Yılma Durak: Türk okullarını elçiler aracılığıyla karalatmak vatana ihanettir
'Doğu'nun başbuğu' olarak bilinen Yılma Durak, ortaya çıkan yolsuzluk iddiaları, yargı, emniyet ve medyaya yapılan müdahalelerin Türkiye'nin itibarını yok ettiğini ifade etti.
'Doğu'nun başbuğu' olarak bilinen Yılma Durak, ortaya çıkan
yolsuzluk iddiaları, yargı, emniyet ve medyaya yapılan
müdahalelerin Türkiye'nin itibarını yok ettiğini ifade etti.
12 Eylül darbesinde ağır işkence gören insanlardan biri olan
Erzurumlu Yılma Durak, "Devletin çivisi çıktı. Ne hak, ne adalet,
ne hukuk kalmıştır. Şimdi kendilerine hizmet etmeyen,
haksızlıklarını örtmeyen savcıları alaşağı ediyorlar. Haksızlık ve
yanlışlıklarını örtmeyen, 'bu yanlışı yapma' diyen polisleri top
yekün yok ediyorlar." dedi.
Yılma Durak, aynı çevrede yetiştiği ve aile olarak hep Kur’an
çizgisinde yaşayan Fethullah Gülen Hocaefendi ile öncülük ettiği
Hizmet’in, Başbakan Erdoğan tarafından hedef alınmasını yakışıksız
bulduğunu söyledi. Durak, yurt dışında Türkiye’yi en başarılı
şekilde temsil eden Türk okullarına yardım etmek yerine, bunları
büyükelçilerimiz aracılığıyla ihbar etmenin ise vatana ihanet
olduğunu ifade etti.
EFKAN ALA, HOCAEFENDİ’YE HADDİNİ AŞAN LAF EDEREK AYAĞINA KURŞUN
SIKTI
Cihan Haber Ajansı muhabirinin sorularını cevaplayan Yılma Durak,
kendisi de bir Erzurumlu olan İçişleri Bakanı Efkan Ala'nın,
Erzurumlu Hocaefendi’yi hedef alan yaptığı konuşmasının kendisini
çok üzdüğünü ifade etti. Efkan Ala ve ailesini yakından tanıdığını
ifade eden Durak, "Makamların tarif ettiği insanlardır bunlar, emin
olun. Bunlar makamları değil, makamlar bu insanları tarif ediyor.
Ben Efkan Ala'nın o konuşmasından sonra, hatta ona gösterilen
tepkiyi de çok az buluyorum. Nitekim başka cemaatlerde de çok ciddi
tepki çekti. Onu da ben noksan görüyorum. Efkan Ala bundan sonra
Erzurum'a destur diyerek girmelidir. Yazık bir şey, yazık... Efkan
Ala, haddini aşan o lafları, sırf Tayyip Erdoğan'a daha yakın olmak
maksadıyla yapmıştır. Ben zannediyorum şimdi o laflarından dolayı
pişmandır. Çünkü o tepki Erzurum'da şu an devam ediyor. Şu anda
Erzurum'un her evinde bu mesele konuşuluyor. Dolayısıyla Efkan Ala,
kendi ayağına kurşun sıkmıştır, İçişleri Bakanı olarak." diye
konuştu.
HOCAEFENDİ HAYATINI İNANÇLARI DOĞRULTUSUNDA TANZİM ETTİ
Hocaefendi ile çok eskiden beri tanıştıklarını dile getiren Durak,
aralarında bir veya iki yaş farkı bulunduğunu, aynı muhitte, aynı
kültür muhitinde yetiştiklerini ifade etti. "Hocam bizden farklı
olarak, gerçekten inançları doğrultusunda hayatını tanzim eden
insan oldu." diyen Durak, şöyle devam etti: "Hiç kimsenin belki
tahammül edemeyeceği bir hayatın içerisinde okudu, araştırdı ve
seviye kazandı. Kendisini, hayatını, inançları doğrultusunda tanzim
eden bana göre çok nadide inanlardan bir tanesidir... Hocaefendi
Türkiye'de oldukça bilinen, oldukça itibar gören bir insan. Ama
kardeşleri bu nüfuzdan istifade etmiş insanlar değillerdir. Halen
daha başladıkları gibi hayatlarına devam ediyorlar."
