'MEB'in Meclis'e gönderdiği yasa tasarısı kayırmacı anlayışı hakim kılacak'

Eğitim Hak Sen Ağrı Şube Başkanı Ertuğrul Babatonguz, Milli Eğitim Bakanlığı'nın Meclis'e sevk ettiği yasa tasarının kurumda idarecilik için aranan pek çok objektif kriterin terk edilerek, kayırmacı anlayışın hakim kılınacağı bir yöntemi uygulamaya koyac.

Google Haberlere Abone ol
'MEB'in Meclis'e gönderdiği yasa tasarısı kayırmacı anlayışı hakim kılacak'

Eğitim Hak Sen Ağrı Şube Başkanı Ertuğrul Babatonguz, Milli Eğitim Bakanlığı'nın Meclis'e sevk ettiği yasa tasarının kurumda idarecilik için aranan pek çok objektif kriterin terk edilerek, kayırmacı anlayışın hakim kılınacağı bir yöntemi uygulamaya koyacağını savunarak, kazanılmış hakların gasp edilmesinin telafisi güç ağır sonuçlar doğuracağını, bunun yargının yükünü artıracağını da vurguladı.

Konuyla ilgili yazılı açıklama yapan Babatonguz, toplumdaki kutuplaşmadan en büyük zararı kamu çalışanlarının gördüğünü belirterek, "Adalet ve emniyetten sonra eğitim alanında da yeniden köklü bir yapılanmaya gitmek isteyen Milli Eğitim Bakanlığı 6 Şubat 2014 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı'na Milli Eğitim Temel Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’nı sevk etmiştir. Türkiye’de hemen hemen tüm kesimlerin paydaşı olduğu MEB, üzerinde mutlaka konuşulup tartışıldıktan sonra mutabakatla sevk edilmesi gereken tasarıyı paydaşlarını bypass ederek, diktacı bir tutum sergilemiştir. Bu tasarı esasen başta eğitimciler ve sivil toplum olmak üzere tüm kesimleri huzursuz etmiş ve kaygıya sevk etmiştir.” dedi.

“ADAY ÖĞRETMENLİKTEN ÖĞRETMENLİĞE GEÇİŞTE SINAV UYGULANACAK”

İlk defa öğretmenliğe atamada bir değişikliğe gidildiğini ifade eden Babatonguz, “Ancak, aday öğretmen olarak atandıktan 1 yıl sonra asil öğretmen kadrosuna atanabilmek için yazılı veya sözlü sınav şartı getirilmektedir. Ayrıca yazılı veya sözlü sınava girebilmek için hiç disiplin cezası almamış olmak şartı ve performans değerlendirmesine göre başarılı olma şartı da aranacaktır. Sınavda başarılı olmayan öğretmen adayı başka bir il ya da ilçeye görevlendirilecektir. Burada da başarısız olan memurluktan atılacaktır. Performans değerlendirmesine göre başarılı olmak kriteri başlı başına sübjektif bir yaklaşım olup, kriterlere dayanmayan, ölçülemeyen, kanaatlerden oluşacak adil olmayan uygulamalara kaynaklık edecektir.” ifadelerini kullandı.

DERSHANELERDE ÇALIŞAN ÖĞRETMENLER BAKANLIKTA İSTİHDAM EDİLEBİLECEK

Babatonguz açıklamasını şöyle sürdürdü: “Yine tasarı ile kanunun yayım tarihinde herhangi bir dershanede veya öğrenci etüt merkezinde çalışan, emeklilik hakkı kazanmamış, 01.07.2015 tarihi itibariyle bir dershane veya etüt merkezinde en az 6 yıl çalışmış olan, 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun genel şartlar ile öğretmen atamaya ilişkin özel şartları taşıyan, 40 yaşını geçmeyen, ve 01.07.2015 ile 01.08.2015 tarihleri arasında başvuran öğretmenler KPSS şartı aranmaksızın yalnızca bir sözlü sınava tabi tutularak öğretmenliğe atanacaklardır. Yıllarca öğretmen olma hayali kuran, bu uğurda travmalar yaşayan, intihar eden atama bekleyen yüz binlerce atanamayan öğretmene yapılan çok büyük bir haksızlığın, hukuksuzluğun da başlangıcı olacaktır. Yıllarca maddi manevi emek vererek KPSS ile yarışarak atanan öğretmenlerin günahı nedir diye sormadan da edemiyorum.”

MEB HAFIZASI İKİNCİ KEZ SİLİNİYOR

Kanun tasarısının yürürlüğe girmesiyle Milli Eğitim Bakanlığı'nın hafızasının ikinci kez silineceğini de sözlerine ekleyen Babatonguz, şunları kaydetti: “Milli Eğitim Bakanlığı merkez teşkilatında Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı ve üyesi, müsteşar yardımcısı, genel müdür, strateji geliştirme başkanı, inşaat ve emlak grup başkanı ve grup başkanı olanlar taşra teşkilatında il müdürü kadrolarında bulunanların görevleri, bu düzenlemenin yayımı tarihinde sona erecek. Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı ve üyesi, müsteşar yardımcısı, genel müdür ve Strateji Geliştirme Başkanı, bakanlık müşaviri kadrolarına atanacak. Ömer Dinçer’in, bakanlığı döneminde değiştirilen teşkilat yasası ile görevlerine son verilen MEB bürokratlarının yerine atananlar aynı akıbete uğrayacaklardır. Bir kez daha yapı taşları ile oynanacak, oluşmaya başlanan hafıza tekrar silinecektir. Yap- boz tekniği kanımızca yeni küskünler ve zaman kaybından öteye gitmeyecektir.”

ONBİNLERCE OKUL İDARECİSİNİN GÖREVİNE SON VERİLECEK

Tasarıya göre okul ve kurum müdürlerinin, İl Milli Eğitim Müdürü'nün teklifi üzerine, müdür başyardımcısı ve yardımcılarının ise okul veya kurum müdürünün inhası ve İl Milli Eğitim Müdürü'nün teklifi üzerine Vali tarafından dört yıllığına görevlendirileceğini dile getiren Babatongunguz, şöyle devam etti: Bu hükümlere göre okul idareciliğine atanma hususları, 15 yıl önceki yönetmeliğe geri dönüşü hatırlatıyor. İdarecilik için aranan pek çok objektif kriter terk edilerek, kayırmacı anlayışın hakim kılınacağı bir yöntem tercih ediliyor. Kazanılmış hakların gasp edilmesi telafisi güç ağır sonuçlar doğuracağı gibi, yargı kapısını sonuna kadar açacak ve yargının yükünü de son derece artıracaktır.”
CİHAN

Yorumlar