Nazan Bekiroğlu kimdir, nerelidir?

Nazan Bekiroğlu kimdir sorusu Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Büyük Ödülleri töreninden sonra yeniden gündem oldu.

Google Haberlere Abone ol
Nazan Bekiroğlu kimdir, nerelidir?

Nazan Bekiroğlu, Türk edebiyat dünyasında önemli bir yere sahip olan bir yazar ve akademisyendir. Onun hayat hikayesi, edebiyatla iç içe geçmiş bir yolculuğu ve akademik başarıları içerir. Son olarak, Cumhurbaşkanlığı Kültü ve Sanat Büyük Ödülleri töreninde ödül kazananlar listesinde bulunmasıyla dikkatleri üzerine çeken Nazan Bekiroğlu kimdir, nerelidir?

NAZAN BEKİROĞLU KİMDİR?

Nazan Bekiroğlu Trabzon'da dünyaya geldi. Eğitim hayatına Trabzon'da başlayan Bekiroğlu, daha sonra üniversite eğitimini Karadeniz Teknik Üniversitesi'nde tamamladı. Edebiyat alanındaki ilgisi ve yeteneği, genç yaşlardan itibaren kendini göstermeye başladı.

Bekiroğlu, akademik kariyerine Karadeniz Teknik Üniversitesi'nde başladı. Burada öğretim üyesi olarak görev yaptı. Edebiyat ve tarih alanlarında derinleşen çalışmaları, onun edebi yönünü de besledi. Bekiroğlu'nun edebiyat dünyasına katkıları, öykü ve romanlarıyla sınırlı kalmayıp, çeşitli edebiyat dergilerinde yazdığı makalelerle de kendini gösterdi.

ESERLERİ VE EDEBİ KİMLİĞİ

Nazan Bekiroğlu'nun edebi kimliği, çok sayıda öykü, roman ve makale ile şekillendi. Eserlerinde genellikle tarihi ve kültürel temaları işledi. Kendine has üslubu ve derinlemesine karakter analizleriyle tanınan Bekiroğlu, Türk edebiyatına önemli katkılarda bulundu. Romanlarında, özellikle Osmanlı dönemi ve Türk tarihinin çeşitli dönemlerinden kesitler sunarak, okuyucularını zamanda bir yolculuğa çıkardı.

Nazan Bekiroğlu, edebi çalışmalarıyla çeşitli ödüllere layık görüldü. Eserleri, eleştirmenler ve okuyucular tarafından geniş bir beğeniyle karşılandı. Onun edebiyat alanındaki katkıları, Türk edebiyatının zenginleşmesine ve çeşitlenmesine büyük katkı sağladı.

KİŞİSEL YAŞAM VE ETKİLERİ

Nazan Bekiroğlu'nun kişisel yaşamı, edebi eserlerine de yansıyan zengin kültürel ve tarihi bir birikime sahip. Eserlerinde yer alan tarihi ve kültürel unsurlar, onun kişisel ilgi alanlarının ve derin araştırmalarının bir yansıması olarak görülebilir. Bekiroğlu, aynı zamanda genç yazarlara ilham kaynağı olmuş ve Türk edebiyatının gelecek nesiller üzerindeki etkisini güçlendirmiş bir isimdir.

KİTAP KRİTİĞİ

Mehmet Uçurum'un Nazan Bekiroğlu'nun "Yerli Yersiz Cümleler" kitabıyla ilgili Dünyabizim.com sitesinde yer alan derlemesini beğeninize sunuyoruz:

Roman ya da öykü yazarları biraz nefeslenmek ve cümlelerini özgür kılmak için denemeye sığınırlar. Çünkü denemenin sınırları yoktur. Katı kurallar içermez deneme. Kalemin en özgür türlerden biridir. Aklın sınırlarını çizemediği, rengârenk cümleler diyarına doğru sonsuz bir yolculuktur deneme yazmak.

Nazan Bekiroğlu’nun Ekim 2017’de Timaş Yayınları arasında çıkan Yerli Yersiz Cümleler kitabı, yazarın farklı zamanlarda dergilerde, gazetelerde yayınladığı yazılarını bir araya getirdiği kitabı. Hacimli bir kitap Yerli Yersiz Cümleler. Okuyucuyu farklı dünyaların sesine davet ediyor. Yazar bunu kitabın kapağından duyurmuş: “Elimde hiçbir kapıya uymaz anahtarlar, şimdi size aşka, hayata ve ölüme dair yerli yersiz cümleler söyleyeceğim.”