HİZMET’İN, YANLIŞLAR KARŞISINDAKİ TAVRINI SAVAŞ GİBİ
ALGILIYORLAR
Ülkücülerin iktidarın bazı laflarından üzüntü duyduğunu dile
getiren Durak, "Hocaefendi'nin ve çevresinin yanlışlar karşısındaki
tavrını da kendilerine bir savaş gibi algılayan, kavga gibi
algılayan insanlar, biraz insaf sahibi olmalılar. Hakikaten insaf
etmeliler. 17 Aralık operasyonundan sonra bir şey var; Türkiye'de
hırsızların sayısını artırarak hırsızlığı meşrulaştırmak
istiyorlar. Bunu, ellerinde imkan olanların, imkanlarını,
etraflarına dağıtarak yapıyorlar. Buna karşı hiçbir Müslümanın,
hiçbir inanan insanın, bu yetim hakkını yiyen insanlar karşısında
tavır almaması mümkün değildir, doğru değildir. Hocaefendi'ye de
yakışmazdı zaten." diye konuştu.
Hocaefendi'yi, kardeşlerini ve babasını çok yakından tanıdığını
vurgulayan Yılma Durak, "Aile top yekün Kur'anî ahkam içerisinde
yaşamış, yaşamaya çalışmış. Emin olun çok mütevazi bir aile. Gün
bulup gün yiyen insanlardır bunlar." dedi. Durak, son zamanlarda
iktidarın yanlışları, hırsızlığı meşrulaştıracak tavırlar
karşısında sonuna kadar Hocaefendi'nin yanında yer aldığını ifade
etti.
BU AYRIŞMA TÜRKİYE'NİN HAYRINA DEĞİL
Son zamanlardaki ayrışmanın Türkiye'nin, Türk devletinin hayrına
olmadığını vurgulayan Durak, şunları söyledi: "Bu ayrışmadan
istifade eden bazı emperyal güçler, bu ayrışma aralıklarına,
yarıklarına çok ciddi mikroplar koyabilir ve bu ayrışma daha da
büyüyebilir, büyüyecektir. Çünkü Türkiye üzerinde oynanan oyunların
maalesef Başbakanımız farkında değil, farkında değil... Sayın
Başbakan'ın bir an önce bu yanlışından dönmesi, geri dönmesi lazım.
Haşhaşi ne demek?"
Başbakan Erdoğan'ın TÜSİAD'ı da tehdit ettiğini anlatan Durak, şu
ifadeleri kullandı: "Türkiye'de iş adamalarının herhangi birisinin
üzerine gidilirse mutlaka bir noksan bulunur. Ama yazık değil mi?
Bu insanlar binlerce işçi istihdam ediyorlar. Vatana hizmet
ediyorlar. Paralarını dışarı götürüp orada rant için oralara
götürüp yatırmıyorlar. Dışarıya kaçırmıyorlar, içeride yatırım
yapıyorlar. Bunların desteklenmesi gerekirken şimdi TÜSİAD'ın bütün
üyeleri tehdit ediliyor. Dolayısıyla Türkiye iyi bir yerde
değildir. "
ERDOĞAN YANLIŞ İÇİNDE
Durak, "Orta Asya'dan Selçuklu ve Osmanlı'dan beri gelen bir devlet
anlayışımız var. Bu devlet anlayışımız 600 yıllık
imparatorluğumuzun da temel ilkelerini oluşturmuş. Bunun fakında
olmadan bu devleti yönetmek mümkün değildir. Bunun farkında
olanlar, bu büyük milleti, bu devleti yönetebilirler. Bunun
farkında değil maalesef Tayyip Erdoğan. Şimdi kendi kaybedeceğini
anladığı için bunu komünist sistemlerde biliyorsunuz, totaliter
sistemlerde, sistem kendi yanlışını örtmek için bir mazlum ve
mağdur icat eder, onun yanlışıyla sistemi kurtarır. Şimdi Tayyip
Erdoğan böyle bir yanlışın içerisindedir. Ben doğrusu bunun hayra
vesile olacağını zannetmiyorum." dedi.
