TBMM "terörü kınadı" CHP ve DEM Parti imza atmadı

TBMM Genel Kurulu'nda kabul edilen "Ortak kınama bildirisi"ne CHP ve DEM Parti imza atmadı.

Google Haberlere Abone ol
TBMM "terörü kınadı" CHP ve DEM Parti imza atmadı

Genel Kurulda kabul edilen terör saldırılarına yönelik Meclis Başkanlığı tezkeresinde, "Türkiye Cumhuriyeti'nin tüm terör örgütleriyle içeride ve dışarıda kararlılıkla mücadele edecek güç ve kudrete sahip olduğunu tüm dünyaya ilan ediyoruz." denildi.

TBMM Genel Kurulunun terör gündemli toplantısının sonunda, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş'un imzasını taşıyan tezkere okundu.

Kurtulmuş'un okuduğu bildirinin tam metni şöyle:

Terörün önündeki en büyük engel, demokratik meşruiyetimizin kaynağı TBMM'dir

Tezkerede, Irak'ın kuzeyinde Pençe-Kilit Harekatı bölgesinde 12 Ocak 2024'te bir üs bölgesine sızmaya çalışan teröristlerle çıkan çatışmada, 9 kahraman asker Piyade Üsteğmen Gökhan Delen, Piyade Uzman çavuşlar Serkan Sayın, Ahmet Köroğlu ve Hakan Gün, Piyade Sözleşmeli erler Kemal Batur, Müslüm Özdemir ve Emrullah Gülmez, İstihkam Sözleşmeli erler Murat Atar ve Muhammed Tunahan Evcin'in vatan aşkıyla şehadet şerbetini içtikleri belirtildi.

Şehitlerin herkesin evladı ve bu memleketin gururu olduğu vurgulanan tezkerede, Gazi Meclisin, şehitlere Allah'tan rahmet, millete ve şehitlerin kederli ailelerine başsağlığı, saldırıda yaralanan kahraman askerlere acil şifalar dilediği bildirildi. Tezkerede, şunlar kaydedildi:

Bu menfur terör saldırısını gerçekleştirenler bunun karşılığını kuşkusuz ki ağır bedellerle ödemişlerdir ve ödemeye devam edeceklerdir. Terör hiçbir zaman hedefine ulaşamayacaktır. Türk milletinin teröre asla boyun eğmeyeceğini, Türkiye Cumhuriyeti'nin güvenliğine tehdit oluşturan başta PKK/YPG/PYD ve DEAŞ olmak üzere tüm terör örgütleriyle içeride ve dışarıda kararlılıkla mücadele edecek güç ve kudrete sahip olduğunu tüm dünyaya ilan ediyoruz. Kendi başkentlerinde Türkiye'yi hedef alan terör örgütlerinin propaganda araçlarına, elebaşlarının barınmasına, finans, eleman ve silah teminine sessiz kalan ve hatta destek olan devletlerin terörle mücadelede samimiyetlerini de sorguluyor, çifte standartlı yaklaşımlarını sona erdirmeleri gerektiğini bir kez daha önemle hatırlatıyoruz.

Başta komşu ülkeler olmak üzere diğer ülke parlamentoları ve uluslararası kuruluşlardan Türkiye'ye yönelik terör eylemlerine karşı net ve tavizsiz bir tutum sergilemelerini beklemekteyiz. Bütün dünya bilmelidir ki; son terörist etkisiz hale getirilinceye, terör kaynağında kurutuluncaya ve terörün arkasındaki tüm destekler ortadan kaldırılıncaya kadar mücadelemiz tavizsiz bir şekilde sürecektir. Milli iradenin tecelligahı olan Gazi Meclisimiz bu sürecin yakından takipçisi olmaya devam edecektir."

 KURTULMUŞ: "BÜYÜK BİR ÇOĞUNLUKLA KABUL EDİLMİŞTİR"

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Meclis'teki siyasi parti gruplarıyla da yapılan müzakere sonucunda tezkerenin Genel Kurul gündemine taşındığını belirterek tezkereyi oylamaya sundu.

Oylama sonucunda tezkerenin kabul edilmesi üzerine Kurtulmuş, "Büyük bir çoğunlukla kabul edilmiştir. Böyle bir iradeyi ortaya koyduğunuz için TBMM'ye şükranlarımı ifade ediyorum." diye konuştu.

Kurtulmuş, sadece parlamentoda grubu bulunan partiler değil, grubu bulunmayan partilere mensup milletvekillerinden de tezkereye "evet" oyu verenler olduğunu bildirerek onlara teşekkür etti.