Kitap yedi bölümden oluşuyor. Girizgâh ile selamlıyor Bekiroğlu okurlarını. “Ben Sözleri” ile gizemli bir dünyadan çıkıp geldiğinden, cümleler biriktirdiğinden ve hayatın içinden geçerken aslında kendi içine dokunduğundan dem vuruyor. Yolculuğunun farkında ama hayret makamını hiç terk etmiyor. Uzaklığını biliyor ama yakın duruyor gönülden konuşan herkese.

Nazan Bekiroğlu kitaplarına aşina olanlar, Yerli Yersiz Cümleler’i okurken yazarın sesini, soluğunu, adımlarını hemen hissedecekler. Yazar, kendi izinde yürümeye devam ediyor denemelerinde de.

Yazarın roman ve öykü ile daha yoğun bir mesaisi olması, denemelerde de olay mefhumunu karşımıza çıkarıyor. Bu bazen bir masal havasında bazen ütopik bir gölge şeklinde gösteriyor kendini.

“Ben Sözleri”, “Yazı Masası”, “Aşk Kitabı”, “İnsanlık Halleri”, “Yaşarken ve Ölürken”, “Dünya Toprağı”, “Şikâyetler Kitabı”… Her bölüm kendi içinde farklı bir desen gibi ama birleştikleri ortak nokta; samimiyet.

Kitabın ilk yazısı; “Ben Yazıcı.” Masalsı bir anlatımı var. Nun Masalları yazarından böyle bir deneme okumak çok da şaşırtıcı değil. Sizi kendine çağıran cümleler var. “Ben: Yazıcı. Kalbim çatladığında tanığım su kıyısında bir kavak ağacıydı.”

Altı çizili satırlarını okuyoruz Bekiroğlu’nun. Şiirin ruhu üflenmiş cümleler bunlar. Bir deneme okuyorsanız şiirle karşı karşıya gelmeniz çok da şaşırtıcı değil. Şiir değmiş cümlelerle ilerliyoruz satırlar arasında.

“Yırtılıp atılan çokça ırmak olsun.” “Ben istesem sesim beni böyle ele vermezdi.” Dilimin ucunda bir düğüm. Sanki biraz zorlasam dünyanın bütün dillerini konuşacağım.”

“Yazı Masası” bölümünde sözlerin, cümlelerin kulağını çınlatırken yazar, Cümle Kapısı’na dayanıyor eski günlerin edasıyla: “En kuvvetli olması gereken yerdir cümle kapısı. Ama aynı zamanda en zayıf olduğu yerdir de çünkü en fazla yüklenilen.”      

Yerli Yersiz Cümleler, Nazan Bekiroğlu’nun ilk kitabının üzerinden yirmi yıl geçtikten sonra çıkardığı kitabı. Bu kitapla ilgili kendisi ile yapılan bir söyleşide kitap için şu ifadeyi kullanıyor Bekiroğlu, “Benden geriye tek kitap kalacaksa bu o olsun isterim.” diyor. Bunu bir pazarlama cümlesi olarak görmemek gerek. Çünkü buna ihtiyacı olan bir yazar değil Bekiroğlu. Bu yazıları ne kadar içten yazdığını ve yazılarının her satırını kabullendiğini gösteriyor bu sözleri.

Yerli Yersiz Cümleler’i okuyan bir okur Nun Masalları’ndan başlayarak birçok Nazan Bekiroğlu kitabının nefesini hissedecek bu kitapta. Yazarı tarafından özenle seçilmiş bu yazıları okuyanlar yerli yersiz bir içlenmeyle karşı karşı karşıya kalacaklar.

Kitaptaki bütün bölümlerin kendi içinde ayrı bir havası var ama ben Nazan Bekiroğlu ismiyle en çok “Yazı Masası” bölümünü özdeşleştirdim. Cümlelerin sırrına inanan bir yazarın kendini en iyi ifade ettiği yer cümleler diyarıdır. Kitabın bu bölümünde cümleler, yazarlar, şairler, roman, roman kahramanları, sanat, edebiyat, üslup ardı ardına arz-ı endam ediyor.

Bütün iç dökmelerden sonra Bekiroğlu, kitabın sonunda bir iyi dilekle bitiriyor sözlerini. “Çöz Dilimi” derken bundan sonra kuracağı cümleler için de bir dua niyetine bu sözler: “Allah’ım, çöz dilimi, aç kalbimin örtülerini. Cümleler dökülüversin. Söz kalbimden taşarak, coşarak gelsin. Öyle bir dil ver ki bana çektiklerime değsin.”

Okuyucularının Nazan Bekiroğlu’ndan yeni bir roman bekledikleri bir zamanda Yerli Yersiz Cümleler, bir gönül ferahlığı olarak okunabilecek ve sık sık altı çizilecek bir yeni kitap olarak okuyucularını bekliyor.

 

Yorumlar