Muğla kültür turizmiyle turist sayısını arttırdı
Tarihî hanları, kendine özgü ahşap mimarisiyle adından söz ettiren Muğla, kültür turizminden aldığı payı arttırmaya başladı.
Tarihî hanları, kendine özgü ahşap mimarisiyle adından söz
ettiren Muğla, kültür turizminden aldığı payı arttırmaya başladı.
Son yıllarda tarihî doku içinde kalan yapıları İl Özel İdaresi ve
belediye tarafından restore edilerek kültür turizmine kazandırılan
Muğla'nın otantik yapısı, yerli ve yabancı turistlerin ilgisini
çekiyor. Geçen yıl 100 binin üzerinde olan turist sayısının, kültür
turizmine kazandırılan yeni yapılarla daha da artması
bekleniyor.
Muğla Belediye Başkanı Osman Gürün, yaptığı açıklamada
finansmanının büyük bir kısmının İl Özel İdaresi ve belediyenin
karşıladığı projeyle şehir kimliğinde önemli bir yeri bulunan
Arasta'da yenileme çalışmaları yaptıklarını söyledi. Aynı bölgede
bulunan, şehrin geçmişinin bir parçası olan eski Zahire Pazarı'nı
da restore ederek kültür turizmine kazandırdıklarını ifade etti.
Dönemin en önemli ticaret ve alışveriş bölgesi olan, geleneksel
zanaatların yaşadığı Arasta'nın, kültür turizmi ve günübirlik
turların cazibe merkezi haline geldiğini vurguladı. Muğla'nın şehir
tarihi ve tarihî kimliğinin korunmasına çok önem verdiklerini
belirten Başkan Gürün, "Muğla, kimliğini koruyarak gelişen bir
kent. Özellikle geçmiş dönemdeki yöneticilerimiz hep koruma
kültürünü benimsemiş, bununla ilgili olarak öncelikle yıkmadan
muhafaza etme, daha sonra restore ederek yapıları hayatın içine
koymak için önemli çalışmalar yapmışlar." dedi. İskender Alper
Konakaltı Kültür Merkezi ile başlayan restorasyon çalışmalarının
devam ettiğini, 13 öncelikli restorasyonu tamamlayıp Arasta'da
bulunan 284 işyerini yenileyerek kültür turizmine kazandırdıklarını
kaydetti. Muğla'nın kentsel, arkeolojik ve doğal sit özelliklerini
biraraya toplayan nadir yerlerden biri olduğunu vurgulayan Gürün,
"Bu değerleri gelecek kuşaklara aktarmak, tanıtımını sağlamak ve
turizm potansiyellerimizi istenen noktaya getirmek için birçok
önemli projeye imza atıyoruz. Muğla'ya gelen turist sayısında, her
geçen yıl artış yaşanıyor. Biz de tarihî ve kültürel değerlerimize
sahip çıkarak, nostaljik bir ortamda konuklarımıza bu değerleri
sunmak ve bölgemizi tanıtmak istiyoruz. Kentimizde 415 tescilli
bina, 26 tescilli anıtsal yapımız var. Ayrıca koruma altına
aldığımız 4 bin 400 ev var. Bu bizim için çok önemli bir zenginlik,
önemli bir tarihî miras." ifadelerini kullandı.
Osman Gürün, Muğla'nın çok önemli turizm merkezlerini bünyesinde
barındıran uzun sahil bandıyla dikkatleri üzerine çeken bir şehir
olmasının yanında, elde ettiği gelirle Türkiye turizminde de önemli
bir yere sahip olduğunu belirtti. Bölgede turizmin deniz, kum ve
güneş üçgeninde her şey dahil sistemiyle yapıldığına, bunun da çok
fazla katma değer sağlamadığına değinerek, "Deniz, kum, güneş
turizmini, kültür turizmine çevirmek lazım. Muğla, bununla ilgili
çok önemli kültürel değerlere ve medeniyetlere evsahipliği yapmış
bir bölge. Şu anda tespit edilebilen 195 ören yeri var. Muğla için
turizm master planı yapıldığında, bu ören yerlerini tek tek devreye
alarak turizmi daha da zenginleştirip kültür turizmine
çevirebiliriz." diye konuştu. Muğla’daki değerlerin kültür
turizmine kazandırılmasıyla bölgeye gelen ziyaretçilerin kişi
başına harcamalarının artırılabileceğini söyleyen Gürün,
restorasyonlar sayesinde acenteler vasıtasıyla daha fazla turistin
geldiğini, ziyaretçilerin restore edilen tarihî yapıları gezip
memnuniyetlerini ilettiğini vurguladı.
Ayrıca 500 yıllık Sekibaşı Hamamı'nın da restore edilerek turizme
kazandırıldığını, bulunduğu alanı da hareketlendirdiğini ifade eden
Başkan Gürün, "Kent belleğini, kültür envanterini burada topladık.
Araştırmacılar burada çalışma yapabiliyor. 500 yıllık tarihî hamam
sergilere, müzik dinletilerine, kültürel etkinliklere evsahipliği
yapıyor. Bu sayede hamamın çevresi de hareketlendi. Bölge, yerli ve
yabancı turistlerin ziyaret mekanına dönüştü." dedi. CİHAN
Yorumlar