CHP'DEN KINAMASIZ BİLDİRİ

TBMM'deki ortak bildiriye imza atmayan CHP, kendi bildirisini yayımladı. CHP'nin bildirisinde terör örgütünün kınanmaması dikkat çekti. İşte CHP'nin bildirisi:

"Pençe Kilit Harekât Bölgesinde kahraman askerlerimize yönelik PKK saldırılarında 22 Aralık ve 23 Aralık 2023 tarihlerinde şehit olan 12 vatan evladımızın yasını tutarken, aynı bölgede 12 Ocak 2024 tarihinde meydana gelen hain saldırıda 9 askerimizi daha şehit verdik.

İsimlerini tek tek yüreklerimize kazıdığımız şehitlerimize Allah’tan rahmet, ailelerine ve milletimize başsağlığı, yaralı askerlerimize acil şifalar diliyoruz.

22-23 Aralık 2023 tarihli saldırıların ardından, TBMM’nin derhal bir kapalı oturum yapması ve Milli Savunma Bakanı ile Dışişleri Bakanının Meclis’i bilgilendirmesi; böylece Gazi Meclis’in ve siyasi parti gruplarının bölgeden ve gelişmelerden kapsamlı ve doğru şekilde bilgi almasının önemi ve gerekliliğini ifade etmiştik.

Sözü edilen tarihte kabul edilmeyen bu talebin, TBMM’nin 16 Ocak 2024 tarihli oturumunda karşılanması ve her iki Bakan’ın Meclis’i bilgilendirmesini geç kalmakla birlikte olumlu bir tutum olarak not ediyoruz.

Bölgede ağır kış koşullarının hüküm sürdüğü bir dönemde, sıklaşan PKK saldırılarının doğru analizi, ulusal güvenliğimiz açısından büyük önem taşımaktadır. Yaklaşan yerel seçimler yanında uluslararası ilişkilerde yükselen tansiyon, bu analizde hesaba katılması gereken hususlar olarak öne çıkmaktadır.

Bu bağlamda, bir taraftan sıklaşan terör saldırıları karşısında sağlıklı ve etkin bir Meclis Araştırması yapılarak bu tip saldırılara karşı gerekli önlemlerin alınması ve vatan evlatlarımızın güvenliğinin sağlanması; diğer taraftan yükselen milli güvenlik hassasiyetlerinin iç siyaset konusunun dışına çıkartılması büyük önem taşımaktadır.

Türk Silahlı Kuvvetleri, alınan siyasi kararların uygulayıcısıdır. Bu çerçevede izlenen stratejinin sağlamlığı, askerin hazırlığından donanımına, üs bölgelerinin tahkiminden icrai faaliyetlere kadar uygulamanın doğruluğu, başta istihbarat olmak üzere herhangi bir zaafiyetin söz konusu olup olmadığı konularında muhatap, siyasi iradedir.

Dünyadaki tüm demokratik devletlerde Meclis, böylesine önemli bir konuda siyasi iradeyi denetler, kendi araştırmasını yapar.

Terörle mücadele konusunun siyaset üstü olması gerektiği argümanını kullanarak Meclis denetiminden kaçmak isteyenler, diğer taraftan milli güvenlik konularını iç siyaset malzemesi yaparak buradan karşıtlık üretmekten çekinmemektedirler. Ortak bildirileri siyaset malzemesi olarak kullanmaktan öte, Cumhurbaşkanı’nın son terör saldırısı sonrası yalnızca iki lideri araması, bu alanda yaşanan ve asla uygun görülemeyecek örneklerdir.

On milyona yaklaşan mülteci sayısı, uluslararası ilişkilerde yaşanan sorunlar ve sınırlarında artan tehditler, ülkemizin ulusal güvenlik hassasiyetlerini geçmişle kıyaslanmayacak derecede yükseltmiştir. Bu çerçevede ülkemizin birlik ve bütünlüğünü muhafaza eden, içeride ve dışarıda barış ve huzuru temin edecek politikaların dikkatle kurgulanması, kutuplaştırmayı değil birleştirmeyi amaçlayan söylemlerin tercih edilmesi, böylesine önemli konuların iç siyaset malzemesi olmaktan çıkartılması, her zamankinden daha büyük bir önem taşımaktadır.

Ülkemiz, nereden gelirse gelsin, her türlü tehdidi savuşturacak güç ve kudrete sahiptir. Tüm terör örgütleri ve onları maşa olarak kullananlar bilmelidir ki, bin yıllık devlet geleneğine sahip olan Türkiye, milli birlik ve dayanışmasını yükselterek; kaynağı, destekleyicisi, taşeronu, uygulayıcısı kim olursa olsun, bağımsızlığına ve bütünlüğüne yönelik her türlü terör faaliyetine karşı tavizsiz biçimde mücadele edecektir.

Gazi Meclis’imiz yasama, denetleme ve bütçeleme işlevleriyle terörle mücadele konusunda üzerine düşen her türlü görevi eksiksiz yapma kararlılığı içinde olacaktır."

Yorumlar