Kalp krizi riskini tespit etmek çok kolay!
Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı, kronik kalp damar hastalıklarının erken tanı ve tedavisine yönelik uluslararası bir projeye ev sahipliği yapıyor.
Çukurova Üniversitesi (ÇÜ) Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim
Dalı, kronik kalp damar hastalıklarının erken tanı ve tedavisine
yönelik uluslararası bir projeye ev sahipliği yapıyor. ÇÜ
mensuplarının kalp ve damar hastalık risklerinin analiz edileceği
araştırmada, Macaristan’dan getirilen bir cihaz kullanılıyor.
Çalışma kapsamında, 30-74 yaş arası katılımcıların kalp ve damar
hastalıkları riskleri saptanacak. Bilimsel çalışmanın en büyük
özelliği ise, Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı’nda ilk kez uygulanıyor
olması.
Günümüzde giderek yaygınlaşan kalp ve damar hastalıkları, birçok
farklı rahatsızlığa da yol açıyor. Geçmiş dönemlerde ‘yaşlılık’
hastalığı olarak bilinen kalp – damar hastalıklarının son yıllarda
gençler arasında da artış göstermeye başlaması, bilim insanlarını
harekete geçirdi. ÇÜ Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Ana Bilim Dalı
tarafından, kalp sağlığının korunmasına yönelik bilimsel bir
çalışma başlatıldı. Çalışma kapsamında Macaristan’dan getirtilen
‘Arteriograf’ isimli cihazla, 150 gönüllü üniversite mensubunun
kalp damar riski haritası çıkarılacak.
Araştırmada, katılımcıların koluna takılan bir manşon ile
bilgisayar aracılığıyla, risk analizleri saptanıyor. Yaklaşık 10
dakika süren bu işlemin ardından, kan şekeri ile kolesterol
değerlerinin tespiti için, kan testi ve damar yapısının
ultrasonografik incelenmesi yapılıyor.
Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Aile Hekimliği Anabilim Dalı
Başkanı Prof. Dr. Nafiz Bozdemir, amaçlarının kalp damar
hastalıklarına dikkat çekmek ve yaygınlaşan kalp krizi riskine
karşı kişilerin gerekli önlemleri almasını sağlamak olduğunu
söyledi.
Kalp ve damar analiz riski çalışmasının Aile Hekimliği Ana Bilim
Dalı’nda ilk kez Çukurova Üniversitesi tarafından yapıldığını
belirten Prof. Dr. Bozdemir, "Kişilerdeki kardiyovasküler sorunları
noninvaziv (kansız) yöntemle tespit ediyoruz. Klinik bulgularla
birleştirmek ve varsa sorunun çözümü noktasında destek sağlamak
için ÇÜ mensuplarına yönelik başlattığımız bilimsel çalışma
niteliğindeki projenin sorumlusu ÇÜ Tıp Fakültesi Aile Hekimliği
Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ersin Akpınar. Çalışmamızda
Macaristan’dan getirttiğimiz Arteriograf isimli cihazı
kullanıyoruz. Arteriograf’ın birinci basamak ortamında
kullanılabilir olduğunu doğru bir şekilde bilimsel yöntemlerle
anlatabilmeyi hedefliyoruz. Eğer birinci basamakta biz bu cihazı
kullanabilir durumda olacaksak, bunun özellikle Aile Hekimleri
tarafından kullanıldıklarında, çok önemli bir halk sağlığı sorunu
olan kardiyovasküler hastalıklarının erken tanı ve tedavisinde
önemli bir aşama kaydedebiliriz.” şeklinde konuştu.
Proje sorumlusu Prof. Dr. Ersin Akpınar ise, ilk etapta ÇÜ
personeli üzerinde gerçekleştirdikleri çalışmayla, 30 yaş ve
üzerindeki kişilerin kalp damar hastalıkları riskinin analizini
yaptıklarını vurguladı. Bilimsel çalışma olan proje kapsamında 150
personele kalp sağlığı taraması yapıldığını belirten Prof. Dr.
Akpınar, “Girişimsel olarak herhangi bir işlem yok. Hastanın
vücuduna herhangi bir zarar verilmeden, koluna bağladığımız manşon
yardımıyla ‘hemodinamik’ parametreler dediğimiz, fizikteki sıvı
yapılarının bir hesaplaması ile bilgisayara veriler gönderilerek
risk analizi yapılıyor. Çalışma sonucunda, kişilerin kalp ve damar
yapılarıyla ilgili çok değerli veriler oluşacak.” dedi.
Kalp damar hastalıklarının toplumda çok sık görüldüğünü ve
günümüzde erken yaşlarda da ortaya çıkmaya başladığını hatırlatan
Prof. Dr. Ersin Akpınar, uluslararası düzeyde yürüttükleri projeye
150 ÇÜ mensubunun destek verdiğini belirterek, diğer
üniversitelerle birlikte toplam 500 hastadan elde edilen verileri
Macaristan’daki verilerle birleştirerek, sonuçları makale şeklinde
bilim dünyasının görüşlerine sunacaklarını bildirdi.
CİHAN
Yorumlar