Çocuklarda erken göz muayenesi önemli!
Memorial Şişli Göz Merkezi’nden Prof. Dr. Dilek Erkan, çocuklar gözlerindeki şikayetleri tam olarak anlayamadıkları için bunu vücut dilleri ya da davranışları ile ifade ettiğini belirterek erken muayenenin önemli olduğunu söyledi.
Memorial Şişli Göz Merkezi’nden Prof. Dr. Dilek Erkan, çocuklar
gözlerindeki şikayetleri tam olarak anlayamadıkları için bunu vücut
dilleri ya da davranışları ile ifade ettiğini belirterek erken
muayenenin önemli olduğunu söyledi. Erkan, "Çocuğunuzun;
televizyona ve sınıfta tahtaya çok yaklaşması, okurken satır
kaçırma ve parmakla takip etmesi, kitap ve defterini yüzüne çok
yaklaştırıyorsa, gözlerini sık sık ovuşturması gibi belirtiler göz
bozukluğu olduğu anlamına gelebilir." dedi.
Prof. Dr. Dilek Erkan, çocuklarda göz şikayetlerinin okul
başarısını olumsuz etkilediğini belirterek, düzenli göz
kontrollerinin önemi hakkında bilgi verdi.
Her 4 öğrenciden 1’inde görme problemi yaşandığını belirten Prof.
Dr Erkan, "Yapılan araştırmalar okul öncesi çağdaki çocukların %5
inde, okul çağındaki çocukların ise %25 inde görme problemi
olduğunu ortaya koymaktadır. Yani okula giden her 4 çocuktan
birinde değişik derecelerde görme problemi mevcuttur. Şaşılık ve
göz kapağında düşüklük gibi dışarıdan bakıldığında fark edilen göz
problemleri dışındaki sorunlar ancak göz hekimi tarafından
yapılacak detaylı bir göz muayenesi ile anlaşılabilecektir.
Çocuklarda erken yaşta saptanan görme problemlerinin tedavisi hem
daha kolay hem de daha başarılı olmaktadır." diye konuştu.
Göz tembelliğinin kalıcı görme kaybına neden olabilir diyen Prof.
Dr. Ekan, "En önemli görme sorunlarından biri olan göz tembelliği
ancak erken yaşlarda tanı konduğunda önlenebilir ve tedavi
edilebilir bir durumdur. Göz tembelliğine yol açan başlıca
durumlar; düzeltilmemiş yüksek kırma kusurları, iki göz arasındaki
kırma kusurlarının derecelerinin farklı olması ve şaşılıktır. Göz
tembelliği zamanında tedavi edilmediğinde ileri yaşlarda telafisi
mümkün olmayan kalıcı görme kaybı ile sonuçlanır." ifadelerini
kullandı.
Prof. Dr. Dilek Erkan, göz bozukluklarının okul başarısını olumsuz
etkilediğini belirterek şunları söyledi: "Sağlıklı ve iyi gören
gözler çocuğun gelişiminde ve okul başarısında büyük öneme
sahiptir. Görme bozukluğu çocuğun okul başarısının yanı sıra; vücut
ve denge gelişimi, algılama, iletişim becerileri ve sosyal gelişimi
de olumsuz yönde etkileyebilecek ciddi bir durumdur. Anne-babalar
ve öğretmenler okul çağındaki çocuklarda görme bozukluğunun
belirtisi olabilecek sınıf tahtasında yazılanları göremeyip çok
yaklaşma, kitap veya defteri göze çok yakın tutma, kitap okurken
satırları parmakla takip etme, daha iyi görebilmek için gözleri
kaydırma ya da başa pozisyon verme, gözleri sık sık ovuşturma veya
kaşıma, ışık hassasiyeti, gözde aşırı sulanma, ödev yapmaktan ya da
uzağı görmeyi gerektiren spor ve benzeri faaliyetlerden kaçınma,
baş ağrısı ile göz yorgunluğundan yakınma, bilgisayarın gözlerini
ağrıtmasından şikayet etme ve okul başarısında düşme gibi
durumlarda çocuğun mutlaka göz muayenesinden geçirilmesini
sağlamalıdırlar."
Okul çağındaki çocuklarda en sık rastlanan göz bozukluğunun kırma
kusurları olduğunu belirten Prof Erkan. "Kırma kusurları miyopi,
hipermetropi ya da astigmatizma şeklinde olabilir. Miyoplar uzağı
göremezken; hipermetroplar uzağı nispeten iyi görür ama yakında
çabuk yorulur ve zorlanırlar. Astigmatizmada ise uzakta ve yakında
bakılan cisim değişik derecelerde bulanık ya da gölgeli gibi
görülür. Bunlardan en kolay fark edileni miyopidir. Çocuklar ya
uzağı göremediklerini ifade ederler ya da aile veya öğretmen
çocuğun televizyon ya da tahtaya çok yaklaşması, gözlerini kısarak
bakması gibi davranışlardan kolayca şüphelenebilir. Gözlüğe en
kolay ve çabuk alışan hasta grubu da miyoplardır. Buna karşılık
hipermetroplarda çoğu zaman bulanık görme şikayeti ortaya çıkmaz.
Özellikle çocuklar normalde cisimler gözümüze yaklaştıkça devreye
giren ve o yaşlarda çok güçlü olan uyum kapasitelerini devreye
sokarak çok yüksek olmadıkça hipermetropilerine rağmen görme
noktalarına cisimlerin görüntülerini net olarak düşürebilirler.
Ancak bu durum uyum kapasitelerini zorlamayla gerçekleşmektedir. Bu
hastalar yakını görememekten çok uyum yapmayı sağlayan göz
kaslarındaki sürekli kasılma sonucu ortaya çıkan; göz ağrısı, baş
ağrısı, gözlerde çabuk yorulma-zorlanma, sulanma-kızarma ve bazen
de içe kayma gibi şikayetlerle doktora başvururlar. Verilecek
gözlük ile çocuk uyum kapasitesini zorlamaya gerek kalmadan net
görebilecek ve şikayetleri ortadan kalkacaktır. Göz doktoru kırma
kusuru varlığında; çocuğun yaşı, görme keskinliği, şaşılık varlığı,
kırma kusurunun derecesi ve göz tembelliği riski gibi çeşitli
faktörleri dikkate alarak ne zaman ve ne güçte gözlük vereceğine
her bir hasta için yapacağı değerlendirmeye göre gözlük tedavisi
verir." dedi.
Çocuklarda düzenli göz muayenesinin çok önemli olduğnu açıklayan
Prof. Dr. Dilek Erkan, "Her yaştaki çocuğa göz muayenesi
yapılabilir. Herhangi bir belirti ya da şikayet olmasa bile her
çocuğa hayatın ilk 6 ayında (en geç ilk 1 yılda), 3 yaş civarında
ve okul öncesi dönemde göz muayenesi yapılması önerilmektedir. Okul
çağındaki çocuklar ise herhangi bir sorunları yoksa 2 yılda bir,
saptanmış bir göz problemleri varsa en geç yılda bir kez ya da göz
doktorunun önerisi doğrultusunda daha sık olarak göz kontrolünden
geçirilmelidir." diye konuştu.
CİHAN
Yorumlar