Milletvekili Bal: Erdoğan’a diktatör diyenler haklı çıktı
Kütahya Bağımsız Milletvekili Prof. Dr. İdris Bal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a diktatör diyenlerin haklı çıktığını artık ilkokul talebelerinin sorguya çekildiğini ve artık Türkiye’nin tek adamlığa gidişinin izlendiğini söyledi.
Kütahya Bağımsız Milletvekili Prof. Dr. İdris Bal, Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan’a diktatör diyenlerin haklı çıktığını artık
ilkokul talebelerinin sorguya çekildiğini ve artık Türkiye’nin tek
adamlığa gidişinin izlendiğini söyledi. Bal, "30 Mart'ta
diktatörlüğe giden bir rejime tamam mı, devam mı kararı verilecek"
dedi.
Kütahya Milletvekili Prof. Dr. İdris Bal düzenlediği basın
toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu. Bal, Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan’a diktatör diyenleri haklı çıkaracak
gelişmelerin olduğunu belirtip, ülkenin tek adamlığa gidişinin
izlendiğini belirterek şunları söyledi: “İlkokul talebelerine
sorulan sorular var. Artık diktatör diyenleri haklı çıkaracak
şekilde ilkokul talebeleri bile artık sorguya çekiliyor. Onlardan
bilgi alınmaya çalışılıyor. Yada bir gazetede görüldüğü gibi
Atatürk mü? Başbakan mı? Atatürk bu ülkenin kurucusudur. Kimsenin
tek elinde olmadığı gibi alay etme, hakaret etme lüksü de olamaz.
Yani yavaş yavaş tek adamlığa doğru gidişi beraberce
seyrediyoruz.”
“30 MART'TA DİKTATÖRLÜĞE GİDEN BİR REJİME TAMAM MI, DEVAM MI KARARI
VERİLECEK”
Milletvekili Bal, 30 Mart’ta yapılacak olan mahalli idareler
seçimlerinin adeta genel seçim yada referandum edasında geçtiğini
belirterek; “Şuanda genel seçime gidiliyormuş gibi, referanduma
gidiliyormuş gibi bir hava var. Ne yapacaksınız? Vatandaşlarımız
baskıya, müdahaleye, tacize, kutuplaşmaya tamam mı? Devam mı?
Diktatörlüğe giden bir rejimde tamam mı? Devam mı? Bunun kararını
verecekler. Eğer AKP’ye oy verirlerse medyaya, yargıya müdahale
ederek çok iyi yaptınız, 10 bin polisi oradan oraya savurarak çok
iyi yaptınız. Canınızın istediği gibi yargıçları savcıları oradan
oraya göndererek çok iyi yaptınız. Madem hukukta masumiyet karinesi
var, önce aklan da gel. Daha dün ödüllendirdiğini gururlandığın
polise, jandarmaya MİT’e müdahale etme. Bunlar senin değil milletin
kurumlarıdır anlamına gelecek. Ben hemşehrilerimizin bu seçimlerde
neye evet, neye hayır diyeceklerini bir defa daha düşünmelerini
tavsiye ediyorum.”
“KİMSEYİ ÖTEKİLEŞTİRMEMEK LAZIM”
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın miting meydanlarında hakarete
varan söylemlerini de değerlendiren Bal, miting meydanlarına
kefenle gelenleri de değerlendirdi. Bal; “Mitinglerde çok ağır
hakaretlerle insanları diğer insanlara düşman hale getirecek ağır
ithamlar ortaya konuyor. Sülük deniyor. Vampir deniyor. Yalancı
peygamber deniyor. Aslında anayasal bir suç işleniyor burada.
Toplumun bir kısmı ötekileştiriliyor” ifadesini kullandığı
açıklamasına şöyle devam etti: “Ötekileştirilen insanlara karşı
kötü davranması için teşvik ediliyor. Bu anayasal bir suçtur. Bir
taraftan demokratikleşme paketi hazırlanırken bir taraftan ağzınıza
gelen her türlü küfür etmek normal midir? Kendilerine sıra geldiği
zaman masumiyet karinesi diyorlar. Defalarca davalar açılmış,
aklanmış insanlara siz paralel diyorsunuz. Kefenle mitinge
geliyorlar. Türkiye savaşa girdi de benim mi haberim yok. Kime
karşı kefen giyiyorsunuz. Alevi olsun, Sünni olsun, Müslim olsun,
gayri Müslim olsun kimseyi ötekileştirmemek lazım.”
“ÖLÜRSEM ŞEHİT OLURUM CENNETE GİDERİM”
AK Parti Kütahya Milletvekili Dr. Soner Aksoy’un kendisine ‘Bu
partide siyaset yapmak ibadettir, ölürsem şehit olurum, cennete
giderim’ söylemlerinin olduğunu işaret eden Bal; “Bu partiyi
sattın, yemek yediğin kaba şöyle şöyle yaptın diye aile üyelerim
dahil herkese küfrettiler. Bunlar hem maneviyatçı geçiniyor, hem
diyor ki bu partide siyaset yapmak ibadettir. Ölürsem şehit olurum,
cennete giderim diyorlar. Bu ilden seçilen vekillerden birisi
söylüyor. Buradaki vekilimiz Soner bey defahatle söyledi. Burada
siyaset yapmak ibadettir, ölürsem şehit olurum, cennete giderim. Bu
zihniyeti sizin vicdanlarınıza havale ediyorum. Ağızlarına gelen en
ağır küfürleri yapıyorlar. Bunu da ben yine hemşehrilerimize havale
ediyorum. Onlardan davacıyım. Aynı zamanda da vatandaşlarımızın
bilmesini istiyorum. Bir tarafta maneviyatçıyız diyorlar bir
taraftan da ağır hakaretler ediyorlar” ifadelerini kullandı.
ŞERİF YILMAZ İNSANLARI KUCAKLIYOR MU? KUTUPLAŞTIRIYOR MU?
Valilerin Cumhurbaşkanı gibi olduğunu, devleti temsil etmek yerine
partiyi temsil ettiklerinin altını çizen Bal, Kütahya Valisi Şerif
Yılmaz’ın davranışlarını da eleştirerek konuşmasına şöyle devam
etti: “Valiler devleti temsil etmek yerine partiyi temsil
ediyorlar. Valilik makamı Cumhurbaşkanlığı gibidir. Siz tüm siyasi
partilere aynı mesafede kucaklayıcı olmalı. Parti il başkanı gibi
değil. AKP canı sıkıldığında mağduriyete sarılır. Tek parti
döneminde Valiler il başkanlarıydı. Şuan nedir valiler. Şuan ki
Kütahya valisi nedir. Nasıl davranıyor. Kucaklıyor mu
kutuplaştırıyor mu? Şerif bey insanları kucaklıyor mu
kutuplaştırıyor mu? Kütahya’da başkan olmak için bir toprağı
TÜRGEV’e verilmesinden bahsediyorlar. Ben bunu kimseye
yakıştırmıyorum. O kadar iddia duyduk o kadar müdahale gördük ki
buna şaşırmıyorum. Hemşehrilerimizin dikkatli olmasını tavsiye
ediyorum.” CİHAN
Yorumlar