Hukukçulardan ortak açıklama: Yapılanlar soruşturmaya açık müdahaledir
Evrensel Hukukçular Platformu, dört bakanın da isminin karıştığı yolsuzluk ve rüşvet soruşturması kapsamında polis müdürlerinin görevden alınması ve yeni savcıların atanmasını sert bir dille eleştirdi.
Evrensel Hukukçular Platformu, dört bakanın da isminin karıştığı
yolsuzluk ve rüşvet soruşturması kapsamında polis müdürlerinin
görevden alınması ve yeni savcıların atanmasını sert bir dille
eleştirdi. Hukukçular, bunun açık bir müdahale olduğunu
belirtti.
Ankara Adliyesi önünde basın açıklamasında bulunana Evrensel
Hukukçular Platformu adına konuşan Avukat Hasan Basri Aksoy,
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatıyla İstanbul ve
Ankara’da eş zamanlı olarak yapılan soruşturmayla ilgili dün ve
bugün meydana gelen gelişmelerin, soruşturmaya açık bir müdahale
olduğunun altını çizdi.
Aksoy, ‘‘Bizlere yolsuzlukları bitirmeyi vaat etmiş bir hükümetin;
devam etmekte olan bir yolsuzluk operasyonunda tek yaptıkları
cumhuriyet başsavcılığının talimatını yerine getirmek olan polis
müdürlerini görevden alması ve devam eden soruşturmaya iki yeni
savcı atanması, soruşturmaya açık bir müdahaledir.’’ sözlerine yer
verdi.
‘‘SAVCILAR KADEMELİ OLARAK EL ÇEKTİRİLECEK’’
Aksoy, adli kolluk görevlilerinin mesnetsiz gerekçelerle görevden
uzaklaştırılmaları ve soruşturmaya iki yeni savcının dahil
edilmesinin, soruşturmayı yavaşlatarak zanlıları dahil tüm
tarafları mağdur edeceğini belirtti. Evrensel Hukukçular Platformu
Sözcüsü Aksoy, ‘‘Göreve atanan iki ayrı savcının da kıdem
itibariyle daha ilerde olduklarından bahisle, söz konusu
soruşturmayı yönlendirme yetkisini de ele geçireceklerini, önceden
soruşturmayı başından beri yürüten savcıların da bu işten kademeli
olarak el çektirileceği kanaatindeyiz.’’ diyerek, bunun da ‘tabii
hakim’ ilkesine aykırı olduğunu vurguladı.
‘‘İÇİŞLERİ BAKANI’NA BİLGİ VERMEK YASAL YÜKÜMLÜLÜK DEĞİL’’
‘‘Soruşturmadan, hükümetin ve İçişleri Bakanlığı’nın haberdar
edilmediği eleştirileri demokratik bir hukuk devletinde karşılığı
olmayan eleştirilerdir.’’ diyen Aksoy, Türkiye’de adli kolluk
amirinin cumhuriyet savcıları olduğunu belirtti. Aksoy, ‘‘Bir adli
soruşturmada görevli olan kolluk kuvvetlerinin talimat alacağı ve
bilgi vereceği tek amir, soruşturma savcıları olup adli kolluk
görevlilerinin İçişleri Bakanı’na ya da amirlerine bilgi vermek
gibi yasal bir yükümlülükleri yoktur. Adli Kolluk Yönetmeliği 5.
Maddede husus açıkça düzenlenmektedir. Ceza Muhakemesi Kanunu’nun
157. Maddesi gereğince, soruşturma gizlidir. İçişleri Bakanı’na ya
da başka bir yetkiliye bilgi vermek gizliliğin ihlali anlamına
gelmekte olup, Türk Ceza Kanunu’nun 285. Maddesi gereğince, bu
ihlali yapan kişilerin cezalandırılmaları gerekmektedir.’’
sözlerine yer verdi.
‘‘SAĞLIKLI YARGI SÜRECİ İÇİN BAKANLAR GÖREVDEN AYRILMALI’’
Demokratik ülkelerde kişiye göre yargılama usulünün olamayacağını
kaydeden hukukçular, ‘‘Hükümet tarafından yargıya yapılan bu
müdahale ilk değildir. Hükümetin, kendisine her dokunan
soruşturmada savcı değişikliğine gitmesi bir politik eğilim halini
almaktadır. Demokratik bir hukuk devletinde, yürütmenin yargıya
müdahalesi hiçbir durumda kabul edilemez, hoş karşılanamaz.
Demokratik bir hukuk devletinde, yürütmenin yargıya müdahalesi
hiçbir durumda kabul edilemez, hoş karşılanamaz. Hükümete düşen,
hukuk dışı yollarla soruşturmaya müdahale etmek yerine, birinci
derece yakınları yolsuzluk ve rüşvet gibi yüz kızartıcı eylemlerle
anılan bakanlarının ve bürokratlarının, yargılamanın sağlıklı bir
şekilde yürütülebilmesi için görevlerinden ayrılmalarını
sağlamaktır.’’ şeklinde açıklamada bulundu.
CİHAN
Yorumlar