TÜRK OKULLARINI KARALAMAK VATANA İHANETTİR
Durak, Türk okullarının karalanması için Başbakan tarafından
büyükelçilere talimat verilmesine de tepki gösterdi. Türkiye ve
dünyadaki Türk okullarını gezdiğini ifade eden Yılma Durak, şunları
söyledi: "Mesela Afrika'da açılan o okullara ve birçok başka ülkede
açılan okullara o ülkenin başbakanının oğlu, cumhurbaşkanının oğlu,
yüksek bürokratların oğulları gönderiliyor. Çünkü o okullarda çok
ciddi insanlar yetiştiriliyor... Böyle okulları destekleyeceğine,
bu okulları oradaki elçilere ihbar etmenin, bana göre vatana
ihanetle aynı şey olduğu kanaatini taşıyorum. Bu vatana ihanettir,
böyle bir şey olabilir mi? Yani orada siz Türkçe öğretiyorsunuz,
Türkiye'ye bağlı insanlar yetiştiriyorsunuz, burada Türkçe
Olimpiyatları'nda Sayın Başbakan'ın söylediklerini de hatırlıyorum
doğrusu. Söylediklerinin şimdi tam tersini söylüyor. Niye söylüyor?
Siyaset için. Doğruları karalayarak, siyaset yapılamaz... 17
Aralık'taki operasyonlardan sonra bakanların oğulları, Türkiye'de
bunu bilmeyen mi var; hırsızlık yapıyorlar. Kalkıp hırsızlık
yapanların hesabını sormalıydı, oğlu da olsa."
DEVLETİN ÇİVİSİ ÇIKTI
Türkiye'nin dış politikasının yanlış olduğunu dile getiren Durak,
PYD'nin büyük bir güç haline geldiğini ve sorumlusunun hükümet
olduğunu vurguladı. Durak, şöyle devam etti: "Devletin çivisi
çıktı. Bu çok meşhur bir sözdür. Bu söz çok önemli bir söz.
Devletin çivisi çıkarsa, Allah korusun ne adalet, ne hak, ne hukuk
kalır. Devletin çivisi çıktı. Ne hak, ne adalet, ne hukuk
kalmıştır. Şimdi kendilerine hizmet etmeyen, haksızlıklarını
örtmeyen savcıları alaşağı ediyorlar. Haksızlıklarını örtmeyen,
yanlışlarını örtmeyen, 'bu yanlışı yapma' diyen polisleri top yekün
yok ediyorlar."
DERSHANELERİN KAPANMASI
Yılma Durak, dershanelerin kapatılmak istenmesinin, Hocaefendi'yi
hedef alan bir operasyon olduğunu vurguladı. Durak, "Ben Erzurum'u
biliyorum. Sadece Erzurum'u değil, Kars'ı, Hakkari'yi, Ağrı'yı
biliyorum. Şundan emin olun ki o dershaneler ancak Doğu'da bazı
gençlerin, Batı'daki çocuklar seviyesine getirilmesi için yapılmış
olan çalışmalardır. Ne yapsın başka? Çocuğunun üniversiteye girmesi
için başka yol yok, başka çaresi yok zaten. Eğer o dershaneler
kapandıktan sonra göreceğiz, bunun istatistikleri yapılacak ve
göreceğiz. Erzurum'dan liseden mezun olan kaç çocuk üniversiteyi
kazanacak? Ağrı'dan, Kars'tan, Elazığ'dan kaç kişi kazanacak,
göreceğiz. Yani bu coğrafyada yaşayan gençlerin önünü kesmekten
başka bir mana da taşımıyor maalesef." ifadelerini kullandı.
CİHAN
Yorumlar