Adli Tıp'tan açıklama

Adli Tıp Kurumu Başkanlığı, Gaziantep'te yaşanan terör saldırısında hayatını kaybeden çocuğun cenazesine ilişkin haberleri yalanladı.

Adli Tıp Kurumu Başkanlığından yapılan yazılı açıklamada, bazı basın yayın organlarında "Anne haklı çıktı", "25 numaralı cesette büyük DNA skandalı" başlıklarıyla yer alan haberlerin gerçeği yansıtmadığı belirtildi.

Gaziantep'te 20 Ağustos 2016'daki terör saldırısında hayatını kaybeden vatandaşların kimlik tespit ve otopsi işlemlerinin Adli Tıp Kurumu Gaziantep Adli Tıp Şube Müdürlüğünde yapıldığının ifade edildiği açıklamada, fiziksel kimliklendirme ile kimliği tespit edilemeyen cenazelerin DNA karşılaştırma işlemlerinin ise İstanbul Biyoloji İhtisas Dairesi'nce yürütüldüğü kaydedildi.

Yapılan DNA karşılaştırma çalışmaları neticesinde habere konu 25 nolu cenazenin Emine Ayhan'ın çocuğu olduğunun tespit edildiğine işaret edilen açıklamada, ailenin fiziksel olarak çocuklarına benzetemediği ve çocukları olamayacağına dair şüphelerinin bildirilmesi üzerine çocuktan alınan yeni örnek ile anne ve babaya ait biyolojik örneklerin incelenmeye gönderildiği bildirildi.

Yapılan DNA karşılaştırma işlemlerinin tekrarlandığı, aynı sonuçların alındığı belirtilen açıklamada, "25 nolu cenazenin Emine Ayhan ve Sıddık Ayhan'ın müşterek çocukları olduğu bir kez daha tespit edildi" ifadelerine yer verildi.

"İddialar gerçeği yansıtmamaktadır"

Ayrıca anne ve babanın DNA örneklerinin diğer cenazelere ait DNA örnekleriyle de karşılaştırılarak herhangi bir karışıklığın olmadığının da teyit edildiği vurgulanan açıklamada, ailenin ısrarla çocukları olmadığını iddia etmeleri üzerine 25 nolu cenazenin kimsesizler mezarlığına defnedildiğinin öğrenildiği aktarıldı.

Açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Ailenin ısrarla 25 nolu cenazeyi kabul etmemesi üzerine Gaziantep Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan görüşmeler neticesinde örneklerin yeniden alınarak başka bir laboratuvarda analiz edilmesi kararına varılmış, Ankara Grup Başkanlığımızdan uzman ekip örnekleri bizzat almak üzere görevlendirilmiştir. Önceki raporlarımızda ailenin çocuğu olduğunu tespit ettiğimiz ve bildirdiğimiz 25 nolu cenazenin defnedildiği mezarda yapılan feth-i kabir işlemi sonrası alınan örnekler ile anne ve babaya ait örneklerin Ankara Biyoloji İhtisas Dairesinde yapılan DNA karşılaştırma çalışmalarında da aynı sonuç elde edilmiş ve İstanbul Biyoloji İhtisas Dairesi’nin sonuçları teyit edilmiştir.

Bahse konu haberlerde ifade edilenin aksine, feth-i kabir yapılan cenaze farklı bir cenaze olmayıp, Adli Tıp Kurumu tarafından ilk tespitlerde ailenin çocuğu olarak tespit edilen, ailenin ısrarla kabul etmemesi üzerine defnedilmiş olan 25 nolu cenazedir. Haberde iddia edildiği gibi '25 numaralı ceset Suriyeli bir çocuğa ait olabilir' iddiaları da gerçeği yansıtmamaktadır."