Betona karşı savaşan bitkiler

Şehirlerde yaşayanlar, sürekli otomobil, otobüs ve inşaat sesleriyle körleşen medeniyette doğanın kendini yenileme becerisini gözardı ediyor.

Google Haberlere Abone ol
Betona karşı savaşan bitkiler

Sonhaberler | Haber Merkezi 

Şehirlerin, şiddetli rüzgarlar, sel, dolu,yağmur ve fırtına gibi doğa savaşçılarına karşı hiç bitmeyen mücadelesinde aslında tabiatın onları bir anda moloz yığını haline getirebilecek gücü olduğunu neredeyse hiç kavrayamıyoruz.

Bütün bu güçlerin arasında bitkiler cephede savaşanlardır; onlar doğanın canlı yıkım ekibidir. 

Vejetasyon (Birbirine benzeyen ve birarada toplanan bitkiler topluluğu) saldırısına tanık olmak için en iyi yerler tropikal şehirlerdir. 

Örneğin, San Jose, Kosta Rika'da, yakındaki ormanlardan gelen işgalci bitkiler, çatlaklar, oluklar, çan kuleleri, heykeller ve terk edilmiş otomobiller gibi garip yerlerde boy gösteriyor.


Bu tür bitkilere yapı bitkileri adı verilir. En yaygın bitki saldırısı havadan gelenlerdir.

Hava, dünyanın dört bir yanındaki paraşütçüler gibi rüzgar akıntılarında dolaşan mikroskopik yosunların ve mantarların hücreleri ile doludur. 

Örneğin, yosun sporları, Yeni Zelanda'da havaya yükselip rüzgar yardımıyla And dağlarına inebilir. Diğer bitkiler ise kuşların tüyleri üzerinde gezinir veya hayvanların kürkü veya ayakkabı tabanları üzerinde yerden yere dolaşırlar.

Quinta Regaleira Sarayı'nda bahçe, Sintra, Portekiz. 

Genellikle ilk gelen bitki örtüsü mavi-yeşil yosunlardır. Besin maddeleri bir film şeklinde yüzeye sarılarak, eğreltiotu gibi daha büyük türler için çorak yüzeyler hazırlarlar. Kök bölgeleri toz ve artıkları yakalar. Bitkiler, camdan sıvaya kadar her konuda dayanak bulabilir. Bu "yeşil nöbet" mantarlar ve likenlerin, bir yüzeyi kimyasallarla eriterek besinler elde etmesi ile güçlenir. 

Bir bitkinin en yıkıcı silahı köküdür. Bunlar mikroskobik çatlaklara doğru yol buluyor, tuğlaları ayıran ve beton ve tezgahı kaldıran muazzam hidrolik kuvvetler geliştiriyorlar. Zaman içinde, terk edilmiş binaları devirerek parçalarına ayrıştırıyor. 


Kentsel oluşum, bitkiler için sayısız imkân sağlar. Yapı yüzeylerinde, "çatlak florası" adı verilen özel eğrelti otları ve çimler için nişler bulunur. Kaldırımlar yosunları ve otları barındırmaktadır. Yollar ve demiryolu yatakları, devedikeni ve mantarlarla asfalta doğru yavaş yavaş saldırı altındadır. 

Goldenrod isimli yol kenarı bitkileri, beş yıl içinde eski bir fabrika alanını tarla haline getirebilir. 


Maya Piramitleri, Tikal, Guatemala 

Bitkiler, binlerce yıldır kendi ıslah savaşlarını yürüttü. Bitkilerin betonlaşmaya karşı yürüttükleri eski savaş örnekleri Güneydoğu Asya ve Orta ve Güney Amerika'daki bakir ormanlarda görülüyor.

Bu tropikal görüntünün altında bir zamanlar büyük ihtimalle medeniyetler olduğunu tahmin edebiliyoruz. Bugün, çoğu tropikal ormanın 40 yıldan az bir sürede yok olacağı tahmin edilirken, bu tür bulgular, ormanların güçlü ve dirençli olduğunu hatırlatıyor. Ormanların modern insanın saldırısına ve onun teknolojisine dayanabileceklerini gösteriyor. 

Yorumlar