Prof. Dr. Öztürk: Çin malları bitince, tedarik sıkıntısı yaşanıyor

Türk Girişimsel Radyoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Halil Öztürk, Çinliler tarafından piyasa sürülen ve üretimine son verilen tıbbi malzemelerin bitmesinin ardından fiyatların yükseldiğini, devletin de daha pahalıya malzeme almamak istememesinden dolayı zaman zaman tedarikte sorun yaşandığını söyledi.

Türk Girişimsel Radyoloji Derneği tarafından düzenlenen 9. Girişimsel Radyoloji Yıllık Toplantısı Antalya'nın Belek turizm bölgesinde başladı. İki gün sürecek toplantıda girişimsel radyolojideki bilimsel son gelişmeler, güncel uygulamalar ele alınırken karşılaşan sorunlara çözüm üretilmesi hedefleniyor. Ayrıca kongrede, ele alınan konulardan, kanser tedavisinde yenilikler, akut inme tedavisi, damar tıkanıkları, girişimsel işlemlerin karaciğer fonksiyonları üzerine etkisi, girişimsel radyolojinin sorunları gibi konu başlıkları öne çıktı. Toplantı kapsamında Türk Girişimsel Radyoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Halil Öztürk, Türk Girişimsel Radyoloji Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Akif Şirikçi, Türk Girişimsel Radyoloji Derneği 2014 GR Bilimsel Komite Başkanı Prof. Dr. Levent Oğuzkurt ve Türk Girişimsel Radyoloji Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Fatih Gülşen ortak basın toplantısı düzenledi.

Toplantının açılış konuşmasını yapan Dernek Başkanı, Prof. Dr. Mehmet Halil Öztürk, girişimsel radyoloji tedavileri ameliyatlarında kullanılan tıbbi malzemelerde zaman zaman tedarik sorunu yaşandığını söyledi. Bunun nedeni olarak piyasadaki Çin mallarını gösteren Öztürk, "Çin malları sorun oldu zaman zaman. Devletin fiyatı ucuzlaştırma politikası var. Çin malları her kalem için değil de bazı kalem malzemeler için büyük miktarlarda üretim yapılıyor Çin'de. Aynı fabrikada sonra başka bir şey üretiliyor. Piyasa ucuz satılan malzeme tükendikten sonra fiyatı artıyor. Piyasada kalamayınca da devlette daha pahalıya almıyor. Şimdi o mallarda piyasa bulunmuyor." dedi.

"BÜROKRATİK SIKINTILAR NEDENİYLE HASTALAR TEDAVİSİNİ YARIDA BIRAKIYOR"

Toplantıda girişimsel radyolojinin sorunlarına da değinen Prof. Dr. Mehmet Halil Öztürk, bunun daha çok mevzuattan kaynaklandığını kaydetti. Girişimsel radyolojinin ayrı bir disiplin olarak tanımlanmadığını belirten Öztürk, bundan hastaların daha çok etkilendiğin, asıl onların sorunları olduğunu söyledi. Hastaların doğrudan girişimsel radyoloji uzmanına ulaşamadığını anlatan Öztürk, "Hastalar bize doğrudan başvuramıyor, başka bir hekimin yönlendirmesiyle yapılabiliyor. Bir sürü bürokratik sıkıntılarla karşı karşıya kalıyor, bazen hastalarımız tedavilerini yarıda bırakıyorlar. Bir diğeri de yeteri kadar hızlı yeni girişimsel radyolog yetiştiremiyoruz. Şu anda yetişmiş olan arkadaşlar büyük bir özveriyle bu işi gerçekleştiriyor. Normal bir hekimin mesai saatinde yapabilecek iş yükünün üzerinde iş yapıyor. Bu sorunlar çözüldüğünde hem daha hızlı hem daha doğru hastalar bu hizmeti alabilecekler." ifadelerini kullandı. Öztürk, derneğe kayıtlı girişimsel radyoloji üyesinin 400 olduğunu kaydetti.

"FELÇ DÜNYADA 3. ÖLÜM NEDENİ"

Türk Girişimsel Radyoloji Derneği Genel Sekreteri Prof. Dr. Akif Şirikçi felç konusuna değindi. Felcin önemli bir halk sağlığı sorunu olduğunu belirten Şirikçi, bununla ilgili önleyici tedavilerin mümkün olduğunu kaydetti. Felcin dünyadaki sorunu olduğundan bahseden Şirikçi, şunları söyledi: "Dünyada 3. ölüm nedeni. Yaşayan insanlarda sakatlık, nörolojik hastalıklarla iyileşen hastalıklar arasında ilk sırada. Bir şekilde felç getiren hastaların büyük kısmı normal hastaların sakat kalma ihtimaline göre ilk sırada yer alıyor. Felç önlenemez, ama üçte birinden fazlaya gelen kısmı erken tanı ile çözülebilir. Halkımızın gittikçe artan hareket etmeyen yaşam şekli, beraberinde hayat süresinin uzaması sonucu bu problemle daha çok karşılaşıyoruz. 2000’li yıllarından başından bu yana binin üzerinde hastaya müdahale edip tedavi etmeye çalıştık."

"DAMAR TIKANIKLIĞINA BAĞLI HASTALIKLAR DÜNYADA ÖLÜMLERİN YÜZDE 50"

Türk Girişimsel Radyoloji Derneği 2014 GR Bilimsel Komite Başkanı Prof. Dr. Levent Oğuzkurt, damar tıkanıklığına bağlı hastalıklara değindi. Atar damar hastalığı, damar sertliği ve kireçlenmeye bağlı damar tıkanıklığının dünyadaki toplam ölümlerin yüzde 50’sinden fazlasına denk geldiğini belirten Oğuzkurt, "100 kişiden 60-70’i bu hastalıktan dolayı ölüyor. Şu an için yapacağımız şey bu hastalık olduğunda, damar tıkanıyor, tıkanan bölgede fonksiyon sorunu oluyor. Biz bunu açmamız gerekiyor." dedi. CİHAN