'Başı kesilen asker dirildi(!)' basına konuştu

Kara propaganda yapılarak 'askerin başı kesildi' iddiasıyla fotoğrafları sosyal medyada kullanılan vatandaş konuştu.

Google Haberlere Abone ol
'Başı kesilen asker dirildi(!)' basına konuştu
Sosyal medyada "Başı kesilerek katledilen askerimiz, vatanımızın evladı. Yüzündeki o gülüşe bakmaya utanıyorum ben. Bu ana kuzusuna kıyanlar hesap vermeli" denilerek fotoğrafı paylaşılan Burak Salıvermez, hakkında çıkan haberlerin yalan olduğunu belirterek tepki gösterdi.

Öldürüldüğü idda edilen Salıvermez, olup bitenlerden büyük üzüntü duyduğunu söyledi.
Salıvermez, 1993 Bahçelievler doğumlu olduğunu, Avcılar'da yaşadığını ve 2013'te Şanlıurfa'nın Siverek ilçesinde askerliğini yaptıktan sonra 2014'te terhis olduğunu anlatarak, "Beni bir günde öldürdüler. İşte sapa sağlamım." dedi.

Bazı sosyal medya kullanıcılarının paylaştığı fotoğrafı alıp "İşte kafası kesilen askerimiz" ibarelerini yazdıklarını dile getiren Salıvermez, "Bu tür haberler kesinlikle yalandır. Fotoğrafı paylaşılan kişi benim. Ölmedim, öldürülmedim, kafam kesilmedi. Sağ salim İstanbul Avcılar'da yaşıyorum. Şimdi birileri o paylaşılan fotoğrafın bana ait olmadığını da savunabilirler. Kafası kesildiği iddia edilen kişi benim. Bunu her şekilde ispatlayabilirim" diye konuştu.



Burak Salıvermez, bu paylaşımların hem kendisini hem de ailesini üzdüğünü belirterek, şunları kaydetti: "Yalan haberlerle benim ve ailemin hayatını perişan ettiler. Ailem ve arkadaşlarım hala şokta. Annem, babaannem, amcam, halam kısaca bütün akrabalarım perişan oldu. Birileri dezenformasyon amaçlı olarak fotoğrafımı kullandı. Bu yapılacak bir şey değil. Yapanların suç işlemiş olduğunu düşünüyorum. Kendilerini benim yerime koysunlar. Aynı şey onlara yapılmış olsaydı aileleri neler yaşardı? Ailemi üzmeye kimsenin hakkı yoktur. Bunların yaptıkları cezasız kalmamalıdır. Birlik ve beraberliğe en fazla ihtiyaç duyduğumuz bir günde bu gibi yalanlar bizleri çok çok üzdü. Bu yalan haberi yapanlar ve yayanlar hakkında dava açacağım."

ADLİ TIP VE SAVCILIKTAN YALANLAMA 

İstanbul Adli Tıp kurumuna 15 Temmuz'daki darbe girişimi sürecinin ardından 99 cenaze geldi, bu cenazelerin 90 tanesinin kimlikleri tespit edilerek ailelerine teslim edildi. 9 cenazenin ise kimlik tespit işlemleri devam ediyor.

Cenazelerin İstanbul'da köprü üzerinde, Saraçhane'de, Saraçhane'deki Belediye Binasında ve İstanbul'un çeşitli noktalarında darbeciler tarafından öldürülen 99 vatandaşa ait olduğu belirtildi. Darbe girişimi sırasında hayatını kaybedenler arasında çoğunluğu sivil vatandaş olan zabıta, polis ve darbeci askerlerin de bulunduğu öğrenildi.

BAŞSAVCILIK: "VATANDAŞLAR ASKERİN BAŞINI KESTİ" HABERİ YALAN

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, darbe girişiminde bulunan 2 bin 300 askeri personel ve İstanbul ile Gaziosmanpaşa Adalet Sarayında görevli 132 hakim ile savcı hakkında yakalama ve gözaltı kararı aldı.

Başsavcılıktan yapılan açıklamada  bir askerin köprüde başı kesilerek öldürüldüğü iddialarına ilişkin çıkan haberin yalan olduğu kaydedildi. Haberi bir muhabirin yaptığının tespit edilmesi üzerine, haberi yapan muhabirin gözaltına alındığı öğrenildi. Muhabirin ifadesi esnasında söz konusu fotoğrafı internetten aldığını söylediği belirtildi. İfadesinin ardından serbest bırakılan muhabir hakkında adli soruşturmanın devam edeceği ifade edildi.

ADLİ TIP KAYITLARINDA BAŞI KESİLEREK ÖLDÜRÜLEN KİMSE YOK!

Öte yandan darbe girişiminin olduğu günün ardından özellikle sosyal medyada dolaştırılan 'Başı kesik asker' cenazesi ile ilgili de Adli Tıp kayıtlarında herhangi bir bilgiye rastlanmadı. 99 cenaze arasında başı kesilerek öldürülmüş herhangi bir sivil veya askerin bulunmadığı belirtildi.

YALAN HABERİ YAPAN GAZETEYE SORUŞTURMA

Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcısı Ali Doğan söz konusu haberin silahlı isyan hareketine kalkışan asker şahısların eylemlerinin desteklenmesi anlamına geldiği, bu kişilerle ilgili toplumda mağduriyet görüntüsü oluşturulmaya çalışılmasında malzeme olarak kullanıldığı iddiasıyla Sözcü Gazetesi internet sitesi yetkilileri ve bu gerçeğe aykırı haberi sosyal medyada paylaşan, böylece silahlı isyan hareketinin devamını kolaylaştıran kişiler hakkında re'sen dosya oluşturdu.

Soruşturmanın Türk Ceza Kanunu'nun; 'Türkiye Cumhuriyeti'ne silahlı isyana yardımda bulunarak suçun icrasını kolaylaştırmak', 'suçu ve suçluyu övmek', 'kanunlara uymamaya tahrik' ve 'basın yoluyla bu suçları işlemek' maddeleri çerçevesince yürütüleceği öğrenildi.

Sözcü Gazetesi internet sitesi yetkilileri ve diğer şüphelilerin hafta içi ifade için savcılığa davet edilecekleri öğrenildi.
.

Yorumlar