'Türkiye'de her 6-7 erişkinden biri kronik böbrek hastası'
Türk Nefroloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Gültekin Süleymanlar, Türkiye’de kronik böbrek yetmezliğinin yeteri kadar bilinmediğini, hastalığın sinsice ilerlediğini ve hastaların son aşamada doktora başvurduklarını söyledi.
Türk Nefroloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Gültekin Süleymanlar,
Türkiye’de kronik böbrek yetmezliğinin yeteri kadar bilinmediğini,
hastalığın sinsice ilerlediğini ve hastaların son aşamada doktora
başvurduklarını söyledi. Süleymanlar, Türk Nefroloji Derneği'nin
yaptığı tarama çalışmasına göre Türkiye'de her 6-7 erişkinden
birinde çeşitli evrelerde kronik böbrek hastalığı bulunduğuna
dikkat çekti.
Türk Nefroloji Derneği Başkanı ve Akdeniz Üniversitesi Öğretim
Üyesi Prof. Dr. Gültekin Süleymanlar, Dünya Böbrek Günü nedeniyle
Point Hotel Barbaros’ta basın toplantısı düzenledi. Gezi
olaylarında yaralanan ve dün hayatını kaybeden Berkin Elvan’ın
üzüntüsünü yaşadıklarını dile getiren Süleymanlar, konuşmasına
Berkin Elvan’ın ailesine baş sağlığı dileyerek başladı. 2006
yılından bu yana 9 yıldır toplumu bilinçlendirmek için toplantılar
yaptıklarını kaydeden Süleymanlar, Dünya Böbrek Günü'nün 90’ın
üstünde ülkede ve bine yakın etkinlikle kutlandığını kaydetti.
Yaptıkları çalışmalar ile konunun önemini ortaya koymaya
çalıştıklarını anlatan Süleymanlar, "Bugünün önemli hedeflerinden
birisi de son döneme gelmiş hastalarda en önemli tedavi seçeneğimiz
olan böbrek naklinin önemini vurgulamak ve bu bağlamda organ
bağışının altını çizmek istiyoruz." dedi.
Kronik böbrek hastalığının 5 evreden oluştuğunu aktaran
Süleymanlar, "Erken evreleri genellikle fark edilmeyen, son derece
sinsi, yavaş gelişen, fark edilmediği ve belirti de vermediği için
üzerinde durulmayan dolayısıyla teşhisi çok geç konulan bir
hastalık. Bu hastalığın son aşamaya gelmesini beklemek durumunda
değiliz." uyarısında bulundu. Dünyada her 10 kişiden birinin böbrek
hastası olduğunu söyleyen Süleymanlar, Türk Nefroloji Derneği'nin
yaptığı tarama çalışmasına göre Türkiye'de her 6-7 erişkinden
birinde çeşitli evrelerde kronik böbrek hastalığı bulunduğuna
dikkat çekti.
Süleymanlar, diyabet hastaları başta olmak üzere yüksek tansiyon,
kalp damar, obezite hastaları ile ileri yaştaki kişiler ve
ailesinde böbrek hastalığı olanların risk altında olduğunu
vurguladı. Hastalığın, yaş ilerledikçe görülme sıklığının arttığını
kaydeden Süleymanlar, 40 yaşından sonra böbreğin süzme işlevinin
her yıl yüzde 1 oranında azaldığını, ayrıca yaş ilerledikçe sıklığı
artan diyabet, hipertansiyon ve kalp hastalıklarının böbreklerin
bozulmasına yol açtığını, bu nedenle 50 yaş üstü kişilerin yılda en
az bir kez kontrolden geçmesi gerektiğini anlattı.
Türk Nefroloji Derneği İkinci Başkanı Prof. Dr. Turgay Arınsoy da
hastalığın evreler ilerledikçe belirti verdiğini, bu yüzden de
teşhis için geç kalındığına vurgu yaptı. Kronik böbrek hastalığının
kendisine özgü bir belirtisi olmadığını kaydeden Arınsoy,
"Genellikle başka sistemler de bozulduğu için böbrek yetmezliğinde
ona ait bulgularla karşımıza geliyor. Böbrek yetmezliği
hastalarında kansızlık sorunu ortaya çıkar. Böbrekler yeteri kadar
kan yapıcı hormonu salgılayamadığı için kansızlık olur. Kişiler
kansız kaldıklarında halsizlik, çabuk yorulma, solukluk, nefes
darlığı, çarpıntı gibi yakınmalar olur. Hastaların bir kısmı bize
anemi semptomu dediğimiz kansızlık semptomuyla başvururlar."
ifadelerini kullandı.
Derneğin yaptığı araştırmada 100 kişiden yalnızca 2’sinin
hastalığın farkında olduğunu aktaran Arınsoy, Amerika’da da bu
oranın yüzde 7,5-8’lerde olduğunu belirtti. Böbrek hastalığında
kesin tanı için birkaç basit testin yeterli olduğunu dile getiren
Arınsoy, "Kanda kreatinin ölçümü yapılmalı. Bir de basit bir idrar
tetkiki yapılmalı. İdrarda protein kaçağı ya da kan var mı yok mu
bunun ortaya konması gerekiyor." açıklamasında bulundu. Bitkisel
ürünlerle hastalığın tedavisinin yapıldığı konusunda basında,
internet sitelerinde ve sosyal medyada yazıların yer aldığını
aktaran Arınsoy, bitkisel ürünlerin zararı yokmuş gibi
algılandığını belirterek, şunları söyledi: "Bitkisel ürünlerle
hastalığı iyileştirelim şeklinde yapılan uygulamalarda, hastalığın
ilerlediğini, hatta zayıflamak için bitkisel ilaç kullanan
kişilerde akut böbrek yetmezliği yani hızlı gelişen böbrek
yetmezliği olduğu bildiriliyor. Özellikle uzak doğudan ithal edilen
zayıflama çayları, sağlığı artırdığı iddia edilen bitkisel çaylara
çok dikkat edilmesi ve bence kullanılmaması gerekiyor. Bitkisel
ürünlerin içinde tam olarak ne olduğunu bilmiyoruz. Bilmediğimiz
bir şeyin de her zaman zararlı olabileceğini ön görmemiz
lazım."
Programda, Türk Nefroloji Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Kenan
Ateş, derneğin yönetim kurulu üyelerinden Prof. Dr. Aydın Türkmen,
Prof. Dr. Bülent Altun, Prof. Dr. Ali Rıza Odabaş ve Türk Halk
Sağlığı Kurumu Kronik Hastalıklar, Yaşlı Sağlığı ve Özürlüler Daire
Başkanı Dr. Banu Ekinci de birer konuşma yaptı.
CİHAN
Yorumlar