Trafiğin kitabı yazıldı

Trafik sıkışıklığı ve çözümü için Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü'nden sorumlu İzmir İl Emniyet Müdür Yardımcısı Süleyman Kutay tarafından, "Trafik Yönetimi" isimli bir kitap hazırlandı. Kitapta otopark sıkıntısından trafik...

Google Haberlere Abone ol
Trafiğin kitabı yazıldı

Trafik sıkışıklığı ve çözümü için Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü'nden sorumlu İzmir İl Emniyet Müdür Yardımcısı Süleyman Kutay tarafından, "Trafik Yönetimi" isimli bir kitap hazırlandı. Kitapta otopark sıkıntısından trafik yoğunluğunun yaşandığı caddelerde alınacak önlemlerle araba artışı ve kazaların hangi aylarda yoğunluk kazandığına kadar çeşitli bilgiler yer alıyor.

Emniyet Müdür Yardımcısı Kutay, İzmir İl Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya'nın talimatıyla soru ve önerilerin de bulunduğu 165 sayfalık kitabı bitirdi. Merkez ve ilçelerdeki trafik problemlerinin tespit edildiği, fotoğraflandığı, kısa, orta ve uzun vadeli çözüm önerilerinin yer aldığı kitap, incelenmesi için kanuni sorumlulukları bulunan kurumlar, belediyeler, sivil toplum kuruluşları ve üniversitelere dağıtıldı.

Kitapta, İzmir'deki en önemli trafik probleminin araba yoğunluğu ve otopark azlığı olduğu belirtiliyor. Şehir genelindeki araba sayısının 1 milyon 103 bin 176, açık, kapalı ve katlı otopark sayısının ise 114 olduğu, bunların da toplam 18 bin 757 araba alabildiği vurgulanıyor. Kitaptaki bazı bilgiler şöyle:

10 yıllık sürücü sayısındaki artış: 2004 yılında 946 bin 750, 2010 yılında 1 milyon 351 bin 289, 2011 yılında 1 milyon 377 bin 998, 2012 yılında 1 milyon 477 bin 932, 2014 yılında 1 milyon 558 bin 961.

10 yıllık motorlu araç sayısındaki artış: 2004 yılında 615 bin 40, 2010 yılında 947 bin 452, 2011 yılında 976 bin 208, 2012 yılında 1 milyon 48 bin 123, 2014 yılında ise 1 milyon 98 bin 755. 2012-2013 yılları arasında artış hızı yüzde 3, yani 40 bin 230. Buna göre 6 yıllık tahmini araç sayısı artışı istatistiği şöyle: 2015 yılında 1 milyon 193 bin 176, 2016 yılında 1 milyon 238 bin 176, 2017 yılında 1 milyon 283 bin 176, 2018 yılında 1 milyon 328 bin 176, 2019 yılında 1 milyon 373 bin 176, 2020 yılında ise 1 milyon 418 bin 176.

Kitapta otopark sayısının çok az olduğu, bunun da trafik akışını olumsuz etkilediği vurgulanıyor. Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü'nün son yıllardaki istatistiki bilgilerine göre şehirde trafik kazalarının en çok haziran, temmuz, ağustos ve eylül aylarında, cuma, cumartesi ve pazartesi günlerinde yoğunluk gösterdiği belirtiliyor. Saat 14.00 ile 20.00 arasında yoğunlaşan kazalara karışanların ise daha çok 25 ile 34 yaş grubundaki sürücüler olduğu kaydediliyor.

ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

Kitapta, İzmir şehir trafiğinin problemleri için kısa, orta ve uzun vadeli çözüm önerileri de yer alıyor. Trafiğin yoğun olduğu cadde ve sokaklarda "parkomat" uygulaması, cadde üzerilerine sıkışıklık olmaması için "indi bindi" cepleri yapılması, 1. Kordon ile 2. Kondon'un tek yön olarak kullanılması, kısa vadeli çözüm önerileri arasında. Basmane Meydanı'ndan dört şerit olarak gelen yolun Mürselpaşa Bulvarı'ndan Yeşildere Caddesi'ne çıkışta tek şeride düşmesinden dolayı önemli bir yoğunluk yaşandığı, buraya yapılacak ek bir şeritle yoğunluğun azaltılabileceği, yine Şaraphane Köprüsü üzerine yapılacak eklemeyle açılacak yeni bir şeritle trafiğin önemli ölçüde rahatlatılabileceği, orta vadeli çözüm önerilerinden. Konak, Alsancak ve Halkapınar ile Halkapınar, Adliye, Bornova merkez arasında yapılacak yeni ve bağımsız metro hatlarının, trafiği önemli ölçüde azaltacağı da kitapta yer aldı. İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından, Trafik Yönetim Merkezi ve TEDES projesinin hızla hayata geçirilmesi gerektiği belirtildi. Trafik Çocuk Eğitim Parkı projesi kapsamında, okul öncesi çocuklarla ilk ve orta öğretim öğrencilerine, derslerde öğrendikleri trafik bilgilerini uygulama fırsatı vermek için trafik eğitim araçlarına sahip, en az 15 bin metrekare büyüklüğünde park yapılması için İzmir Büyükşehir ve ilçe belediyeleriyle işbirliği yapılacağı da kaydedildi.

Sonuç bölümünde ise şu ifadelere yer verildi: “Trafik kazalarını önlemek ve trafik kural ihlâlleriyle etkili mücadele edebilmek için öncelikle trafik güvenliği sorununu insana verilen değer olarak görmek, duyarsızlığı ortak bir kamu vicdanıyla aşmak, trafik suçunu kamu suçu olarak görmek ve buna uygun muamele yapmak zorunludur. Hızlı araç kullanmak, kırmızı ışıkta geçmek, kaldırıma park etmek, emniyet kemeri takmamak, çocukları ön koltuğa oturtmak gibi yaygın ihlâlleri yapanlar, bu davranışlarından dolayı arkadaşları ve yakınları tarafından suçlanmıyorsa, kendileri de herhangi bir suçluluk duygusu hissetmiyorsa farkındalık ve değişim oluşturmak mümkün değildir.”

Odaklanacak konular ise, “Trafik kültürü oluşturulması, yaya güvenliği ve yaya geçitlerinin kullanılması, motosiklet ve kask kullanımı, trafikte bisiklet güvenliği, çocukların trafik güvenliği ve eğitimi, engelliler için ulaşılabilirlik, bisikletli trafik polisi ekipleri kurulması, gürültü kirliliğiyle mücadele, sürdürülebilir afet ulaşımı, fahri trafik müfettişlerinin etkinliğinin arttırılması.” şeklinde sıralandı. CİHAN

Yorumlar