Talasemi, hamileliğin 4. haftasında tespit ediliyor
Türkiye’de ağırlıklı olarak Akdeniz Bölgesi’nde görülmesine karşın, göçlerle yayılarak artık tüm dünyanın sorunu haline gelen talasemi (genetik geçişli kalıtsal kan hastalığı), hamileliğin 4.
Türkiye’de ağırlıklı olarak Akdeniz Bölgesi’nde görülmesine
karşın, göçlerle yayılarak artık tüm dünyanın sorunu haline gelen
talasemi (genetik geçişli kalıtsal kan hastalığı), hamileliğin 4.
haftasında tespit edilebiliyor. Bölgenin tek tanı merkezi olan
Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Moleküler ve Biyokimyasal Genetik Tanı
Merkezi, 3 binin üzerinde yaptığı doğum öncesi tanıda ‘sıfır hata’
ile büyük bir başarıya imza attı. Akdeniz ülkelerindeki ırklarda
görülen, doğacak çocuğa anne-babasından ‘beta talasemi’ geninin
kalıtımsal olarak geçtiği bir tür ‘kansızlık’ hastalığı olan
kalasemi taşıyıcılarının sayısında görülen artış, korkutucu
boyutlara ulaştı. Doğum öncesi yapılacak tarama testleriyle bu
hastalığın tespit edilebileceği görüşünde birleşen bilim dünyası,
talaseminin önlenmesi için büyük uğraş veriyor.
DÜNYADA 266 MİLYON TALASEMİ TAŞIYICISI
ÇÜ Moleküler ve Biyokimyasal Genetik Tanı Merkezi de bilim
dünyasının bu uğraşlarına, doğum öncesi tanıda sıfır hatayı
yakalayarak destek veriyor. Yaşam boyu devam eden kan hastalığı
talasemi ile ilgili açıklama yapan ÇÜ Tıp Fakültesi Tıbbi Biyokimya
Anabilim Dalı Öğretim üyesi Prof. Dr. Kıymet Aksoy, hastalığın
ancak erken tanı ile önlenebileceğine dikkat çekti. Prof. Dr.
Kıymet Aksoy, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre dünyada 266
milyonu bulan talasemi taşıyıcılığının ciddiye alınması gerektiğini
de vurgulayarak, “Erken tanının önemi algılanmaz, doğum öncesi
tanıda geç kalınırsa, hastaneye bağımlı çocukların sayısı artacak.”
dedi. Prof. Dr. Aksoy, anne adaylarının hamileliklerinin 4.
haftasında mutlaka bir tanı merkezine gidip önerilen testleri
yaptırması gerektiğini ifade ederek, “Bebeğin sağlıklı olup
olmadığı ancak hamilelikteki testlerle ortaya çıkar. Ancak bunu da
zaman geçirmeden, yani geç kalmadan yaptırmak gerekiyor. Hamilelik
döneminde yapılacak olan testlerin amacı, anne veya bebeğin
sağlığını etkileyebilecek sorunları önceden tespit ederek gerekli
önlemleri zamanında alabilmek.” şeklinde konuştu.
ÇUKUROVA’DA TALESEMİ TAŞIYICI ORANI YÜZDE 3.7
Talesemi ile ilgili verileri de aktaran Prof. Dr. Kıymet Aksoy,
bölgemizde hastalığın görülme oranının ve taşıyıcı sayısının fazla
olduğunu bildirdi. Prof. Dr. Aksoy; “Toplumda görülme oranı yüzde
1’in üzerinde olan hastalıklar Dünya Sağlık Örgütü tarafından
‘yaygın hastalık’ sınıfına giriyor ve hemen müdahale edilmesi
öngörülüyor. Talaseminin Akdeniz Bölgesi’nde görülme oranı ise
yüzde 3.7. Hatta Türkiye’nin bazı bölgelerinde akraba evlilikleri
nedeniyle bu oran yüzde 10’lara kadar çıkıyor. Bu oranlar çok
önemli.” ifadelerini kullandı. Prof. Dr. Kıymet Aksoy’a göre
talasemi’nin önüne geçebilmenin tek yolu ise, hastalığı öğrenmek,
bilinçlenmek ve tabii ki erken tanı. Bunlara ulaşmanın yolu da
hastalığı güncel tutmaktan geçiyor.
CİHAN
Yorumlar