İki kez tüp bebek deneyen ve bu uğurda yüzüklerini bile satan Necla
ve Nezir Kara, tam umutlarını yitirdikleri noktada Esenyurt
Belediyesi'nin maddi durumu iyi olmayanlara sunduğu tüp bebek
yardımı sayesinde 11 yılın sonunda çocuk sahibi oldu.
Necla ve Nezir Kara, 11 yıllık bebek hasretlerini, tedavi
süreçlerini, bebeklerini kucaklarına alınca yaşadıkları mutluluğu
anlattı.
Çift, evliliklerinin ilk yılında bebeklerinin olmamasını normal
karşıladıklarını, fakat bir süre sonra bu durumun kendilerini
mutsuz ettiğini dile getirdi.
Nezir Kaya, üç sene bebek bekledikten sonra çevrelerinin de
ısrarıyla doktora gittiklerini anlatarak, "Böyle bir etiketin
(kısır) insanın üzerine yapışması gerçekten çok zor bir şey."
dedi.
Tedaviye başlamanın kendisi için çok zor olduğunu aktaran Nezir
Kaya, normal yolla bebek sahibi olmalarının imkansız olduğunu
öğrendikten sonra tüp bebek yöntemine başvurmak zorunda
kaldıklarını söyledi.
Kara çifti, bu uğurda tüm olanaklarını harcadıklarını kaydederken,
Nezir Kara, "Çocuk sahibi olabilmek için eşimin nişan yüzüğünü bile
sattık. İkinci deneme için ümitlerimiz kırıldı." diye konuştu.
"Allah bir gün verecek"
İlk denemenin ardından bir süre bekleyen çift, bebek sahibi olmak
için ikinci kez tedaviyi denemeye karar verdi.
Necla Kara, bu süreçte çok zor şartlarda yaşadıklarını ifade
ederek, o günleri "Hatta 4 sene boyunca evde doğalgaz bile
kullanmadık. Eşimin sabit bir işi yoktu. Bu yüzden hem idare etmek
hem de artan parayı tedaviye harcamak zorundaydık." sözleriyle
anlattı.
İkinci denemeyi İstanbul Üniversitesi Çapa Tıp Fakültesi'nde
gerçekleştirdiklerini ama bunun da hüsranla sonlandığını aktaran
Necla Kara, duygularını şöyle dile getirdi:
"Artık eşimle konuşmuyorduk bile, birbirimizden iyice
uzaklaşmıştık. Sokakta kadınları çocuklarıyla oynarken, onları
okula götürürken görünce moralim bozuluyordu ama bu kadar yıl
boyunca bir kez bile ağlamadım. 'Allah bir gün verecek.' dedim.
Bebeğim olsun diye nişan yüzüğümü bile bozdurduk. Şimdi yüzüksüzüm,
yeter ki bebeğim olsun."
"Psikolojimiz bozuldu"
Nezir Kara, ikinci denemenin de olumsuz sonuçlanmasının kendilerini
çok üzdüğünü, hatta psikolojilerinin bozulduğunu belirterek, şöyle
devam etti:
"Eşim Esenyurt Belediyesi'nin çocuğu olmayanlara tüp bebek yardımı
yaptığını duymuş. Konuyu bana da anlattı. Ama ben şimdiye kadar
yaşadıklarımız nedeniyle hem isteksizdim hem de bu kadar pahalı bir
tedaviyi belediyenin karşılamasının mümkün olamayacağını
düşünüyordum. Eşime inanmamıştım."
Necla Kara ise belediyeye yaptığı başvuruya ilişkin süreci şöyle
anlattı:
"Bir gün Esenyurt Belediyesi'nin maddi durumu iyi olmayanlara tüp
bebek yardımı yaptığını duydum. Merak edip araştırdım ve başvurduk.
