Türk Kızılayının şefkat eli çocuklara uzanıyor

Türk Kızılayı İstanbul Şube Başkanı İlhami Yıldırım, "Kızılay Annesi Projesi" çerçevesinde, 4 Kasım'da yapılan basın tanıtımı sonrasında toplanan bağışlarla iki Kızılay Annesi Anaokulu yaptırdıklarını söyledi.

Türk Kızılayı İstanbul Şubesi Kadın Kolları tarafından hayata geçirilen Kızılay Annesi Projesi sayesinde, yetim, öksüz ve maddi durumu zayıf ailelerin çocukları her açıdan destekleniyor.
Projeyle hayata diğerleri kadar şanslı başlayamamış çocuklara fırsat eşitliği sağlanması hedefleniyor.

Türk Kızılayı İstanbul Şube Başkanı İlhami Yıldırım, AA muhabirine yaptığı açıklamada, proje kapsamında bağış toplandığını, oluşturulan fon aracılığıyla da ihtiyaç sahibi çocukların gıda ve eğitim gibi ihtiyaçlarının karşılandığını belirtti.

Türk Kızılayı İstanbul Şube Başkanlığına bağış yapan herkesin gönüllü "Kızılay Annesi" olacağını ifade eden Yıldırım, "Havuzumuzda paramız birikecek. Buraya 1 lira katkı yapan da 100 bin lira da katkı yapan da Kızılay Annesi olacak. Projenin adı Kızılay Annesi ama tabii ki erkekler de bağış yapabilecek." dedi.

"Bağış yapan kişi paranın nereye gittiğini bilecek"

İlhami Yıldırım, proje çerçevesinde toplanan bağışların, bağışçılar tarafından denetlenebileceğine de dikkati çekti.

Bağış yapan kişinin paranın nereye gittiğini bileceğini, yılda en az bir kere konuya ilişkin çalıştay gerçekleştireceklerini dile getiren Yıldırım, şöyle devam etti:
"Kızılay Annesi üzerinden para yatıranları çalıştaya davet edeceğiz. Bu proje kapsamında şimdiye kadar ne kadar para girdisi olmuş, bu paralar nerelere harcanmış, ne gibi yardımlar yapılmış? Bu çalıştay sonunda bağışçılar, bunları yakından takip etmiş olacak. Bir nevi kontrol sistemi. Hem bağışçılar rahatlamış olacak hem de bizim bu projeyi, anlımızın akıyla güzel bir şekilde ilerletmiş olacağız."

Yıldırım, projeye basın tanıtımından sonra ciddi anlamda bağış yapıldığına dikkati çekerek, "Kızılay Annesi Projemiz çerçevesinde, 4 Kasım'da yapılan basın tanıtımının ardından toplanan bağışlarla şu anda iki Kızılay Annesi Anaokulu yapıyoruz. Projeyle hedefimiz de her yıl 1 milyon kişiye ulaşmak ve onlara yardımcı olmak. Bu projemizle sosyo-ekonomik dengeleri gözeterek, ihtiyaç sahibi herkese ulaşacağız." dedi.

Türk Kızılayı İstanbul Şubesinin yürüttüğü 81 ile 81 Anaokulu Yapma Projesine de değinen Yıldırım, kampanya kapsamında bir anaokulu yaptıklarını ve çalışmalarının devam ettiğini dile getirdi.

Yıldırım, Türk Kızılayının Suriyeli vatandaşlara da yardım eli uzattığını, İstanbul şubesi olarak yılda 70-75 civarında yardım tırını Suriye'ye gönderdiklerini aktardı.

"Vatan Sana Kanım Feda"

Yıldırım, Kızılay Haftası dolayısıyla, Türk Kızılayı İstanbul Şubesi tarafından "Vatan Sana Kanım Feda" sloganıyla organize edilen kan bağışı kampanyası hakkında da bilgi verdi.

15 Temmuz'da asker kılığına girmiş vatan hainlerinin ülkenin birliğine, beraberliğine ve demokrasiye kastetmeye çalıştığını belirten Yıldırım, şöyle devam etti:
"Seçilmiş Cumhurbaşkanımızı ve hükümetimizi ortadan kaldırmaya çalıştılar. Şükürler olsun ki, kahraman milletimiz, bizler, meydanlara indik ve göğsümüzü siper ettik. Çok kısa sürede, darbeye sivil darbe yaptık. Göğsümüzü siper ettiğimiz ve şehit düştüğümüz bölgelerde, Kızılay İstanbul Şubesi olarak kan vermek istedik. Kahraman milletimiz için kan bağışı kampanyası düzenledik. Kampanya ile 'Bizler Türk milleti olarak hiçbir zaman, sebep ne olursa olsun, kan dökmeyiz. Bizler sadece damarımızdaki kanı hayat kurtarmak için veririz. İnsanı yaşatmak için kan veririz.' mesajını dünyaya vermek istedik."

Yıldırım, kampanyanın siyaset ve sanat dünyasından büyük ilgi gördüğünü ifade ederek, "Başbakanımız Binali Yıldırım, bizzat 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ne gelip, bakanlarımızla kan vererek, kan bağışı kampanyamıza destek oldular. Bu kampanyamız tüm Türkiye'ye yayıldı. Bu ayın ortasında kampanyamızda ne kadar kan bağışı yapıldığı ortaya çıkacak. Tahmin ediyorum ki ciddi oranda kan bağışı toplamış olduk." diye konuştu.

Türk Kızılayının çok önemli bir misyon üstlendiğini vurgulayan Yıldırım, "Peygamber ocağı burası. Birileri bize bağış yapıyor. Biz o bağışı ulaştırma elçiliği yapıyoruz. Bunun mutluluğu paraya, pula, hiçbir şeye değişilmez. Kızılay farklı bir kurum. Bir tünel, ucunda ışık var ama sonunu göremiyorsun, gittikçe uzuyor o tünel. İyilik maratonunda da koştukça koşuyorsun." değerlendirmesinde bulundu.