Sivas'ta, 65 yaşındaki Ali Kelek, doğuştan bedensel engelli 60 yaşındaki kardeşi Dursun'un 30 yıldır çamaşırlarını elinde yıkıyor, yemeğini yapıyor, her ihtiyacına koşuyor
Sivas'ta, 65 yaşındaki Ali Kelek, doğuştan vücudunun sağ tarafını
kullanamayan 60 yaşındaki engelli kardeşine 30 yıldır adeta annelik
yapıyor.
Hafik ilçesine 40 kilometre uzaklıktaki Beydili köyünde yaşayan Ali
ve Dursun Kelek kardeşler, derme çatma kerpiç evlerinde yıllardır
yalnızlıklarını paylaşıyor.
Yoksulluk yüzünden yuva kuramayan, çocuk yaşta babasını
kaybettikten sonra yıllarca yaşlı annesine ve kardeşine bakan Ali
Kelek, annesini kaybettikten sonra da doğuştan bedensel engelli
olan ve yürüme zorluğu çeken kardeşinin bakımıyla ilgileniyor.
Kardeşinin yemeğini yediren, geceleri hastalandığında başında
bekleyen, çamaşırını yıkayan, banyosunu yaptıran Kelek, emeklilik
maaşı ve kardeşi için aldığı "evde bakım parası" ile ihtiyaçlarını
karşılıyor.
Evlerinde yatak, yorgan ve buzdolabından başka eşya bulunmayan
kardeşler, daha güzel bir evde yaşamanın hayalini kuruyor.
Annesinin 90 yaşın üzerinde hayatını kaybettiğini anlatan Kelek,
"Annem, babam öldü, bir tek yanımda engelli kardeşim kaldı. Önceden
annem, babam vardı onlar da yardımcı oluyordu. Annem yaşlanınca
kardeşime bakamaz oldu. Bu nedenle hem anneme hem de kardeşime
bakıyordum. 30 yıldır kardeşimin bütün ihtiyaçlarıyla ben
ilgileniyorum." dedi.
"Birbirimizden başka kimsemiz yok"
Kardeşi doğuştan engelli olduğu için bir iş yapamadığını dile
getiren Kelek, şunları kaydetti:
"Ona ben bakıyorum, çamaşırını yıkıyorum, yemeğini yapıyorum,
yatağını seriyorum, böyle birbirimizi idare ediyoruz. Yerinden
kalkamıyor, yatağına zor yatırıyorum, kaldırıyorum, gezdiriyorum.
Gece kalkarım üzerini örterim. Bazen rahatsızlanır, kalkarım biraz
dışarı çıkarıp hava aldırırım, böyle bakmaya çalışıyorum. Bakacak
başka kimsemiz yok. Eli ayağı oluyorum onun. Annesi gibi bakıyorum.
Bazen zorlanıyorum çünkü benim de yaşım ilerledi ama birbirimize
can şenliği oluyoruz. Birbirimizden başka kimsemiz yok."
Ağabey Kelek, yoksulluk yüzünden yuva kuramadığını, 2 yıl önce
emekli olabildiğini belirtti.
Evlerinin bakımsız olduğunu ve yaptırmaya ekonomik güçlerinin
yetmediğini aktaran Kelek, "Evin çatısı yok, yani toprak çatı,
yağmur yağınca akıyor. Param olsa önce başımızı sokacak güzel bir
ev yapma hayalim var." diye konuştu.
Masraflarının çok olmasından yakınan Kelek, "Çamaşırları elimde
yıkıyorum. Makine almaya gücüm yetmedi. Almak istiyorum ama
alamıyorum. İyi kötü elimde yıkıyorum, bazen kirli bazen temiz
oluyor, olduğu kadar üzerimize giyiniyoruz." ifadesini
kullandı.
"Ağabeyim hem elim kolum hem de annem, babam"
Kardeş Dursun Kelek de kendisine ağabeyinin baktığını, her
ihtiyacına yetişmeye çalıştığını anlatarak, "Ağabeyim, üzerimi
giydirir, çamaşırımı yıkar, çoraplarımı giydirir, yemeğimi yapar.
Bana anne gibi bakıyor, yardımcı oluyor. Ağabeyim benim hem elim
kolum hem de annem, babam. Ona çok teşekkür ediyorum." dedi.
Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.
Yorumlar