Kısa süre sonra bizi belediyeye çağırdılar. Eşimin sigortası
olmadığı için devletin sunduğu tüp bebek yardımından
faydalanamayacağımızı ama konuyu belediye başkanına aktaracaklarını
söylediler. Maddi durumumuzu araştıran belediye, bu yardımdan
faydalanabilmemiz için bizi tekrar çağırdı. Kendilerinin inandığı
ve güvendiği doktorlara yönlendirdiler. Belediyemiz tüm masrafımızı
karşıladı ve yeniden tedaviye başlamış olduk."
"Gözün aydın baba oluyorsun"
Nezir Kara, eşinin anne olmayı çok istediğini anlatarak,
tedavilerin ve denemelerin kendisini yorduğunu söyledi.
Bu durumun sosyal hayatını da etkilediğini kaydeden Nezir Kara,
"Akraba ziyaretleri yapmıyordum. Eve kimse gelsin istemiyordum.
Adeta insanlara düşman olmuştum. Çocuk sesine katlanamıyordum.
'Neden dışarı çıkmıyoruz?' diye soran eşime 'Çocuğumuz yok.'
diyordum. Eğer eşimin ısrarı olmasa bugünleri göremezdik." diye
konuştu.
Eşi işteyken evlerinin yakınındaki sağlık ocağına gittiğini dile
getiren Necla Kara, hamile olduğunu öğrendiği anı şöyle
aktardı:
"Tahlil yaptırdım. Tahlil sonucu hamile olduğum söylendi. Çok mutlu
oldum ama aynı zamanda hala inanamıyordum da. Eşimi arayarak durumu
anlattım. Tahlil sonuçlarını yollamamı istedi."
Baba adayı Nezir Kara ise çalıştığı sırada eşinin kendisini
aradığını ve müjdeli haberi verdiğini belirtti.
Eşinin "Gözün aydın, baba oluyorsun." haberi üzerine kulaklarına
inanamadığını dile getiren Nezir Kara, "Heyecandan elim ayağım
titriyordu. Hemen doktorumuzu aradım ve tahlil sonuçlarını ona
gönderdim. Bana 'Eşiniz gebe, hayırlı olsun.' deyince heyecanım
ikiye katlandı. Hemen eve giderek eşimi doktora götürdüm ve bu
durumdan tamamen emin olduk." dedi.
Hamileliğinin kilo almak dışında kendisini çok zorlamadığını
belirten Necla Kara ise bebeğini kucağına aldığı zaman bütün bu
yaşananları unutacağını kaydetti.
Beklenen misafir geldi
11 yıllık bebek hasretleri sona eren Kara çifti, doğumdan kısa
zaman sonra da mutluluklarını ve duygularını paylaştı.
Baba Nezir Kara, kızlarının ramazanın birinci günü dünyaya
geldiğini aktararak, "Kızımız şimdi 4 aylık oldu. Onu görmek için
işten erken çıkmaya çalışıyor, adeta dakikaları sayıyorum. Günde
4-5 kere eşimi arayarak 'Kızım nasıl? Sağlığı yerinde mi?' diye
soruyorum. Onu çok seviyorum." dedi.
Nezir Kara, babalığın çok güzel bir duygu olduğunu ifade ederek,
amcası vefat ettiğinde gözünden tek damla yaş gelmediğini ama kızı
doğduğunda çok ağladığını dile getirdi.
Anne Necla Kara ise bebekten sonra eşi Nezir Kara'daki değişimi
"Eşim eve bağlandı, artık işten erken geliyor, kızını seviyor ama
beni sevmiyor. Ben çok kıskanıyorum." sözleriyle anlattı.
Necla Kara, kızlarına "Melis Ada" adını verdiklerini, bebeğin eşi
ve kendisini birbirlerine daha fazla bağladığını ve artık tam bir
aile olduklarını vurguladı.
Allah'tan çocuk hasreti çekenlere yardım etmesi için dua eden Nezir
Kara, bu süreçte kendilerine yardımda bulunanlara teşekkür
etti.
Nezir Kara ise şimdi ihtiyacı olan tek şeyin sabit ve sürekli bir
iş olduğunu sözlerine ekledi.
Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.
Yorumlar