İbrahim'den şehit babasına mektup: Cebindeki 2 lirayı bulduk, sakladık

Manisa'nın Soma ilçesinde faciada şehit olan 301 madenciden Kamil Çal'ın 9 yaşındaki oğlu İbrahim Ethem Çal'ın babasına yazdığı duygu yüklü mektup, şehidin mezarına koyuldu. Şehitliğe gelenler, mektubu gözyaşları içinde okuyor. Diğer şehit mezarlarında da Türkiye'nin dört bir yanından gelen mektup ve notlar yer alıyor.

Maden faciasında yakınlarını kaybeden ailelerin acısı tazeliğini koruyor. Faciadan sonra 43 şehit, Soma Belediye Mezarlığı’na defnedildi. Burada yatanlardan biri de Kamil Çal. Eşi Kamile Çal, üç aylık hamile. Babasını kaybeden İbrahim Ethem, ona hitaben bir mektup yazdı ve mezarına koydu. Küçük İbrahim, mektubunda şu ifadelere yer alıyor: “Babama mektup. Canım babam. Sen şehit oldun. Biz de şehit yavruları olduk. Soma’da 301 kişi hayatını kaybetti. Evlere ateş düştü. Tüm Türkiye Soma’daki faciayı konuşuyor. Galiba baba sen çıkışa yakındın ama arkadaşlarını kurtarmaya çalıştın. Şu an sen bizi görüp duyuyorsun. Anneme 3 tane emanet bıraktın. Oğlun, kızın ve yeni doğacak kardeşimiz. Halalarımın, amcalarımın, dayılarımın, annemin ve kardeşlerimin selamı var. Sen bizi bırakıp gittin ama son ceketinin cebindeki 2 lirayı ve çakmağını, tarağını bulduk. Onları sakladık. Kıyafetlerini yoksul insanlara verdik. İki tane ceketini gelecek kardeşimle paylaşacağız. Mekanın cennet olsun. Güzel güzel uyu. Ben 10 yaşıma gireceğim. Kardeşim Sude 6 yaşına girecek. Gelecek kardeşimin adı Kamil Çal olacak.”

ZİYARETÇİLER GÖZYAŞLARI İÇİNDE OKUYOR

Şehitliğe gelerek Fatiha ve dualar okuyanlar, İbrahim’in babasına yazdığı mektubu gözyaşları içinde okuyor. Diğer şehit mezarları üzerinde de Türkiye’nin dört bir yanından gönderilen taziye ve dua dolu mektuplar yer alıyor. Özellikle çocukların yazdığı mektuplar, okuyanları gözyaşlarına boğuyor. Soma dışında yaşayan bir çocuğun kaleminden çıkan ve üzerine gül resmi çizdiği mektupta ise şu ifadeler yer alıyor: “Sevgili amcalarım, biz sizi kaybettiğimiz için çok üzüldük. Biz sizi çok seviyoruz. Sizi çok özledik.” 8. sınıf öğrencisi olan bir başka çocuk ise şehit madencilere hitaben yazdığı mektupta şu ifadelere yer vermiş: “Sevgili amcacığım, sevgili ağabeyciğim, ben sizi çok seviyorum. Sizi hiç unutmayacağım.” CİHAN