Prof. Tarhan: Müslüman ahlâkı var ama kapitalist ahlâkla yaşıyoruz

Üsküdar Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Modernizmin hastalıkları bize geçti. Müslüman ahlâkı var ama kapitalist ahlâkla yaşıyoruz. Ahlâk ekonomi konusu değildir. Birey temeli kapitalizm olarak uygulandı.” dedi.

Atatürk Üniversitesi, Üsküdar Üniversitesi, Erzurum Büyükşehir Belediyesi ve Erzurum Valiliği tarafından düzenlenen 'Uluslararası İnsani Değerler Sempozyumu' Kültür ve Gösteri Merkezi'nde başladı. Burada konuşan Tarhan, değerlerin sözel olarak değil davranışsal olarak ön plana çıkmasına vurgu yaptı. Tarhan, “Değerlerin sözel olarak değil de davranışsal olarak ön plana çıkarmanın önemi var. Bir şeyi isterken nasıl isteyeceğini bilmeliyiz. Değerleri anlatıp kendimiz yaşamazsak olmuyor. Değerlere mutlaka duygu katılması gerekiyor. İcraata geldiği zaman söylenilenleri yaşayamıyorlar. Değerlerde ciddi bir değişim yaşanıyor. Bir şeye inanıyorsan uygula inanmıyorsan uygulama. Samimiyet ön planda. Bireyselliği ön plana çıkarmakta etik ile olur. Önce etik sonra iş dememiz lazım. Toplumumuzda yüzde 68 gençler kimseye güvenmiyoruz demişler. Güvenin olmadığı yerde ben merkezi ortaya çıkarda. 20. yüzyıl bilgi çağı idi 21. yüzyıl bilgelik çağı olacak. Bunları uygulamak için de önce kendimizden başlamalıyız. Kendimizi eğitmedikçe başkalarını eğitemeyiz. Çocuklar anne ve babaların ne söylediği değil ne yaptıklarından etkileniyorlar. Değerlere değer veriliyor. Değerlerin farkına varılması çok önemli. Değerlerin hayata geçirilmesi ile ilgili TÜBTAK da dahil projeler alınıyor. Herkesin bu konuda yüksek motivasyonla hareket etmesi gerekiyor. Gençlerimiz gerçekten iyi durumda değil.” diye konuştu.

Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Cengiz Gündoğdu, iyi insan olmanın 'varoluşun kirası' olduğunu söyledi. Gündoğdu, sözlerine şöyle devam etti: “Değerler bahçesini sürmek ve güller yetiştirmek istiyoruz. Bu uğurda kafa yoran insanlara ve kurumlara ihtiyaç var. Din, aile eğitim iş hayatı gibi bireylerin etkilediği ve etkilendiği çevre sürekli bir değişime uğramaktadır. Türkiye’de ve dünyada birçok kurum devlet eğitimi çalışmalarına önem vermektedir. Değerlerin öğretim boyutu ve yeniden inşasına yönelik esaslar ile değerlerin öğretimine ilişkin uygulamaları tanıtmak için Atatürk Üniversitesi’nde bu sempozyumun düzenlenmesi uygun görüldü. Toplam 170 başvuru sunulmak üzere kabul edildi. Sempozyumun amacı, değerlerin felsefi ve sosyolojik boyutları üzerine, değerler eğitimi sınırlamadan bütün paydaşların katılımıyla yeni model ve çözüm önerileri geliştirmektir.”

“EĞİTİMLİ KİŞİ PAYLAŞMA YARIŞINI DÜSTUR EDİNMİŞ KİŞİDİR”

Eğitimli kişinin paylaşma güdüsüne sahip olduğunu dile getiren Atatürk Üniversitesi Rektör Prof. Dr. Hikmet Koçak da şunları söyledi: “İnsanlık bugün tarihinin belki de en karanlık dönemini yaşarken, 'değer' ve 'eğitim' gibi aydınlık saçan iki önemli kavram üzerine konuşmak ve bir şeyleri yeniden inşaa etmeye kapı aralamak için burada toplanan siz kıymetli konuklarımıza şükran ve minnet duygularımı ifade ediyorum. Çok anlamlı bir toplantı etrafında bir araya geldik. Değerlerin alabildiğine aşındırıldığı, içinin boşaltılıp anlamsızlaştırıldığı günümüzde bu sorulara cevap vermek bir yönüyle kolay, bir yönüyle de oldukça girift çabalar gerektirecektir. İnsanlık tarihinde belirleyici bir dönüm noktası olan modern süreç tüm dünyayı bunalıma sürükleyen karakteristik ilke ve idealleriyle, kendinden sonraki süreçleri biçimlendirmede de aktif rol üstlenmiştir. Etkilerini hayatın her alanında hissettiğimiz bu yenidünya düzeninde insanın içinde bulunduğu duruma dair ne herhangi bir çıkış yolu vadedilmekte ne de söylem olarak herhangi bir çözüm vazedilmektedir. Kuşkusuz eğitimli kişilerden kastimiz, kişiliğini, değerler eğitimi süzgecinden geçirmiş, karakter inşasını evrensel ve toplumsal değerler etrafında biçimlendirmiş kişidir. Eğitimli kişiden kastımız, çoğaltma telaşına kapılmayıp, kendine paylaşma yarışını düstur edinmiş kişidir. Sözlerime son verirken, evimizin, vatanımızın ve dünyamızın insani değerleri hayatın amacı haline getirmiş insanlarla dolu olması dileğimi bir kez daha dile getiriyorum.” CİHAN