLETİN EFENDİSİ MİLLETE HİZMETKARLIK YAPANDIR'
Bakan Bozdağ, Kastamonu'nun Devrekani İlçesi'nde seçim bürosunun
açılışını yaptıktan sonra Ağlı İlçesi'ne geçti. Bakan Bozdağ'a,
Vali Erdoğan Bektaş da eşlik etti. Bakan Bozdağ, Ağlı'da partisinin
seçim bürosunun açılışını yaptı. Bakan Bozdağ, seçim bürosunda
konuşurken, Vali Bektaş onu seçim bürosunun yakınındaki kahvede çay
içerek bekledi. Bakan Bozdağ, açılışın ardından Vali Bektaş ile
birlikte Seydiler İlçesi'ne geçti. Bakan Bozdağ ve Vali Bektaş,
burada Kültür Evi'ni gezdi. Bakan Bozdağ ve Vali Bektaş, daha sonra
Kültür Evi'nde kısa süre Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Şanlıurfa
mitingini izledi.
Buradan Kastamonu'ya geçip Adliye'yi ziyaret eden ve binayı gezen
Bakan Bozdağ, daha sonra seçim otübüsüyle şehir turu atarak halkı
selamladı. Şehir turu sırasında konvoyun önünde yer alan MHP'ye ait
iki seçim minibüsü, polis ekiplerince durdurularak konvoyun önünden
çıkarıldı.
'HİZMETKARLIĞIMIZI ALNIMIZIN AKIYLA YAPIYORUZ'
Bakan Bozdağ, Zirve Düğün Salonu'nda partililere hitap etti.
Muhalefeti eleştiren Bakan Bozdağ, "Meydanlarda sürekli
konuşuyorlar. Ama milletin derdine çare olacak bir ilaç, bir
reçeteleri yok. Laf cambazlığı yapıyorlar. Siyaset
laf yarıştırma sanatı değil. Milletin efendisi, millete
hizmetkarlık yapandır. Biz belediyeciliği, merkezi hükümeti de
milletin hizmetkarlığı olarak görüyoruz. Hizmetkarlığımızı
milletten aldığımız yetkiyle doğru yapma gayretindeyiz.
Hizmetkarlığımızı alnımızın akıyla yapıyoruz. Geceyi gündüze katıp
milletimiz için çalışıyoruz, üretiyoruz. Çalıştığımız için
ürettiğimiz için Türkiye gelişiyor" dedi.
'SİYASETİN MİLLİ TAKIMINI MİLLET KURUYOR'
2002'den sonra Türkiye'yi değiştirdiklerini, geliştirdiklerini
ifade eden Bakan Bozdağ, şöyle konuştu:
"Şimdi Fatih hocayı yeniden milli takımın başına getirdik. Niye
getiriyoruz? Şampiyon olalım diye. İstiklal Marşımızı göğsümüzü
kabarta kabarta okutalım diye. Siyasetin
milli takımını da millet kuruyor. Türkiye'nin 2002'de icraatın
başında olan takımı CHP, MHP, ANAP hükümetini sandığın dibine
gömdünüz, yeni bir takım kurdunuz. Onun kaptanını da Tayyip Erdoğan
olarak siz yaptınız. İşte bu milli takım 2002'den bu yana her maçı
kazanıyor. Her hadisede başarı elde ediyor. Türkiye'nin her
tarafını değiştiriyor. Başarıdan başarıya koşan bir takım
yaptınız."
'KAPTANI TAYYİP ERDOĞAN OLAN TAKIM BAMBAŞKA OLUR'
CHP takım kursa kaptanının Kılıçdaroğlu, MHP takım kursa kaptanının
Bahçeli olacağını ifade eden Bakan Bozdağ, "Kastamonu'yu gezerken
gördüm. Kastamonu adayımız Tahsin başkan, kendi fotoğrafının yanına
Başbakanımızın fotoğrafını koymuş. Niye? 'Benim yardımcım bu' diyor
Kastamonululara. 'Benim arkamda dağ gibi Başbakanım var, hükümetim
var' diyor. Ama diğer pir partinin (MHP) adayı genel başkanının
fotoğrafını koymayı cesaret edememiş. Niye? Çünkü onun genel
başkanında umut yok. 'Bize yardımcı olamaz' diyor. Bir takım var
ama takım içinde olanlar kaptandan umutlu değil. O takım
Kastamonu'ya ne getirir? Kaptanı Tayyip Erdoğan olan takım maç
yaptığı zaman sonuç bambaşka olur. Biz ona inanıyoruz" dedi.
'BİZ ADAMIN MİDESİNE OTURURUZ'
Bakan Bozdağ, "Sandıkta iktidar alamayanlar, Ankara'nın karanlık
dehlizlerinde iktidar peşinde koşanlar, Gezi yoluyla, 17 Aralık
süreciyle, darbe teşebbüsleriyle iktidar arayanlara buradan
sesleniyorum. Bırakın bu işleri. Bitti bu işler. İktidarı
Kastamonulu verir, Kastamonulu alır. İstiyorsanız gelin
Kastamonu'ya, iktidarı buradan isteyin. CHP, MHP, milletten iktidar
istemeye, iktidarı almaya alışkın değiller. Karanlık yerlerde
iktidar pazarlıklarıyla hep iktidara gelmişler. Bundan sonra
Türkiye eski Türkiye değildir. İktidarı sandıkta sadece halk verir,
sadece halk alır. Başka yolu yoktur bunun. Bizi yiyemeyeceksiniz.
Biz adamın boğazına dururuz, midesine otururuz. Bizim dayımız
güçlü. Bizim dayımız Kastamonulular, bizim dayımız 77 milyon Türk
milletidir" diye konuştu.
Yorumlar