Uşak İnsani Değerler Platformu: Hizmet Hareketi hedefe koyuluyor

Uşak’ta 37 sivil toplum kuruluşu tarafından oluşturulan Uşak İnsani Değerler Platformu, misyonu "Halka hizmet, Hakk'a hizmet" olan Hizmet Hareketi'nin itibarsızlaştırma taktiğiyle hedefe koyulmasına tepki gösterdi.

Google Haberlere Abone ol
Uşak İnsani Değerler Platformu: Hizmet Hareketi hedefe koyuluyor

Uşak’ta 37 sivil toplum kuruluşu tarafından oluşturulan Uşak İnsani Değerler Platformu, misyonu "Halka hizmet, Hakk'a hizmet" olan Hizmet Hareketi'nin itibarsızlaştırma taktiğiyle hedefe koyulmasına tepki gösterdi. Uşak Sanayici ve İş Adamları Derneği (USİAD) toplantı salonunda platform adına açıklama yapan Barış Altınordu, “Ülkemizde son dönemde demokrasi ve hukuk devleti konusunda çok kaygı verici gelişmeler yaşanmaktadır. İfade özgürlüğünün sınırlandırılması, teşebbüs hürriyetinin engellenmesi, özel hayatın dokunulmazlığını ihlâl eden yasadışı dinlemeler, anayasal suç olan fişlemeler, yargısız infaz niteliğindeki kitlesel tasfiyeler, işadamlarına yapılan baskı ve tehditler, artan tehdit dili, 'vatan haini' söylemleri, yargıyı hükümetin kontrolüne alma çabaları, ülkemizi demokratik hukuk devleti olmaktan çıkaracaktır." dedi.

Siyaseti savaş ve siyasi farklılıkları da düşman cepheler olarak gören bir anlayışla toplum barışına büyük zarar verildiğini söyleyen Altınordu, şunları kaydetti: "Toplumun farklı kesimleri ötekileştirilmekte, düşmanlaştırılmakta ve hattâ şeytanlaştırılmaktadır. Bütün bunlardan dolayı ülkenin huzuru, istikrarı ve ekonomisi büyük risk altına girmiştir. Fethullah Gülen Hocaefendi’ye böyle çamur atmak akıl kârı mı dır? İnsanın aklı almıyor, ne diyeceğini şaşırıyor. Bir karıncayı bile bilerek incitmeyen bu insanlar, bir gün uyandıklarında kendilerini çete ve örgüt mensubu olarak buluyor. Başka bir gün ise yaşadıkları mekânlar in, kendileri de 'Haşhaşi' olmuşlardı. Diller öylesine pervasızlaşmıştı ki ömrü hayatında dünya zevki namına bir şey bilmeyen, kendini insanlığın ilahi nefhayla buluşmasına vakfetmiş bir dertli sineye, ‘İçi boş, kalbi boş bir âlim müsveddesi’ gibi kapkara cümleler kurulabiliyordu. Yazık, günah değil mi? Biz Anadolu’nun mübarek şehitlerinin, gazilerinin torunları değil miyiz? İyilikten, güzellikten, sevgi, barış ve kardeşlikten başka zerre kadar bir şey düşünmeyen bu insanlara, hele Sayın Fethullah Gülen Hocaefendi’ye böyle çamur atmak akıl kârı mıdır? Hükümete koşulsuz itaat ve biat etmeyen her kişi ve kuruluş hain ilan ediliyor. Hayatlarını almaya değil vermeye adamış, dünyevi hiçbir beklentisi olmayan hasbi ruhları rencide etmekten, huzuru en çok isteyen hizmet insanlarını huzursuzluğun kaynağıymış gibi göstermeye çalışmaktan, ucuz hesaplar uğruna yarın yüzümüzü daha fazla kızartacak sözlerden, kardeşlik hukukumuzu zedeleyen davranışlardan vazgeçme zamanı gelmedi mi? Ülkemizi dünyada itibarsızlaştıran bütün bu olumsuz gelişmeler, toplumu ötekileştiren kırıcı üslup milletimizi derinden üzmekte, ülkemizin geleceği ve birliği adına bizleri endişeye sevk etmektedir. Milletimize yazık ediliyor, mümin gönüller kırılıyor, kalplere nefret tohumları ekiliyor. Nerede insan hakları, demokrasi, hukukun üstünlüğü? Yeni bir anayasa hayalleri kurarken hızla demokrasiden uzaklaşıyoruz. Arzumuz, hükümet kanadının bir an evvel yanlışını farkedip çatışmacı ve savaşçı dil ve üsluptan vazgeçmesi, toplumu kucaklayıcı barışçıl bir dil kullanmasıdır.” CİHAN

Yorumlar