Kocaoğlu’ndan Binali Yıldırım'a: Siyaset cebini değil, insanı severek olur

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu AK Parti Milletvekili ve İzmir Büyükşehir Belediye başkan adayı Binali Yıldırım’ı eleştirerek, “İzmir’e aday oldun, burada yaptığını anlat. Davulun sesi uzaktan hoş gelir. Siyaset cebini değil, insanı severek olur.” dedi.

Kocaoğlu, Büyükşehir Belediyesi’nin katkılarıyla yapılan Aliağa Çok Amaçlı Kültür Merkezi’nin açılış törenine katıldı. Burada yaptığı konuşmada, “Yerel seçim sürecine giriyoruz. Şimdi, ‘Hizmet yapacağız, siyaset yapmayacağız, hizmet adamıyız.’ diye ortaya çıkıldı. Sadece biten projelerimizin açılışını yapıyoruz ve izliyoruz. Nasıl yürüdüklerini, ne yaptıklarını, ne söz söyleyeceklerini, şöyle bir görelim diye bakıyoruz. Hizmet adamıyız ama yerel yönetime sataşıyoruz. Hizmet yaparız, ‘işler manidar’ çıkıyor. Efendim, CHP’li belediye 15 yıldır iş yapmamış, onlar 11 yıldır yapmışlar. Davulun sesi uzaktan hoş gelir. İzmir’e gelip büyükşehir belediye başkan adayı olacaksan, İzmir’deki hizmetini anlatacaksın. İzmir’e 11 senedir ne yaptın, ne kadar para harcadın? Bakanlık, hükümet olarak yapması gerekenleri ne yaptın, onu anlatacaksınız. 'Ben İzmir’e şunu yaptım.' diyeceksin.” şeklinde konuştu.

Hükümetin İzmir’e destek vermediğini iddia eden Başkan Kocaoğlu, “İstanbul ve Ankara büyükşehir belediyeleri, ‘Metro yapamıyoruz.’ diyerek havlu attı. Onların yarım metroları, Ulaştırma Bakanlığı’na devredildi. Biz de, ‘Şunları yapalım, projeleri hazır.’ diye teklif götürdük. Buca, Narlıdere ve otogar hattını önerdik. Ankara’da metro yatırımı için bütçeye 3 milyar 800 milyon lira para koydular. İstanbul’da 4,5 milyar lira para koydular. İzmir’de sadece otogar ile Basmane Garı arasına hızlı tren geçişi için sadece 17 milyon lira para koydular. Diğer hiçbir proje yok, bu da İzmir için değil.” dedi.

Kocaoğlu, Milletvekili Yıldırım’ın bacanağı C.H.’nin de adının karıştığı operasyonu da değerlendirdi: “Allah kimsenin başına vermesin. Biz de sıkıntılı günler geçirdik, yüzümüzün akıyla çıktık. Arkadaşlarımız içeride yattı. Ona buna bir şey diyecek halim yok. Bizim başımıza felaket geldiğinde İzmir’de durduk. Çok manidardır ki bugün ülkemizde, her gün çok anormal olaylar yaşanıyor. Ağan varsa, paşan varsa, arkanda gücün varsa ne suç, ne günahın, hepsi bu dünyada af oluyor. Ağan paşan, arkan yoksa suçun olsa da olmasa da hem suçlusun hem günahkârsın. Böyle devlet olur mu? Yolsuzluk yapmışsındır, yapmamışsındır. Ben yolsuzluğu bulacak makam değilim, o beni ilgilendirmiyor. Görüntüsü var, jammeri cummeri var. Bu Aziz Kocaoğlu denen adam, eşiyle beraber ilk uçakla Paris’ten gelip haberi alır almaz ulaşabileceği en kısa zamanda belediyeden içeri giriyorsa, İstanbul’da saat 02.00'de evinden çıkan adam, Sivas’ta grip olup cuma günü İzmir’e teslim olmaz. Nöbetçi mahkemeye kalmaz. Siz kime yutturuyorsunuz? Yolsuzluk yokmuş, yol yapıyormuş. Siz neyin yolunu yapıyorsunuz? Bunu herkese anlatabilirsin, İzmirliye anlatamazsın. Müdürleri görevden almakla, emniyeti, savcıları, hakimleri yerinden almakla koskoca Türkiye Cumhuriyeti yönetilemez. Yönetemeyeceksiniz, zaten yönetemediniz. Bir başbakan, ‘Paralel devlet var.’ der mi? Başbakan bunun mağduriyetini oynar mı? Bu millet bunu yer mi? Ayıptır. Milletimizle dalga geçmektir, halka gözünün içine baka baka hakaret etmektir.” CİHAN