Çocukta beyin gelişimi 3, vücut gelişimi ise 16 yaşında tamamlanıyor
Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Pediatrik Rehabilitasyon Birimi’nden Fizyoterapist Özcan Kalkan, çocukta 3 yaşında beyin gelişiminin, 16 yaşında ise vücut gelişiminin tamamlandığını söyledi.
Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Pediatrik Rehabilitasyon
Birimi’nden Fizyoterapist Özcan Kalkan, çocukta 3 yaşında beyin
gelişiminin, 16 yaşında ise vücut gelişiminin tamamlandığını
söyledi.
Bursa Kent Konseyi (BKK) Sağlık Çalışma Grubu, Türkiye
Fizyoterapistler Derneği Bursa Şubesi ve Acıbadem Hastanesi iş
birliğiyle ‘Çağdaş spastik çocuk tedavisi nasıl olmalı?’ konulu
panel düzenledi. Atatürk Kongre Kültür Merkezi (Merinos AKKM)
Hüdavendigar Salonu’ndaki programa, vatandaşlar ilgi gösterdi.
BKK Sağlık Çalışma Grubu Temsilcisi Dr. Can Başaran, yüzde 75’i
doğum öncesi, yüzde 15’i doğum sırasında, geri kalanı ise doğum
sonrasında ortaya çıkan serebral palsi hastalığı hakkında toplumu
bilinçlendirmek istediklerini söyledi. Hastalığı tedavi
edemediklerini, hastalığın sekerlerine ve sonrasında gelişen
sıkıntılarına yardımcı olmaya çalıştıklarını belirten Başaran,
programın 3 ana başlıkta yapıldığını ifade etti.
Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Beyin ve Sinir Cerrahisi
Bölümü’nden Prof. Dr. M. Memet Özek, yıllardır bu konuda ekip
olarak çalıştıklarını hatırlattı. Kas kıvamında belirli sertlik ve
buna bağlı hareket bozukluğuna spastiste denildiğini açıklayan
Prof. Dr. Özek, hamilelik, doğum sırasında ve yeni doğan döneminde
bir sebepten beyinde oluşan hasarın düzelmediğini, kötüye de
gitmediğini anlatarak, sadece hasarın ortaya çıkardığı sıkıntıyla
uğraştıklarını aktardı.
Dr. Özbek, gebelik sırasında annedeki enfeksiyon, doğumda çocuğa
kordon dolanması, doğum sonrası çocuğun havale geçirmesi,
enfeksiyonu, kan şekerinin düşmesi gibi fark edilen veya fark
edilmeyen durumların spastiste yol açtığını dile getirdi. Çocuğun
boyu uzadıkça spastik kasların normal kaslar kadar uzayamadığını,
zamanla da hareketlerin kısıtlandığını söyleyen Özek, “Yaş
ilerledikçe eklemlerde çıkma olabilir. Kalça çıkığı birinci
sıkıntıdır. Çocuk ergenlik çağına gelince de ağrılar baş gösterir.
Ailelere de büyük bir yük binmiş olur. Birinci mesajımız, tedaviye
erken başlanmalıdır. Çocuğun spastiste sergileyeceğini düşündüğümüz
an tedaviye başlamalıyız. Gerekirse kuvözün içindeki 200 gramlık
bebekte bile başlanmalı. Kalçalar çıkmış, herşey donunca buna
yapacak bir şey yok. Biz de sihirbaz değiliz.” dedi.
Görüntülü örneklerle bilgi veren Prof. Dr. Özek, erken
fizyoterapiye başlandığında ölmüş hücrelerin vazifesinin, ona komşu
olan yaşayan hücreler tarafından öğrenilebileceğini ve
üstlenebileceğini anlattı. Bir sonraki aşamada spastisteyi çözmeye
yönelik çocuk beyin cerrahisi girişimlerinin, bu da fayda
vermediğinde kas, iskelet sıkıntıları ortaya çıktığında devreye
ortopedik girişimlerin gireceğini söyleyen Özek, işin bir ekip işi
olduğunu, değişik branşlardaki insanların bir araya gelerek hastayı
aynı anda tedavi etmesi gerektiğini dile getirdi. Beyin gelişiminin
yüzde 90’ının bir yaşın sonunda bittiğini ifade eden Özek,
rehabilitasyon için ilk bir yaşın altın değerinde olduğunu anlattı.
Doktorlara da tavsiyede bulanan Özek, rehabilitasyona başlanmadan
önce beyin MR’ı çektirilip hasarın düzeyinin saptanmasını
istedi.
Acıbadem Kozyatağı Hastanesi Pediatrik Rehabilitasyon Birimi’nden
Fizyoterapist Özcan Kalkan ise hamilelik ve doğum normal geçtiğinde
çocuğun önce yüzüstü yatıp ön kollar üzerinde durduğunu, ardından
sürünmeye ve sonrasında yürümeye başladığını aktaran Kalkan, 3
yaşında beyin gelişiminin, 16 yaşında ise vücut gelişiminin
tamamlandığını söyledi. Hamilelik, doğum ve doğum sonrasında bir
sıkıntı olduğunda seyrin tamamen değiştiğini belirten Kalkan,
görüntülü örnekler sunarak bir yaşında ayak bilekleri, kalça ve
dizlerde spastistenin net görüldüğünü, 3 yaşında tablonun
oturduğunu, ergenlik döneminde de yapısal sıkıntılar görüldüğünü
belirtti. Bu döneme kadar gerekli tedavi yapılmadığında
iyileşebilecek çocukların 16-17 yaşından sonra tekerlekli
sandalyeye mahkum olduğunu dile getiren Kalkan, “0 -1 yaş
arasındaki bu tür çocuklarda sadece fizyoterapi uyguluyoruz. Beynin
gelişimini sağlamaya çalışıyoruz. 1 -3 yaş arasında ek olarak
botoks uygulamasından yararlanıyoruz. 3 -16 yaş arasında çok sayıda
spastik cerrahi uygulama ve ortopedik girişimler var. Kasılma olan
kasa hareketi öğretebilirsek, bükme ve eğme hareketini beyin kendi
emredebilirse tedaviyi yapmış oluruz. Bu da beynin şekil
değiştirmesiyle oluyor. Bu noktada çocuğu hareket ettirmeye ihtiyaç
duyuyoruz. Böylece yapının bozulma ihtimali kalmıyor. Bir aylık
olan çocuklarda yoğun rehabilitasyon uyguluyoruz. O zaman
zekalarında da belirgin gelişim oluyor.” diye konuştu.
Hareketlerin nasıl çalıştırılacağını da uygulamalı gösteren Kalkan,
fizyoterapi seansları dışında evde ailelerin de hareketleri
uygulaması gerektiğinin altını çizdi. Gövde egzersizlerinin ve
çalıştırılmasının önemli faktörlerden olduğunu söyleyen Kalkan,
uyguladıkları tedavi yöntemlerini anlattı. CİHAN
Yorumlar