İstanbul Devlet Opera ve Balesi (İDOB) Müdürü ve Sanat Yönetmeni
Suat Arıkan, "AKM, rüzgar, yağmur, tipi ve karın girip çıktığı bir
yer. Dolayısıyla bunu yeniden boyayıp, makyaj yapıp, yeniden açmak
en azından psikolojik olarak bizi rahatlatmaz. Mühendis değilim ama
bunun artık yıkılması gerekir" dedi.
Atatürk Kültür Merkezi'nin (AKM) son durumuna ilişkin açıklamada
bulunan Arıkan, binanın 8 yıldır kapalı olduğunu ifade etti.
Suat Arıkan, opera izleyicisinin yoğunluğu dolayısıyla, AKM açıkken
Süreyya Operası sahnesinin de açıldığının altını çizerek, "Biz
AKM'de temsil yaparken Süreyya'da da temsil yapıyorduk. Aynı akşam
hem burada hem orada temsil vardı. Dışarıda, AKM'de kuyruk
olduğunda gururlanıyordum ama çok da aşırı gururlanamıyordum. Çünkü
15 milyonu geçen bir şehirde, bin 200 kişilik salonu doldurmak çok
da marifet değil. Büyük ölçekli bir galerisi de vardı. Tüm
yapılmamış sergiler, temsiller, sinema salonundaki gösterileri de
saydığımız zaman, kaybedilmiş müthiş bir zaman var." diye
konuştu.
Daha önce AKM'nin yıkılmamasından yana olduğunu aktaran Arıkan,
şunları kaydetti:
"Oradaki atölyeler, marangozhane, demirhane ve fonların yapıldığı
boyahanenin ne kadar doğru planlandığını, sistemin ne kadar
mükemmel işlediğini çıktıktan sonra gördük. Bugün marangozumuz,
demirhanemiz, kostüm depomuz, makyaj birimimiz ayrı yerlerde.
İstanbul gibi bir şehirde, her birimin arasında İstanbul trafiği ve
kilometrelerce yol olmasına rağmen, her akşam 20.00'de perdeyi
açabilmek bir mucize ve biz, bugüne kadar hiçbir kaza olmadan her
akşam perdemizi açabildik."
İDOB Müdürü Arıkan, AKM'nin artık yıkılması gerektiğini
vurgulayarak, "AKM, gözümün önünde, görüyorum. Soyundu ve içinden
kış girip çıkıyor. Bu kaçıncı kış? AKM, rüzgar, yağmur, tipi ve
karın girip çıktığı bir yer. Dolayısıyla bunu yeniden boyayıp,
makyaj yapıp, yeniden açmak en azından psikolojik olarak bizi
rahatlatmaz. Mühendis değilim ama bunun artık yıkılması gerekir."
ifadelerini kullandı.
AKM'yi hep eleştirdiğini bu nedenle binadan çıkarken çok mutlu
olduğunu dile getiren Arıkan şöyle devam etti:
"Asansörlerini, ısınmasını, soğumasını eleştiriyordum. Kışın
donuyorduk. Provalar iptal oluyordu. Yazın sınavlarda vantilatör
kullanıyorduk çünkü klima işlemiyordu. Asansörler yavaş ve
yetersizdi. 15 dakikalık arada, orkestra ve koroyu, kantine
çıkarıp, 15 dakika sonra aşağı indirecek asansör sistemi yoktu.
Güvenlik çok zayıftı. Taksim gibi bir yerde güvenlik konusunda
zafiyetleri olan bir yerdi. Bunları hep eleştiren bir insan olarak,
2008'de çıkarken, 2010'da çok daha iyi bir AKM olacağı için müthiş
iyimser bir şekilde ve mutlulukla çıktım. O zaman idareci de
bendim."
Suat Arıkan, AKM'nin arsasının yeterince taban alanına sahip
olduğunu belirten Arıkan, bir yarışma açılarak, uygun projenin
hayata geçirilmesinin iyi olacağını aktardı.
"Bu yetmez, 3 tane AKM lazım"
Arıkan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, AKM'nin yerine opera binası
yapılacağı yönündeki açıklamasına da değinerek, şunları
söyledi:
"Bunu duyduğumda son derece mutlu oldum. Sayın Cumhurbaşkanımız
opera kelimesini telaffuz ederek, bunu üstüne basa basa söyledi. Bu
tabii çok sevindirici bir şey. Çünkü bunun tersini söyleyen çok
fazla haber oldu. 'AVM ya da otel yapılacak' gibi. Bütün bunları
temizleyen, silen bir konuşma oldu. O açıdan da çok umutluyum.
Şahsen hem bir sanatçı olarak içine girip sahneye çıkmak isterim
hem de bir yönetici olarak. İstanbul kültür hayatının çok önemli
bir eksikliği olarak görüyorum, bu binanın hayatımızdan
uzaklaşmasını."
Arıkan, binanın durumunun yıllardır konuşulduğunu ve çok sayıda
habere konu olduğunun altını çizerek, "Ben 1981'de Ankara'dan genç
bir sanatçı olarak geldiğimde, AKM'nin içine girdim. Sahnesine
çıktığımda büyülenmiştim. Şimdi bu ölçekte, bu olanaklarda bir
sahne Avrupa'da bile hala çok az. O zamanlar, 'Bu yetmez, 3 tane
AKM lazım. Bakırköy, Taksim ve Kadıköy'de bir AKM gerekiyor'
diyordum. Eğer üç AKM, aynı gece perdelerini açarsa çok
gururlanırdım ama şu an bir tanesi de kapalı." dedi.
Kültür merkezi fikrine her zaman karşı olduğuna dikkati çeken
Arıkan, şöyle konuştu:
"Bu binada sadece opera ve bale olmalı. Tiyatrocu arkadaşlarım bana
kızıyordu 'tiyatro olmamalı' dediğimde. Tiyatro, belki içinde
yapılacak başka bir sahnede olabilir ama opera ve bale temsilinin
yapıldığı bir sahnede tiyatro olmaz. Dünyanın hiçbir yerinde de yok
zaten böyle bir şey. Tiyatro, konuşmak üzerine yapılan bir
disiplin. Opera ise müzikle ilgili. Dolayısıyla o sahnede şarkı
söylemek ve dans etmek gerekiyor. Senfoni orkestrası da doğru
değil. Senfoni orkestrasının konser salonuna ihtiyacı var. Bir
kabuğu olması gerekir. Kocaman bir sahnede senfoni orkestrası
olmaz."
Arıkan, AKM'nin içinde başka sahneler de olabileceğini dile
getirerek, ancak opera ve baleye ayrılan sahnenin sadece opera ve
bale için kullanılması gerektiğini söyledi.
Bu site deneyimlerinizi kişiselleştirmek amacıyla KVKK ve GDPR uyarınca çerez(cookie) kullanmaktadır. Bu konu hakkında detaylı bilgi almak için tıklayın. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul edersiniz.
Yorumlar