Eğitim Sen: MEB hafiyeciliği bırakıp asıl işini baksın
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Manavgat Şube Başkanı Bülent Irmak, Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) hafiyelik yaparak öğrenci, öğretmen ve velileri fişlemekten bir an önce vazgeçmesini istedi.
Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Manavgat Şube
Başkanı Bülent Irmak, Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) hafiyelik
yaparak öğrenci, öğretmen ve velileri fişlemekten bir an önce
vazgeçmesini istedi. Irmak, yaptığı açıklamada, MEB müfettişlerinin
Türkiye'nin çeşitli illerinde olduğu gibi Manavgat'ta da özel okul,
yurt ve dershanelerde sadece öğrencilerin sorgulamasıyla sınırlı
kalmayıp velileri de sorguya çekmesini kınadı.
Mahkemelerde şahitlikleri bile kabul edilmeyen çocukların yazılı
ifadeleri alınarak, okullarda siyasi propaganda ve hükümet
eleştirisi yapılıp yapılmadığı gibi akla ziyan sorular
yöneltilmesinin ülke eğitim ve öğretimi adına üzüntü verici
olduğunu belirten Irmak, Manavgat’ın bazı dershane ve okullarında
başlayan uygulamalara göre bakanlık müfettişleri öğrencilere ve
öğrenci velilerine yazılı ifade tutanağı doldurtup, imzalatmak
istemesinin ise hayret verici bir durum olduğunu kaydetti. Irmak,
"Müfettişlerin öğrencileri sorgu odaları gibi ayrı mekânlarda
sorgulayarak bilgi almak istemesi, hatta reşit olmayan çocukların
imzalı ifadelerinin alınmak istenmesi, siyasi iktidarın içine
düştüğü çaresizliğin göstergesidir. Benzer örneklerine ancak bütün
yetkilerin tek elde toplandığı, baskıcı otoriter rejimlerde
görebileceğimiz bu tür sorgulama yöntemleri ve fişleme girişimleri
ilk değildir. Ancak MEB'in Türkiye'nin dört bir yanında olduğu gibi
Manavgat'ta da çok sayıda öğrenci ve veliyi en temel hukuk
kurallarını, temel hak ve özgürlükleri ihlal eden bir şekilde
sorgulayarak fiilen istihbarat örgütü gibi hareket etmesi utanç
verici bir durumdur." dedi.
Irmak, son yıllarda belirgin bir şekilde artan, 17 Aralık rüşvet ve
yolsuzluk operasyonu sonrasında dizginlerinden boşanırcasına
yaygınlaşan antidemokratik uygulamalar, polis şiddeti ve siyasi
kadrolaşma girişimlerine ek olarak MEB'in MİT'e özenerek sorgulama
ve fişleme çabalarının siyasi iktidarın içine düştüğü çıkmazın
somut bir göstergesi olduğunu kaydetti. Hiçbir yasal dayanak ve
gerekçesi olmadığı gibi, tamamen toplumu baskı altına almak ve
eğitimi kendi çıkarları doğrultusunda biçimlendirdikleri
yetmiyormuş gibi öğrenci ve velileri de sindirmek amacıyla yapılan
bu tür istihbarat faaliyetlerinin Türkiye`deki egemen yönetim
zihniyetinin iç yüzünü açıkça gösterdiğini vurgulayan Irmak, "Milli
Eğitim Bakanlığı öğrencileri, öğretmenleri ve velilerimizi
fişlemeyi bir an önce bırakmalıdır. Eğitimin demokratikleştirilmesi
için gerekli adımları atmalıdır. Okullarda öğretmenlerin ve
öğrencilerin baskı altına alınmasına bir an önce son verilmelidir."
ifadesini kullandı. CİHAN
Yorumlar