Çetinsaya: Yeni üniversite sınavıyla ilgili henüz bir model ve karar yok
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Gökhan Çetinsaya, yükseköğretim giriş sistemi için dünyadaki farklı modeller, Türkiye’de çeşitli sorunlara çözüm olarak önerilmiş farklı projelerin tartışıldığını, ancak henüz somutlaşmış bir modelin bulunmadığını ifade.
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Gökhan Çetinsaya,
yükseköğretim giriş sistemi için dünyadaki farklı modeller,
Türkiye’de çeşitli sorunlara çözüm olarak önerilmiş farklı
projelerin tartışıldığını, ancak henüz somutlaşmış bir modelin
bulunmadığını ifade etti. Çetinsaya, çalışmaların devam ettiğini
kaydetti.
karar bulunmamakta. Çalışmalar devam ediyor.” dedi.
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ‘Türkiye Yükseköğretim
Meclis Toplantısı’ TOBB Sosyal Tesisleri'nde düzenlendi.
Toplantıya; Türkiye Yükseköğretim Meclisi Başkanı Bekir Okan, TOBB
Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, YÖK Başkanı Prof. Dr. Gökhan
Çetinsaya ve vakıf üniversiteleri temsilcileri katıldı.
TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, vakıf üniversitelerin
sorunlarına YÖK başkanı ve kurul üyeleri ile çözüm arayacaklarını
söyledi. YÖK’te yeni kanun için çok kapsamlı çalışmalar yaptığını,
tarafların hepsi ile ayrı ayrı görüşerek görüşleri topladığını
belirten Hisarcıklıoğlu, “YÖK’ün 2013 başında ortaya çıkan
taslağını Milli Eğitim Bakanlığı'na sunduğunu biliyoruz. Ama o
günden sonra yeni kanundan bir ses çıkmadı.” diye konuştu. Taslağın
gördükleri haliyle anayasa değişikliğini gerekli kıldığını kaydeden
Hisarcıklıoğlu, “Belki bu sebeple taslak halen yasalaşmadı. Yasa
yapma süreci kolay bir süreç değil, biz de bunun farkındayız. Ancak
hem üniversite sistemimizin hem de vakıf üniversitelerinin
sorunları artarak devam ediyor. Üniversitelerimizin karşılaştığı
sorunlar doğrudan öğrencilerimize yansımaktadır. Sorunlarımızı ne
kadar kısa sürede çözebilirsek o kadar karlı çıkarız. Bu sebeple
vakıf üniversitelerinin temsilcileri olarak bizler en azından yeni
kanun yasası çıkana kadar vakıf üniversitelerini rahatlatacak bazı
önlemler alınmasını rica ediyoruz.” şeklinde konuştu.
ÇETİNSAYA'NIN YENİ SINAV SİSTEMİ DEĞERLENDİRMESİ
YÖK Başkanı Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya ise yükseköğretim sistemi
önünde niteliksel büyüme, nitelikli öğretim üyesi yetiştirme ve
uluslararasılaşmak olmak üzere 3 hedefleri bulunduğunu söyledi.
Yeni sınav sistemi tartışmalarının son günlerde kamuoyunda
tartışıldığını belirten Çetinsaya, şunları ifade etti: “Hepimizin
bildiği gibi 2012 yılında Bilim Teknoloji Yüksek Kurulu’nda (BTYK)
alınan 2014 yılı sonuna kadar yükseköğretim giriş sisteminde yeni
çalışmalar yapılması yönünde bir karar var. Bu, toplumdan gelen,
öğrencilerden gelen bir takım eleştiriler ve çözüm önerileri
üzerinde çalışmalar yapmayı içeriyor. Burada her farklı model,
dünyadaki farklı modeller Türkiye’de çeşitli sorunlara çözüm olarak
önerilmiş farklı projeler ayrı ayrı tartışılıyor. Sınavların yılda
birkaç kez yapılması, öğrencilerdeki stresi azaltabilmek için
hayatın 180 dakikadan ibaret olmadığı yönündeki eleştirilerine bir
çözüm getirebilmek için test yerine bazı soruların açık uçlu olup
olamayacağı başka bir tartışma, imtihanların dijital ortamlarda
yapılıp yapılmayacağı başka bir tartışma meselesi. Aynı şekilde
öğrencilerin lisedeki yaşamları boyunca yaptıkları spor, kültürel
ve sosyal sorumluluk projelerinin onların nihai puanlarında bir
etkisinin olup olmayacağı yönünde bütün bu konular ayrı ayrı
uzmanlarca değerlendiriliyor ve tartışılıyor. Ama şunu açıklıkla
ifade etmek isterim ki henüz somutlaşmış bilimsel altyapısı
oluşturulmuş karar düzeyine yahut politika düzeyine getirilmiş bir
teklif, bir model yahut bir karar bulunmamakta. BTYK kararı herkes
için belirleyicidir ve bu konudaki çalışmalar devam
etmektedir.”
