KOAH tedavisinde solunum fizyoterapisi umudu
Türkiye’de üçüncü en sık ölüm nedeninin kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) olduğunu söyleyen Prof.
Türkiye’de üçüncü en sık ölüm nedeninin kronik obstrüktif
akciğer hastalığı (KOAH) olduğunu söyleyen Prof. Duygu Özol,
“Günümüzde KOAH’lı hastalarda en etkin tedavi sigarayı bırakmaktır.
Son yıllarda hastalığın tedavisinde solunum fizyoterapisi önem
kazanmaya başlamıştır.” dedi.
Turgut Özal Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim
Dalı Başkanı Prof. Dr. Duygu Özol, ciddi bir akciğer hastalığı olan
KOAH’la ilgili bilgi verdi, tedavisine ilişkin önemli uyarılarda ve
tavsiyelerde bulundu. KOAH’ın, özellikle sigarayla ileri derecede
ilişkili bir hastalık olduğunu anımsatan Prof. Özol, “Sigara içen
hastalarda KOAH sıklığı çok yüksektir. Sigara dışında egzoz dumanı,
hava kirliliği, biyolojik artıkların yakıt olarak kullanılmasından
oluşan duman KOAH için risk faktörleridir. Ülkemizde KOAH 3’üncü en
sık ölüm nedenini oluşturmaktadır. Mevcut tablo ile KOAH ciddi bir
halk sağlığı sorunudur, önlenmesi ve tedavisi önemlidir.” diye
konuştu.
YAŞAM KALİTESİNİ DÜŞÜRÜYOR
Hava yollarında daralmaya ve ilerleyici akciğer hasarına yol açan
KOAH’ın, ilerleyen evrelerde hastanın yaşam kalitesini büyük oranda
düşürdüğünü, günlük işleri yaparken zorlanmasına neden olduğunu
kaydeden Prof. Özol, şunları söyledi:
“Efor yapamayan hastada solunum kaslarında güçsüzlük, iltihabi
duruma bağlı kilo kaybı, kas kaybı ve depresyon gibi ek sorunlar
ortaya çıkar ve hasta kısır bir döngüye doğru itilir. Günümüzde
KOAH’lı hastalarda en etkin tedavi sigarayı bırakmaktır. Hastalığın
ilerleyen evrelerinde solunum, kas güçsüzlüğüne bağlı kas gücü
kaybı olması ve hastaların nefes darlığı nedeniyle hareketsiz
kalması nedeniyle son yıllarda KOAH tedavisinde fizyoterapi önem
kazanmaya başlamıştır. Solunum fizyoterapisi ilaç tedavisi
içermeyen, mevcut tedavilerle birlikte verilebilen, yan etkisi
olmayan bir tedavi şeklidir.”
FİZYOTERAPİ ŞİKAYETLERİ AZALTIYOR
Prof. Duygu Özol, bu tedavi modeli ile KOAH’lı hastalarda
şikâyetlerin gerilediğini, egzersiz toleransının ve fiziksel
etkinliklerin arttığını, depresyon belirtilerinin azaldığını ve
yaşam kalitesinin düzeldiğini kaydetti. KOAH’lı hastalarda
egzersizin mutlaka tedavinin parçası olması ve fizyoterapi ile
birleştirilmesi gerektiğinin altını çizen Özol, “Solunum
fizyoterapisi egzersizle desteklenmediği takdirde zamanla faydaları
kaybolabilmektedir. Egzersiz çeşitleri ve ağırlığı hastanın klinik
durumuna, efor kapasitesine göre değişmektedir. Ana hedef, hastanın
kendine uygun egzersizi düzenli olarak yapmasıdır. KOAH hastaları
beslenmesine de çok dikkat etmeli, karbonhidrattan fakir, lipidden
zengin besinlerle beslenmelidir.” diye ifade etti.
CİHAN
Yorumlar