Çetinsaya, 6111 Sayılı Yasa'nın 44. Maddesi ile ilgili bazı basın
organlarında haberlerin yer aldığını ifade ederek, “6111 Sayılı
Yasa'nın 44. Maddesi ile öğrencilerin öğrencilik süreli ile ilgili
düzenleme yapıldı. Görev başladıktan sonra 2011 sonu 2012 başından
itibaren vakıf ve devlet üniversiteleri ile sayısız çayıştaylar,
beyin fırtınaları ve bölge toplantıları yaptık. Öğretim üyeleri ve
öğrencilerle, dekanlarla ve enstitü müdürleri ile toplandık. Bütün
bu toplantılarda ortaya çıkan meseleleri ayrı ayrı masaya yatırıp
tartışıyoruz.” diye konuştu.
"ÖĞRENCİLİĞİN SONLANDIRILMASI HENÜZ NİHAİ AŞAMAYA GELMEDİ"
Öğrenciliğin sonlandırılamaması konusunun, birçok açıdan yaptıkları
beyin fırtınaları ve tartışmalarında karşılarına geldiğini kaydeden
Çetinsaya, “6111 Sayılı Kanun'un 44. Maddesi'nin ilk halinde
öğrencilik süreleri mali esaslarla düzenlenmişti. Fakat
hükümetimizin harçları kaldırması kararından sonra bu konuda bir
boşluk doğdu. Bu boşluğun doldurması için bir çalışma yapılmalı.
Mali esaslar ortadan kalkınca harçların kaldırılması ile birlikte
üniversitelerin planlama yapamama gibi bir durumları ortaya çıktı.
Buna yönelik olarak bir çalışma yürütülüyor. Özellikle fen
bilimleri ve sosyal bilimler enstitülerinde önemli sorunlar
yansıtılıyor bizlere. Özellikle yüksek lisans ve doktora eğitiminde
öğrenciliğin bitmemesi giderek öğretim üyeleri üzerinde ve
enstitüler üzerinde tez yükünü artırıyor ve giderek sağlıklı bir
lisansüstü yapılması önünde sorunlar oluşturabiliyor. Aynı şekilde
birçok üniversitemizde şöyle bir sorunla karşılaşmaya başladık.
Üniversitenin kağıt üzerinde 71 bin öğrencisi var ama o sene 51 bin
öğrenci ders seçiyor. Üniversitelerin sınıf planlamalarından ders
planlamalarına öğretim üyesi planlamalarına kadar birçok sorunla
karşılaşmalarına sebep oluyor. Aynı şekilde öğrenci motivasyonunun
kaybolduğu öğrencilerin nasıl olsa bir gün mezun olurum
gerekçesiyle öğrenciliklerini uzatma eğilimine girdikleri, bu da
sosyal bakımdan toplumsal bakımdan sorunlara yol açabileceği
konusunda bize ulaşan öneriler ve talepler bulunuyor. Ayrıca,
istatistik meselesi de önemli. Uluslararası kuruluşlarda
istatistiklerimiz tartışılmaya başlandı. Gerçek öğrenci sayılarımız
dolayısıyla, özellikle açıköğretimde başka olmak üzere aktif ve
pasif öğrencilerin analiz edilmesinde uluslararası ve ulusal
istatistiklerde yer almasında bir netliğe kavuşmalıyız. Bütün bu
gerekçelerle doğrudur, bizde ön fikirler olarak bir takım
komisyonlarda ön çalışma olarak bir takım çalışmalar yapılıyor.
Henüz nihai bir aşamaya gelinmedi ve herhangi bir karar yoktur. Şu
an komisyonlarda düşünce ve ön çalışma safhasında ilerlemekte.”
şeklinde konuştu.
CİHAN
Yorumlar